Türkiye’ye kumpasların başladığı dönemde, 25 Şubat 2009’da Ankara Dikmen’de başından vurulmuş olarak bulunan ve beylik tabancasıyla intihar ettiği öne sürülerek dosyası kapatılan Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay’ın 7. ölüm yıldönümü bugün. Ama ailesinin ısrarlı takibine rağmen bu dosya da hâlâ aydınlatılmış değil.
Oktay Malatya Hekimhan’daki mezarı başında ailesi ve sevenleri tarafından anıldı.
Ağabeyinin kabri başında konuşan kardeşi Şule Oktay, meslektaşlarının bu cinayeti an be an izlediğini belirterek, “Behçet Oktay’ın öldürülme nedeni bugün ülke gündeminde yaşananlar ile doğrudan bağlantılıdır. Oktay ailesinden çok Türkiye’nin varolma mücadelesidir” dedi.
İşte Şule Oktay’ın ağabeyinin meslektaşlarına, dava arkadaşlarına ve yargıya isyan dolu o konuşması:
“Ülke olarak zor günlerden geçtiğimiz şu günlerde yüreğimiz alev alev yanarak şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyor, sevenlerine ve emanetlerine yüce yaradandan sabır diliyoruz. Kahraman bir vatan evladının kahpece, kalleşce arkadan vuruluşunda bugün tam 7 yıl oldu. İhanette 7 yıl oldu.
Katillerini, azmettiricilerini, işbirlikçilerini adaletin önüne çıkarmak görevi bize düştü. Bu görev çok onurlu bir görev, ama bir o kadar da zor bir görev. Zorluğu adaletin tecelli ettirilememesi. Çünkü adalet artık ne adil, ne de mülkün temeli. Adalet terazisinin kefeleri dengede değil.
Behçet Oktay hayattayken korktukları için uğraşanlar hâlâ uğraşıyorlar, çünkü hala korkuyorlar. Üstelik şimdi ellerinde kan var. Adalet yolunda çaldığımız kapıları kapatma peşindeler, ama hiç pes etmedik etmeyiz de. İlla ki adalet. Mutlaka ortaya çıkacak. Tarih affetmez… Yaradan affetmez.
İnsanlık suskun, vicdanlar taş kaplı, vicdanlar kirli.. Dava arkadaşların suskun. Varsın sussunlar, sağır olsunlar kör olsunlar… Bu dünyada sustunuz vicdan yoksunları, siz Allah’ın huzuruna nasıl çıkacaksınız?
Behçet Oktay Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin varlığı, birliği ve diriliği için mücadele eden bir kahramandı. Bayrak onun namusuydu, şerefiydi. Üstlendiği kutsal görevi yerine getirirken doğrularından, inandıklarından asla taviz vermedi, gücünü Türkiye Cumhuriyeti kanunlarından aldı. İkbal kaygısıyla kimseye eğilmedi.
Terör örgütlerinin korkulu rüyası olan Behçet Oktay’ı Hizbullah terör örgütü üyesi yalanıyla Abdurrahim Doğru takma adıyla cinayetten sadece 6 gün önce yasadışı dinlediler ve teknik takibe aldılar. Cinayeti an be an izlediler. Yasadışı dinleme kararını alanlar ise polislerdi. Behçet Oktay’ın meslektaşları…
LABORATUVARDA ÜRETİLEN POLİS, HAKİM VE SAVCILAR
Behçet Oktay Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin polisiydi, devletine ihanet eden ve etmek isteyen hainlerle mücadele etmekteydi. Behçet Oktay’ı dinleyen ve takip eden polisler siz kimin polisisiniz? Kime hizmet ediyorsunuz? Kimin laboratuarında genetik yapınız değiştirilip canavara dönüştürüldünüz?
Adaleti sağlamak için yemin eden hakimler savcılar ise aynı laboratuarın ürünü oldukları için cinayeti örtme görevini üstlendiler. 7 yıldır sunduğumuz tüm bilgi ve belgeleri görmezden geldiler.
Cinayetten 4 yıl sonra olay yeri görüntülerinde tesadüfen büyüteçle bakınca farkettiğimiz bir mermiye ‘taş parçası’ diyen savcı terfien Yargıtay’a atandı.
‘Benden korkuyorlar’ diyen Behçet Oktay hedefte olduğunu çok iyi biliyordu. Ancak hiçbir zaman kaçmayı, başka bir ülkenin bayrağı altında yaşamayı da düşünmedi. Kanının son damlasına kadar dimdik mücadele etti. Korkması gereken o değil, kirli ilişkiler içinde olanlardı.
Behçet Oktay’ı yasadışı dinlediniz-izlediniz. Eğer yürek varsa, eğer cesaret varsa firari damgasını yemeden hesabını Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde, Türkiye Cumhuriyeti savcılarına vereceksiniz.
Ahde vefa mı? Bu erdem kahramanlarda olur…
Hak yemedin, hak yedirmemek için canını verdin…
Sen doğruların ardından, can bildiklerinin dost bildiklerinin ardından ölümüne giderdin…
Sen ölümüne gittin bayrağına, ülkene göz diken hainlerin üstüne…
Evet sen bu yolda can verdin. Yokluğun çok zor, ama sen böyle korkakça, el etek öperek, kirli menfaatler sağlamaktansa dimdik ölüme gitmeyi seçtin. Sen buydun, sen insandın, sen adam gibi adamdın. Seninle gurur duyuyoruz…
Senle gelen, senden gelen başımız üstüne…
Behçet Oktay hayatta değil ve hiçbir zaman kendisini savunamayacak. Kalleşçe arkadan nasıl vurulduğunu anlatamayacak.
Biz senin hakkını sonuna kadar arayacağız, cinayetin peşini bırakmayacağız.
İçimizdeki kırgınlığı, kızgınlığı anlatsak da anlayamazsanız. Görevimiz, katillerinin ve azmettiricilerinin kanun önünde hesap vermelerini sağlamaktır.
Behçet Oktay’ın öldürülme nedeni bugün ülke gündeminde yaşananlar ile doğrudan bağlantılıdır. Oktay ailesinden çok Türkiye’nin varolma mücadelesidir. Behçet Oktay’ın bayrağını bıraktığı yerden taşıyacak olan vatansever dostlarımız sağolun varolun.”
Müyesser Yıldız
Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/turkiye-ile-ilgili-oyle-kritik-bir-madde-var-ki-31102003.html