İçeriğe geç

Eşime Hizmet Etmiyorsun Öyle mi?.. O Zaman Sen FETÖ’cüsün!..

Büyük illerimizden birisinde Üsteğmen ve Astsubay karı-koca, bir general, 2 albay olmak üzere toplam 6 jandarma personeli hakkındaki Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunur.

Şikayetin konusu, kendilerine İl Jandarma Komutanının mobbing uygulaması ve uygulatmasıdır.

İddialara göre, her şey 19 Aralık 2017 tarihinden sonra başlar.

Kadın astsubay, bu tarihten önce 3 gün mesai saatleri dışında “Hanımefendinin özel işlerine” refakat eden diğer kadın astsubaya yardımcı olmuştur. Devamını, ifadesinden okuyalım:

“19 Aralık 2017’ye kadar sorunsuz çalıştım. Mesai saatleri dışında komutanın 3 ve 6 yaşlarındaki çocuklarına bakıyordum. 19 Aralık’ta saat 18.00’de komutanın yanına gittim. Komutan bana hitaben, ‘Öldün mü, geberiyor musun? Bu kiminle evleniyor?’ şeklinde bağırdı. Teğmenle evlendiğimi söyleyince, ‘Kendisini nasıl garantiye almış. Teğmenle evleniyor. Sen sözleşmeli değil misin? Bir lafımla senin sözleşmeni feshederim. General rütbesinde birinin emrini yerine getirmiyorsun. Bunların hepsinin tayinini çıkartın’ dedi. Hanımefendi için verilen görevi yerine getirmemem nedeniyle başlayan çatışma, mobbinge dönüştü. Şahsıma yönelik psikolog tedavisi almama yönelik mobbing uygulandı. Her ne kadar işlemi yapan başka insanlar olsa da şifai işlem yapan General’dir.”

Burada araya girip, o günün görgü tanıklarının beyanlarını da aktaralım.

Şikayetçilerin iddia ettiği tarih ve saatte Komutanla bir görüşme olduğunu doğrulayan tanıklar, “Görüşmenin, babacan bir tavır içinde değil, nahoş bir şekilde geçtiğini, Komutanın, kadın astsubayı eşinin yanında görevlendirmeyi planladığını, ancak onun istemediğini, Komutanın eşinin yanında görevli kadın astsubayların çocuk baktıkları, alışveriş yaptıklarının herkes tarafından konuşulduğunu” anlatır.

Kadın astsubayın eşinin ifadesi ise şöyledir:

“19 Aralık 2017 tarihine kadar ne benimle, ne de eşimle herhangi bir sıkıntısı olmadı. Bayan astsubaylarla birlikte eşim de il jandarma komutanının eşinin yanında hizmetçi (Hizmetçilikten kastım, eşinin korumalığını yapıp, aracının kapısını açmak, alışverişlerde poşetlerini taşımak, eşini işe bırakıp almak, çocuklarını okula bırakıp almak, çocuklarından küfür yemek) olarak çalıştı. Eşim tek başına il jandarma komutanının makamına girerek, maruzatını anlatınca, komutan eşime ağza alınmayacak, ‘Terbiyesiz, aymaz, sen sözleşmeli değil misin? Senin sözleşmeni fesheder, atarım. Sen benim emirlerime nasıl karşı gelirsin? Teğmenle evlenmiş kendisini nasıl garantiye alıyor. Siz evleniyorsunuz, neden benim haberim yok. Sizi bitiririm’ şeklinde sözler sarf etti. İl Jandarma Komutanının eşine, eşimin hizmet etmesi için verilen görevi yerine getirmememiz nedeniyle başlayan kişisel intikam mobbinge dönüşmüş, psikolojimiz bozulmuştur. Meslekten atılmamıza yönelik mobbing uygulanmıştır.”

-1 Gün Sonra İkaz Yazısı Gönderilir-

Komutanla görüşmeden 1 gün sonra onun talimatıyla, kadın astsubaya komutan yardımcısı imzalı bir yazı gönderilir. Sözleşmeli Subay ve Astsubay Yönetmeliği’nin ilgili maddelerinin hatırlatıldığı yazıda, “Resmi olarak evli olmadığınız halde aynı birlikte rütbeli personelle birlikte dedikodu şekline varacak şekilde yakın ilişki içinde olduğunuz ve bu yakın ilişkinizin Jandarma personeline yakışmayacak tarzda görev ve nöbetlerinizi zafiyete uğratacak boyutta, resmi sıfatınızın gerektirdiği itibar ve güveni sarsacak ve toplum tarafından yadırganacak nitelikte olduğu tarafımdan gözlenmiştir. Bu defaya mahsus ikaz ediyorum” denilir.

Yazının anlamı, “Ahlâki durum” nedeniyle, sözleşmesinin feshedilebileceğidir.

Oysa kadın astsubay 1 ay önce nişan hazırlıkları için 5 günlük mazeret izni istemiş ve bu izin verilmiştir. Yani Teğmenle ilişkileri bilinmektedir. Nişandan 1 ay sonra da 7 günlük evlilik izni isteyip, evlenirler. Düğünlerine sadece tek bir silah arkadaşları katılır.

-İçtimada “Onlar FETÖ’cü” Mesajı-

Yine o görüşmeden sonra başlarına şunlar gelir:

– 1 gün sonra Generalin emriyle, “Kendisine zarar verebileceği değerlendirilerek”, karı-kocanın silahları alınır.

– Yine 1 gün sonra Teğmenin, 2 gün sonra da kadın astsubayın görev yerleri değiştirilir.

– Geçen süreçte Teğmen hakkında 10, eşi hakkında 13 disiplin işlemi yapılır.

– İl dışına atanan personel için verilen veda yemeğine çağrılmazlar.

– Yaklaşık 3 ay sonra Komutan bir içtima toplantısında yaptığı konuşmada, isim vermeden bu karı-kocadan söz edip, “FETÖ’cü” olduklarını ima eder. Bu konuşmanın ardından alayda tamamen yalnızlaşırlar, kimse yanlarına gitmez.

– Daha önce İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi, tüm personel gibi bu iki isim hakkında da araştırma yapıp, “FETÖ/PDY kapsamında herhangi bir şüphe taşıyacak davranışlarının olmadığını” bildirdiği halde Komutan, kendi istihbarat şube müdürüne, onlardan şüphelendiklerini belirtip, “FETÖ ile irtibat ve iltisaklarının” araştırılması talimatını verir. Şube Müdürü, Emniyet’e yeniden sorma ihtiyacı duymaz, daha önce gelen bilgiyi aktarır. Komutan, “Tamam, ancak benim hâlâ şüphelerim var. Ben öyle hissediyorum” der. Yardımcıları ve Personel Şube Müdürüne de bu iki personelin atılması için gerekli cezanın verilmesini söyler. Bunun üzerine karı-koca hakkında Emniyet’e yeniden yazı yazılır.

-İlişkileri Türk Örf ve Adetlerine Uygun-

Neticede Teğmen Nisan 2018’den itibaren “Ansyite bozukluğu” teşhisiyle, çeşitli sürelerde rapor alır. Başka rahatsızlıklar başgösterir, depresyona girer ve psikaytri tedavisi görmeye başlar.

Konu Cumhuriyet Başsavcılığı’na intikal eder. Başsavcılık da soruşturma izni verilmesi için Valiliğe yazı yazar.

Valilik ön inceleme yapar. 26 Aralık’ta tamamlanan incelemede, karı-kocanın, tüm iddiaları araştırılır.

Görev yeri değişikliklerinin haklı olmadığı tespit edilir… Silahlarının alınmasının yasal dayanağının bulunmadığı anlaşılır vs.

İkilinin evlenmeden önce, “Gayrı ahlâki ilişki” yaşayıp, yaşamadığı da soruşturulur. Kadın astsubayın ev arkadaşı, Teğmenin ortak evlerine gelip, gitmediğini söyler. Bir başka tanık, leyhlerine ifade verir. Bu tespitler raporda, “Müştekiler arasındaki ilişkinin Türk örf ve adetlerine uygun olduğu, ortada iffetsiz ve ahlâka aykırı bir ilişki ve durumun sözkonusu olmadığı” ifadeleriyle yer alır.

Dosya Valilik İl İdare Kurulu’na intikal eder.

İl İdare Kurulu da 3 Ocak tarihli kararında, “İşyerinde Mobbing/Bezdiri”yi anlatan isimlerden olan Dr. Heinz Leymann’a da atıfta bulunup, geniş bir tanım yaptıktan sonra, şu sonuca varır:

“Komutanın benzeri maksatlı iş ve işlemlerde resmi dahli olmamakla beraber, hal ve hareketleri ve sözlü talimatları ile Devlet Memurları Kanunun, ‘Maiyetindeki memurlara hakkaniyet ve eşitlik içinde davranır. Amirlik yetkisini kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen esaslar içinde kullanır’ maddesi ile 2011 tarihli Başbakanlık genelgesinde, ‘Bütün çalışanlar, psikolojik taciz olarak değerlendirilebilecek her türlü eylem ve davranışlardan uzak duracaklardır” şeklinde tanımlanan görev gereklerine aykırı davranmak suretiyle müştekilerin mağdur olmalarına sebep olduğu anlaşıldığından. eylemleri ile ilgili adli yönden hazırlık tahkikatını gerektirecek ölçüde yeterli şüphenin oluştuğu, iddianın sübut bulup bulmadığına ilişkin bir adli tahkikat yürütülmesinin gerekli olduğu mütalaasıyla, hakkında soruşturma izni verilmesine…”

Böylece Türkiye, “FETÖ mobbingi”yle de tanışmış oluyor. Bakalım daha neler göreceğiz!..

Adı geçen Komutan hakkında başka iddialar daha var, şimdilik sadece birisini aktaralım.

15 Temmuz gecesi darbecilerle çatışmaya girip, yaralanan isimlerin tasfiye edildiği 2017 yılında, bu komutan siyasilerin desteğiyle 250’inci sıradayken General yapılıp, bu ilimize atanmış!..

Müyesser YILDIZ

1 Şubat 2019

Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/bunu-da-mi-gorecektin-turkiye-01021942.html

Kategori:Uncategorized