2011 yılında kurulan Odatv kumpas davasının savcı ile hakimlerinin, “görevi kötüye kullanma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlamalarıyla yargılanmasına devam edildi.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nde görülen davanın bugünkü celsesine bulundukları cezaevlerinden SEGBİS yöntemiyle sadece 6 sanık katıldı.
Sanık avukatlarının da hazır bulunduğu duruşmanın başlangıcında heyet başkanı İslam Çiçek’in, dosyaya gelen evrakları okumasından sonra örgüt üyeliği suçlamasından tutuklu olan eski hakim Nalan Can, Denizli cezaevinden SEGBİS’le bağlanarak, savunma yaptı.
Davanın ilk aylarında, Odatv kumpası sanıklarından Hanefi Avcı’nın tutukluluğuna itirazı üzerine verdiği karardan dolayı suçlandığını belirten Can, şunları söyledi:
“Dava 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyordu. Ben 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görevliydim ve bu itirazı da Komisyonun görevlendirmesi üzerine inceledik. Benim eylemim tamamen bu ve tamamen hukuki, üye hakim sıfatıyla vicdani kanaatle verilmiş bir karar.” dedi.
Devrimci Karargâh davasından tutuklu olan Hanefi Avcı’nın Odatv davasındaki tutukluluk kararının hiçbir zaman infaz edilmediğini hatırlatan Can, “İnfaz edilmeyen bir kararda, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak sözkonusu olamaz.” dedi.
SEGBİS’ten Tek Şekerli Çay Siparişi
Savunma sırasında gerek SEGBİS sisteminden kaynaklanan gerekse diğer sanıkların bulunduğu cezaevlerinden gelen sesler yüzünden Nalan Can’ın sözlerinin büyük bölümü anlaşılamadı.
Bunun üzerine sanık avukatlarından Hande Berktin, Ankara Adliyesi’nde bazen onlarca sanığın SEGBİS’le bağlandığını, ancak böyle bir sorun yaşanmadığını kaydederek, heyeti şöyle uyardı:
“Tüm sesler buraya yansıyor. İnfaz memurunun tek şekerli çay istemesini duyuyoruz. Oysa diğer SEGBİS bağlantısındaki sesler kısılabilir. Siz herhalde çok sık duruşma yapmadığınız için bilmiyorsunuz. Şu anda sanığı duyamıyoruz. Muhtemelen SEGBİS çözümü de yapılamayacak. Bu, savunma hakkının kısıtlanmasıdır. En üst mahkemede böyle bir şeyin yaşanmasını istemeyiz.”
Avukat Berktin’in bu uyarısına Başkan İslâm Çiçek, teknik bir sorun oluştuğu, yetkililerle görüşüp bunun nasıl giderileceğini öğrenecekleri karşılığını verirken, sanık Nalan Can’dan savunmasını yazılı olarak da sunmasını istedi.
Eski Başkandan İlginç Talep
Nalan Can’dan sonra diğer sanıklar ve avukatlarının talepleri alındı. Duruşmaya katılmayan tutuksuz sanıklardan, dönemin 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nin başkanı Mehmet Ekinci’nin Avukatı Şems Nur Saygı, Ekinci’nin gönderdiği beyanı okudu.
Ekinci, beyanında kendisinin Ocak 2012’de Mahkeme Başkanı olduğunu ve 26 Şubat’ta sanıkların tüm savunmalarını bitirdiğini, 12 Mart’a kadar ise tüm sanıkları tahliye ettiğini öne sürdü.
Hakkındaki bu davanın niye açıldığını bilmediğini de belirten Ekinci, “Odatv davasında bir kumpas kurulduysa” bunun araştırılmasını isteyip, eğer bu yapıldıysa yapanlardan şikayetçi olduğunu bildirdi.
Sanıklardan Hikmet Şen ise müştekiler Nedim Şener ve Coşkun Musluk yönünden davanın düşürülmesini talep etti.
Savcı Ercan Kurnaz’ın mütalaasını vermesinin ardından Başkan İslâm Çiçek, “Duruşma olunca unuttuk.” diyerek avukatların Avukatlar Günü’nü kutladıktan sonra ara kararları açıkladı.
Aralarında Zekeriya Öz, Cihan Kansız, Celal Kara, Hüseyin Uyar, Seyfettin Mermerci ve Hüseyin Karababa’nın olduğu davanın firari sanıkları hakkındaki yakalama kararlarının devamıyla, sanıkların tanık dinlenmesi ve Hikmet Şen’in davanın düşürülmesi taleplerinin reddini kararlaştıran Mahkeme, duruşmayı 28 Haziran’a erteledi.
Müyesser YILDIZ
5 Nisan 2021
Odatv link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/kumpasci-hakim-hl-yalan-soyluyor-05042113.html