CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu AKP-Cemaat savaşında Ergenekon operasyonlarının savcısı Zekeriye Öz’ü şöyle savundu:
“Zekeriya Öz uzun yıllar devlet hizmeti görmüş, devlete hizmet vermiş birisi. Yalan söylemesine gerek yok. Eğer ‘beni Başbakan tehdit etti, iki kişiyi gönderdi’ diyorsa büyük bir olasılıkla doğrudur. Sayın Başbakan bizi tatmin eden bir açıklama yapmadığı sürece Öz’ün açıklamalarına itibar edeceğiz.”
Kılıçdaroğlu’nun, Zekeriya Öz gibi bir isme böylesine sahip çıkması sadece dışardakileri değil, içerdekileri de şaşırttı.
Öz’ün hazırladığı iddianame sonucu yıllarca hapiste yatan, ağır hapis cezasına çarptırılan, sağlığını kaybettiği halde tedavisi bile önlenen Gazi emekli Üsteğmen, Avukat Serdar Öztürk da şaşıran bu isimler arasında. Dün Sincan Cezaevi’nde ziyaret ettiğim Öztürk, öncelikle Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu’nun “Öz demeci” üzerine Kılıçdaroğlu’na yazdığı açık mektubun (http://www.odatv.com/n.php?n=zekeriya-oz-yalan-soylemez-ise-bu-sorulara-cevap-verin–0901141200) altına imzasını attığını söyledi. Peşinden şu mesajı gönderdi:
“Madem Zekeriya Öz’ün bu kadar itibarı var, Kılıçdaroğlu, gizli tanık ‘Osmanım’ı da belediye başkan adayı yapsın, millet de doğru söylediğini anlasın!..”
“Osman’ım” kim mi?
Danıştay cinayeti ve Cumhuriyet gazetesinin bombalama eylemlerine katılan;
Verdiği bir ifadeyle Danıştay cinayetinin Ergenekon davasıyla birleştirilmesini sağlayan;
Ergenekon’da hem sanık, hem tanık, hem 9 numaralı gizli tanık olan;
Duruşmalarda, Öz’ün iddianamesi ile içeri atılan vatanseverleri, “Hepinizin kanını içeceğim” diye tehdit eden;
İlker Başbuğ müebbete çarptırılırken, 8 yıl 9 ay hapis cezasıyla tahliye edilen;
“Adam öldürmeye teşebbüs, ablasını öldürme, öz yeğenine fuhuş yaptırmak” gibi suçlardan sabıkalı Osman Yıldırım.
Böyle birisine kimlerin “Osman’ım” diye hitap ettiğini de Gazeteci-Yazar İlhan Taşçı’nın, “Gizli Tanıdık” kitabındaki şu satırlarla hatırlatalım:
“Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu Danıştay saldırısı sanıkları hakkındaki kararını 13 Şubat 2008’de verdi. Bu karardan 28 gün sonra yani 12 Mart’ta Ergenekon soruşturmasını yapan Savcılar Mehmet Ali Pekgüzel ile Zekeriya Öz Adalet Bakanlığı’ndan izin aldıktan sonra Sincan Cezaevi’ne giderek Osman Yıldırım ile görüştüler ve ‘gizli tanık’ olarak ifadesini aldılar… Savcıların ‘gizli tanık 9’ koduyla Yıldırım’ı dinledikleri tarihte gizli tanıklık müessesesi Türkiye’de hukuken yoktu. Yıldırım’ın gizli tanıklığı bile yasadışıydı!.. Savcılar, Yıldırım’ı cezaevinde dinlerken, ‘Şimdi Osman’ım Ergenekon operasyonunu takip ediyorsun herhalde?’ sorusunu yöneltince, o da, ‘Takip ediyorum’ karşılığını verir. Osman Yıldırım o günden sonra ‘Osman’ım’ oldu.”
Zekeriya Öz’ün “Osmanı”nın tanıklığıyla hapiste yatan Serdar Öztürk, şimdi bu sitemi göndermekte haksız mı?
Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan, Mamak ve Şirinyer’e kucak dolusu sevgiler
Müyesser YILDIZ
12 oCAK 2014