İçeriğe geç

Raporu Sarayda… Kendisi Hapiste…

İbrahim Selvi Emniyet camiasında tanınan bir isim. 2001-2009 yılları arasında Personel Daire Başkanlığı yaptı.

Bu göreve getirildikten kısa bir süre sonra bugün “FETÖ” kumpası ve TSK’ya operasyonun ilk adımı olduğu anlaşılan “Sauna çetesi” olayına adı karıştırıldı… “FETÖ” medyasında adı, “Ergenekoncu emniyetçi”yi çıktı… O süreçte telefonları “Hizbullah Terör Örgütü ve İBDA-C üyesi” diye dinlendi.

Selvi’nin en önemli özelliği, 2006’da dönemin Emniyet Genel Müdür Vekili Necati Altıntaş’ın da imzaladığı, Emniyet’teki “57’lik Fetullahçı” listesini hazırlayan ve Savcılığa gönderen kişi olmasıydı.

Ve 2009’da “Ergenekoncu” olduğu gerekçesiyle Personel Başkanlığı’ndan alınıp, pasif bir görev olan Polis Başmüfettişliğine atandı.

Yine bu iktidar döneminde, 17/25 Aralık operasyonundan sonra İstanbul Emniyeti’ni teftiş için gönderilen 13 kişilik heyetin başkanlığını yapmakla görevlendirildi. O süreçte, şimdiki Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok’la birlikte çalıştı. Bu çalışmasının karşılığında 7 maaş taltifle ödüllendirildi.

2015 yılında kadrosuzluktan emekliye ayrıldı. 15 Temmuz darbesinden bir gün önce 14 Temmuz’da ise “FETÖ”cülükten tutuklandı.

Halen hapiste, ama rütbesi geri alınmadı, emeklilik hakları, pasaportu ve ruhsatları iptal edilmedi. Yani hem “FETÖ”cü, hem de devletin emekli bir emniyet müdürü!..

Uzun bir aradan sonra İbrahim Selvi hakkındaki iddianame hazırlandı. Peki neyle suçlanıyor?

Birincisi; Savcılık, 2009’da görevden alındıktan sonra Polis Başmüfettişi olarak çalışmasını, “örgüt mensubu olması gerektiğine” bağlıyor.

Polis Başmüfettişliğinin “kızak” görev olması bir yana, FETÖ’nün etkin olduğu dönemde aktif veya pasif şekilde görev yapan tüm müdür, vali, müsteşar, rektör, dekan veya vakt-i zamanında Fetullah Gülen hakkında beraat kararı veren Yargıtay üyelerinin de aynı iddiayla suçlanması gerekmiyor mu?

İkincisi; Polis Yardım Sandığı olan POLSAN’ın Yönetim Kurulu üyesiyken, 2012’de “FETÖ”cüleri buraya almak ve POLSAN’a ait bazı şirketleri “FETÖ”cülere kiralamakla suçlanıyor. Selvi’nin buradaki görevinden zorunlu süresinin bitmesiyle birlikte Nisan 2011’de ayrıldığını, ayrıca bu konuda İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin yaptığı soruşturma sonucunda hakkında, “Herhangi bir idari işlem yürütülmesine ve disiplin soruşturması açılmasına gerek bulunmadığı” kararı verildiğini belirtelim.

-Bu Müdürün Suçu Ne?-

Mâlum “FETÖ” davalarında “At izi it izi… Sap saman karışması” sıkça gündeme geliyor.

Bir gerçek daha var; İnsanlar adaleti Adliye Saraylarında değil, Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile medyada arar halde.

İşte benzer bir tablo İbrahim Selvi olayında da sözkonusu.

İktidar medyasında bile birçok isim, Selvi’nin durumunu gündeme getirdi.

Olmadı, oğlu Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi CİMER’e mektup yazdı. Mektup dikkate alındı ve Selvi’nin oğlu aranıp, babasının 2006’da hazırladığı “F-Tipi” listesi istendi. Bunun üzerine baba-oğul hem o liste, hem de listedekilerin bugünkü durumuna ilişkin 13 sayfalık bir rapor hazırlayıp, başta Saray olmak üzere ilgili 13 birime gönderdi. Devlet Denetleme Kurulu, Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu ile Mülkiye Müfettişleri de geniş çaplı inceleme ve soruşturma başlattı.

“FETÖ”cülükten hapiste… Ama halen devletin emekli emniyet müdürü… Dahası hazırladığı rapor devlet katında ciddiye alınıyor…

Gel de, “Öyleyse bu müdürün suçu ne?” diye sorma!..

İbrahim Selvi 14 aylık tutukluluktan sonra yarın ilk kez Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak ve inşallah “suçunu” öğreneceğiz!..

Müyesser YILDIZ

18 Eylül 2017

Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/turkiyenin-konustugu-fetocu-listesini-hazirlayan-polis-fetoden-icerde-1809171200.html

Kategori:Uncategorized