30 yıl önce dünü bugüne bağlayan gece Rus destekli Ermeni güçleri, Dağlık Karabağ’ın Hocalı bölgesinde büyük bir katliama girişti. Saldırıda, 83’ü çocuk, 106’sı kadın tam 613 Azeri hayatını kaybetti.
Dile kolay, tam 30 yıl geçti. Acılar taze, ABD-Fransa-Rusya arasındaki bilek güreşinin malzemesi haline getirilmiş olan Dağlık Karabağ sorunu da çözülmüş değil.
“Türkiye-Azerbaycan dayanışması ile bu mesele çözüldü” diyenler, Putin’in -Donetsk ve Luhansk’in bağımsızlığını tanıma kararını aldığı gecenin sabahında- Moskova’ya davet ettiği Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev’le görüşmesinde yaptığı değerlendirmelere baksın. Bir kez daha, “Bu konuda da patron benim” mesajı verdi.
Keza, daha dün, Rusya’nın Avrupa Konseyi’nden çıkarılması kararının oylamasına bakın; Azerbaycan oylamaya katılmadı, Ermenistan da karara karşı oy kullandı.
Şuraya geleceğiz; Ermenistan, bırakın Türkiye ile ilgili tez ve iddialarından vazgeçmeyi, Dağlık Karabağ politikasında bile değişiklik yapmadığı halde Ankara, birdenbire yeni bir “Ermenistan açılımı” başlattı.
Bu kapsamda da, tam da Hocalı Katliamı’nın yıldönümünün arefesinde, iki ülkenin özel temsilcileri Serdar Kılıç ve Ruben Rubinyan Avusturya’nın Başkenti Viyana’da ikinci buluşmalarını gerçekleştirdi. Görüşmeyle ilgili olarak Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Özel temsilciler, görüşmelerin nihai amacının Moskova’da yapılan ilk toplantıda ifade edildiği üzere, Türkiye ve Ermenistan arasında tam normalleşmeyi sağlamak olduğunu teyit etmişlerdir. Bu çerçevede, atılabilecek olası somut adımlara ilişkin görüş alışverişinde bulunmuşlar ve süreci önkoşullar olmaksızın sürdürme konusundaki uzlaşılarını yinelemişlerdir.” denildi.
ABD ve AB başta olmak üzere bilumum ülkenin “Ermenistan açılımını” destekleyip “Harika” bulduğu malûm.
“Açılımı” Yapan Erdoğan
Konu, Ukrayna krizi üzeri Afrika seyahatine çıkan Erdoğan’ın da gündemindeydi; ama yaptığı açıklamalar bu krizin gölgesinde kaldı.
Erdoğan, Afrika’da Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile görüşmüştü. İşte buna ilişkin bir soruyu cevaplandırırken, Stenmeier ile Rusya-Ukrayna krizinin yanı sıra “Özellikle İsrail Cumhurbaşkanı Herzog’un Türkiye ziyaretini konuştuklarını”, “Herzog’un ziyaretiyle Türkiye-İsrail arasında yeni bir dönem başlayacağını”, “Steinmeier’in de bundan memnuniyet duyduğunu ve bunun isabetli bir adım olduğunu ifade ettiğini”, “ayrıca Birleşik Arap Emirlikleri ziyaretini de kendisiyle paylaştıklarını” söyledi.
Devamındaki, “Ermenistan ile son dönemde yeniden başlayan görüşmeler süreci ve bu konuda görüşmelerden beklentileriniz nelerdir?” şeklindeki bir soru üzerine, Steinmeier’le görüşmede bu konunun da gündeme geldiğini belirten Erdoğan, özetle şunları anlattı:
“Biliyorsunuz, ben zaten Ermenistan’ın atacağı olumlu adımlara aynı şekilde karşılık vereceğimizi söylemiştim. Barış, istikrar ve refaha ihtiyacı var bu bölgenin. Bu anlayışla ülkemiz ile Ermenistan arasında da bir normalleşme süreci başlatmak için samimi bir çaba içine girdik. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham kardeşim de bunu faydalı buluyor. Ermenistan’ın da bizimle normalleşme yönünde sergilediği iradeden memnunuz… Ermenistan’ın, sınırların açılması ve diplomatik ilişkilerin kurulması gibi bazı somut beklentilerinin olduğunu da biliyoruz. Ermenistan eğer şu anda Özel Temsilcilerle başlayan süreci devam ettirmekte kararlı olursa, bizim için kapıların kapalı kalması diye bir şey söz konusu olmaz… Herkesin bu tarihi fırsatı iyi kullanmak için yapıcı davranması lâzım.”
Hayaller böyle!.. Ya gerçekler?.. Ermenistan yönetiminde -gerek soykırım iftirası gerekse Dağlık Karabağ konusunda- Rusya, ABD, Fransa ve Ermeni diasporasının güdümü dışına çıkma iradesi değil, en ufak bir niyeti bile var mı? Tabii ki ve maalesef yok!..
Bahçeli’yi Öfkelendiren İmamoğlu
Erdoğan’a, Afrika gezisinde “soykırım”la ilgili bir soru da soruldu. Bu soruyu ve Erdoğan’ın cevabını aktarmadan önce Cumhur İttifakı’nın ortağı MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin geçen Salı Meclis Grup Toplantısı’ndaki konuşmasını hatırlatmamız gerekiyor.
2009’daki “Ermeni açılımına” şiddetle karşı çıkmış olan Bahçeli, önce yeni “Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi” konusunda şu değerlendirmeyi yapmakla yetindi:
“Biz hiç kimseyle savaşalım, küselim, düşman olalım demiyoruz. Biz hiçbir devletle ilanihaye husumet kamplarına ayrılmayı da aklımızdan geçirmiyoruz. Ancak muhatap ülkelerden önce dürüstlük bekliyoruz, dengeli tavır umuyoruz; Türkiye’nin ve Türklüğün egemenlik çıkarlarına, tarihi ve bağımsızlık haklarına önşartsız saygı istiyoruz. Bu beklentimizi karşılayan ülkelerle iyi komşuluk ilişkilerimizi istikrar içinde sürdürmek elbette vazgeçilmez bir amacımız olmalıdır. Buna aykırı hareket edenlerle de dişe diş, kıran kırana bir mücadele bizim için milli varlığımızın şeref bahsidir, gereğini yapmak boynumuzun borcudur.”
Ardından sözü İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Münih Güvenlik Konferansı’na katılmasına getirip, İmamoğlu’nun hem bu toplantıya katılmasına hem de oradaki açıklamalarını sert sözlerle eleştirdi. Bahçeli’nin, İmamoğlu’na tepki göstermesinin sebeplerinden birisi de yeni Alman Hükümeti’nde Tarım Bakanı olan Cem Özdemir’le görüşmesiydi. Kelimesi kelimesine şunları söyledi:
“Türk ve Türkiye düşmanlığı aleni olan, PKK ve HDP sevdasını her fırsatta dile getiren devşirilmiş sözde siyasetçi Cem Özdemir isimli şarlatanla fotoğraf çektirip kucaklaşması soysuzluğun ete kemiğe bürünmesidir. Bu Türkiye muhalifi çürümüşle aynı kareye girmek, beraberce gülücükler saçmak PKK’yla buluşmak demektir, HDP’ye zeytin dalı uzatmak demektir, haçlı emellerine ikram demektir, bölücülüğe hizmet demektir, şerefli bir davranış da sayılamayacaktır.”
İşte Erdoğan’a sorulan soru bu görüşmeye ilişkindi; “Cem Özdemir de biliyorsunuz sözde Ermeni soykırımı yasasının mimarlarından birisi. Sayın Devlet Bahçeli çok büyük bir tepki gösterdi. Bu konuda yorumunuz ne olur?” denildi.
Erdoğan, “Tabii ben Cumhur İttifakı’nın güçlü bir ortağı olan Devlet Bey’in bu tavrı sebebiyle Allah kendilerinden razı olsun derim. Cumhur İttifakı için inşallah 2023 çok daha güçlü neticelenecektir.” karşılığını verdi.
Tek soru:
“PKK/PDP sevdalısı” veya “Ermeni soykırımı yasasının mimarlarından” biri olan Almanya Tarım Bakanı Cem Özdemir’le fotoğraf çektirmek “PKK’ya bulaşmak, HDP’ye zeytin dalı uzatmak, haçlı emellerine ikram, bölücülüğe hizmet” ise; “soykırım” iftiralarının sahibi Ermenistan’la “nomalleşmek”, bu iftirayı tanıyan -Biden, Macron, Putin başta olmak üzere- 31 ülkenin, keza PKK/YPG’yi de silahla donatan ülkelerin yöneticileriyle görüşmek, onların isteklerini yerine getirmek ne ola ki?!
Hocalı katliamı şehitlerimize rahmet dileklerimle…
Müyesser YILDIZ
26 Şubat 2022