İçeriğe geç

Teğmenler Neyi “Protesto” Etti?!

TÜSİAD Olağan Genel Kurulu’nda Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Ömer Aras son dönemde yaşanan gelişmelerin listesini çıkarınca nur topu gibi yeni bir kavgamız oldu ve anında soruşturma açıldı.

YİK Başkanı Aras’ın açıklamaları özetle; “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma” sayıldı.

Aras’ın listesinde, teğmenlerin TSK’dan ihracı da vardı.

Soruşturma konusu yapıldığına göre; ne yani, teğmenler TSK’dan ihraç edilmedi mi?

Edildi ki, Erdoğan’ın Asya seyahatinden dönüş yolunda Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Ne karar aldığımızı biliyoruz. Yaptığımız işlemin doğruluğu ve gerekliliğinden eminiz. Bunu da TÜSİAD’la konuşacak değiliz!” diye tepki göstermiş.

Aylardır yazıp konuştuklarımızın hayal olmadığının, teğmenlerin TSK’dan atıldığının en somut delililine gelelim.

O teğmenlerden Serhat Gündar’ın avukatları birkaç gün önce ihraç kararının iptali için Ankara Nöbetçi İdare Mahkemesi’ne başvurdu.

Ne yani; şimdi onca avukat, olmayan bir işlemin iptali için mi harekete geçti?!

İroni bir yana; dilekçede özellikle “adil yargılamayı etkileme” anlamında önemli tespitler ve sorular var.

En önce, ihraç kararının 4’e karşı 5 oyla alındığı hatırlatılırken şunlar vurgulandı:

Karşı oy kullananlardan birisi Kurulun en kıdemli (Korgeneral) ve dolayısıyla en uzun süre askerlik tecrübesine sahip üyesidir. Birisi hakim albay rütbesinde Hukuk Hizmetleri Başkanı sıfatıyla kuruldaki tek hukukçu, birisi de YDK’da Şube Müdürü sıfatıyla kurulda en fazla benzer dosya inceleyen üyedir. TSK gibi emir komuta zinciri içinde karar alan ve hareket eden bir kurumda, üstelik Devletin ve Milli Savunma Bakanlığı’nın en üst yöneticilerinin ‘teğmenlerin atılması gerektiği’ yönündeki, basına da yansıyan beyanlarına ve bu yöndeki iradelerine rağmen sadece bir oy fazlası ile tesis edilmiş olması dikkat çekicidir.”

Ardından soruşturma sürecindeki hukuksuzluklara dikkat çekilip; “Soruşturma yapanların ismi gizlendi. Evraklar tarafımıza eksik verildi. Disiplin amir kanaat ve teklifleri değiştirildi. Teğmenlerin ifadeleri yasak sorgu yöntemiyle alındı.” denildi.

TSK’nın “Protest” Kavramı Kullanması

Kararın gerekçesi masaya yatırılırken de evvela ihraç sonrasında üzerinde çok durulmayan şu çelişkilere dikkat çekildi:

Gerekçede, ‘Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesi’nden kaldırılan andın resmi tören dışında okunması olgu olarak disiplinsizlik şeklinde değerlendirilemez. Bundan başka her Harbiyeli’nin gönülden bağlı olması gereken Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılığı ifade eden ‘Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’ sözü bir disiplinsizlik değildir. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk milletimizin ve devletimizin ortak değeridir ve tartışılamaz.’ denilmektedir. Devamında ise, ‘Ne var ki; tek tek değerlendirildiğinde; masum, meşru ve hatta teşvik edilmesi mümkün olan fiiller eylem bütünlüğü, oluş şekli, amaçları ve yarattığı sonuçlar yönünden değerlendirildiğinde; toplumda karşıtlık hissi oluşturabilecek, Subay Andı olarak bilinen ve Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesi’nden kaldırılan andın içeriğindeki değerlerin dışlandığına dair bir algı yaratacak ve sonuç olarak TSK’nın tartışılmasına sebep olabilecek protest bir davranış ve disiplinsizlik olarak kabul edilecektir. Şüphesiz Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılığı ifade eden ‘Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’ sözünü amacı dışında ve karşıtlık içeren protest bir eylemde kullanmak disiplinsizlik olacağı gibi, sözün değerini de azaltan bir davranış olacaktır.’ denilerek, ihraç kararının gerçek sebebi ortaya konmaktadır.”

Peşinden bu iddiaya şöyle itiraz edildi:

Protest bir eylem gerçekleştirildiği, bu nedenle ihraç edilmeleri gerektiği şeklindeki bir kabul ve gerekçe birkaç bakımdan kararın iptalini gerektirmektedir. Birincisi; müvekkile, ‘Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’ sözleri yönünden veya bu sözlerin amacı dışında kullanılması iddiasıyla herhangi bir suçlama yöneltilmemiş, ifadeleri sırasında soru sorulmamış ve bu hususta savunması alınmamıştır. Dolayısıyla müvekkil, savunmasının alınmadığı bir eylemden dolayı ihraç edilmiş bulunmaktadır ki; hukuka aykırılık başka bir açıklamaya gerek bırakmayacak şekilde açıktır. İkincisi; ‘Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’ sözlerinin protest bir eylem olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Zira çoğunluk görüşünde sıkça vurgulandığı üzere sözlerin kendisi masum, meşru ve teşvik edilecek sözlerdir. Ayrıca bu sözlerle protesto edilen kimse yoktur. Kararı veren çoğunluğun, protesto edilen ve karşıtlık oluşturulan kişi, kurum ya da fikrin ne olduğunu ortaya koymaksızın busurette bir yorumda bulunması doğru değildir. Gerekçeye göre; andın okunması ya da ‘Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’ sözü bir disiplinsizlik değilse ve Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk milletimizin ve devletimizin ortak değeri ise bu fiil dolayısıyla karşıtlık hissinin oluşması söz konusu olamaz. Elbette bu değerlere, Anayasaya ve yasalara aykırı bir biçimde karşıtlık hissi duyanlar olması mümkündür. Bununla birlikte TSK’nın Anayasa ve yasaya uygun olan değerleri esas alması ve karşıtlık hissi duyanların talep ve dilekleri doğrultusunda hareket etmemesi gerekir. Anayasal devlet bunu gerektirir. Toplumun çok büyük kısmı (kamuoyu yoklamalarına göre yüzde 90 civarında) teğmenlerin eylemi nedeniyle Devletin ve TSK’nın itibarının zedelenmediği görüşündedir. Nitekim TSK’dan ayırma cezasının açıklanması sonrasında kamuoyunda oluşan tepkiler de Devletin ve TSK’nın itibarına zarar veren olgunun, tören sonrasında yaşananlar değil, bizzatihi bunun bir cezalandırma sebebi sayılmış olması olduğunun göstergesidir.”

16 sayfalık dilekçenin sonunda; “daha büyük ve telafisi imkansız zararlara” yol açacağı için MSB’nin savunması alınmaksızın ihraç kararı hakkında derhal “yürütmenin durdurulması”, ardından duruşma yapılarak işlemin iptal edilmesi talebinde bulunuldu.

Savunma Bakanı Yaşar Güler’in belirttiği gibi, elbette bir karar alırken TÜSİAD’la konuşacak değiller; ama avukatların dikkat çektiği bu önemli çelişkiden sonra gel de sorma:

TSK nezdinde “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” demek ne zamandan beri “protest” bir davranış sayılıyor ve teğmenler bunu söyleyerek neyi “protesto” etmiş olabilirler?!

Müyesser YILDIZ
15 Şubat 2025

12punto link: https://12punto.com.tr/yazarlar/muyesser-yildiz/tegmenler-neyi-protesto-etti-73545

Kategori:Uncategorized