“Ayhan Bora Kaplan organize suç örgütü” davasına devam edildi. Örgütün yöneticilerinden olduğu belirtilen Fethi Koyuncu, suçsuz yere operasyonlara maruz kaldığı için Ankara Organize Şube’nin değişmesini deli gibi istediğini, ancak gelenlerin gidenlerden daha hızlı çıktığını anlatıp, “Suçlu peşinde değiller.” dedi.
Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan Cezaevi yerleşkesindeki duruşma salonunda görülen davanın bugünkü üçüncü celsesi tutuksuz sanıklardan Aydın Eralp’in savunmasıyla başladı. Eralp, Bora Kaplan’ı tanımadığını, ancak gece aleminden ismen bildiğini anlatınca Mahkeme Başkanı, “Ne özelliği var da gece aleminde biliniyor?” diye sordu. Aydın Eralp, “Mekanları olduğu için.” karşılığını verince de Başkan, “Üç mekan sahibi olunca tanınıyor mu?” sorusunu yöneltti.
5 Kadının Reisi
Silahlı suç örgütü yöneticisi olmakla suçlanan tutuklu sanıklardan Fethi Koyuncu, 2020’de isim benzerliğinden gözaltına alınmasına yol açan dosyanın bu davada yeniden önüne çıktığını belirtirken, aleyhindeki ifadelerin polis baskısıyla verildiğini öne sürüp, “Çünkü bana da aynısını yaptılar, ama kabul etmedim.” dedi.
Bakmakla yükümlü yaşlı bir annesi, yüzde 97 engelli 3 kızkardeşi ve bir kızı olduğunu anlatıp, “Ben sadece bu 5 kadının reisiyim.” diyen Koyuncu, Bora Kaplan’ı en çok yardımsever yönüyle tanıdığını söyledi.
Mahkeme Başkanı’nın, telefon tapelerinde geçen “arkadaş, büyük arkadaş, küçük arkadaş” ifadelerinin ne anlama geldiğine ilişkin sorusuna şu karşılığı verdi:
“Üç gündür izlediğim kadarıyla silah olabilir. Bunun Rus kadın, bozuk para olduğunu söyleyenler var. Hepsi olabilir.”
Fethi Koyuncu gizli tanık ifadeleri için de, “Gizli tanık değil, direkt yalancı tanık. Dosyayı önüne koyup buna göre bir ifade hazırlamışlar. Bana tanıklık teklif etseler kabul eder, devlete yardımcı olurdum. Ama benden tanıklık yapmamı değil iftira atmamı istediler.”
Telefondaki Polis Listesi
Fethi Koyuncu, Mahkeme Başkanı’nın, telefonunda çıkan polis atama belgesi fotoğrafının kendisinde ne aradığına yönelik sorusuna ise şu karşılığı verdi:
“Bu direkt beni ilgilendiren bir konu. Suçsuz yere operasyonlara maruz kaldım. Bu operasyonlar da nedense seçime 1 hafta, 10 gün kala oluyordu. Son olarak seçime yakın emniyette değişiklik yapılacağı konuşulunca deli gibi Organizeyi takip etmeye başladım. Değişsin istiyordum. En azından gelen yeni ekip beni izler, ispatlar, dosya hazırlar, öyle alır diye düşünüyordum. Ama bunlar diğerlerinden hızlı çıktı, izlemek mizlemek yok, 6 yıl önceki dosyayı raftan indirdiler. Bu aceleniz ne? İşte bu sebepten değişiklıkleri takip ettim, kim gelmiş kim gitmiş diye. İşletmeme gelen, ismini hatırlamadığım bir müşteriye, ‘Organize değişti mi?’ diye sordum. O da, ‘Her yer değişti, al bak.’ dedi. İşim vardı, sonra bakmak için resmini çektim. Değişiklik oldu, ama bir şey değişmedi. Çünkü suçlu peşinde değiller.”
Tutuksuz sanıklardan Koray Erbakan, 25 yıldır inşaat işleri ve inşaat malzemeleri satışı yaptığını, herhangi bir suç örgütüyle bağlantısı olmadığını, sadece Bora Kaplan ve 4 sanığı iş ilişkileri sebebiyle tanıdığını, Kaplan’ı işadamı olarak bildiğini söyledi. Erbakan, Bora Kaplan’ın sorusu üzerine gizli tanığın iddia ettiği gibi E….. marketlerin sahibinin Bora Kaplan olmadığını bildirdi.
Bora Kaplan’la Halay Çeken Kim?
Davanın tutuksuz sanıklarından, 2016’da Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü Sivil Ekipler Amirliğinde görevli eski komiser yardımcısı U. Ö., 22 Temmuz 2016’da Bora Kaplan tarafından darp edilip dişlerinin söküldüğünü öne süren Erkan Doğan’ın kendisiyle ilgili iddialarının da gizli tanığın, “Bora Kaplan’ın ona da rüşvet verdiğini düşünüyorum.” şeklindeki ifadesinin de doğru olmadığını anlatıp şunları söyledi:
“2008’deki fotoğrafımdan teşhis yaptırmışlar. Yüz yüze teşhis yok. ‘Ayhan Bora’nın yanında halay çeken şahıs’ denmiş. Fotoğraf bu, Bora Kaplan 1.70, ben 1.90 boyundayım. Sözkonusu mekanlara uygulama için gittim. Eğlence amaçlı bir kez gitmişsem tüm suçlamaları kabul ediyorum.”
U. Ö.’nün, “Ayhan Bora Kaplan’ın Organize ve Gasp bürolarınca takip edildiğini düşünüyordum.” sözleri üzerine Mahkeme Başkanı, “Niye izleniyordu?” diye sordu. U. Ö.’nün, “Ankara Emniyeti’nin belirlediği 4-5 gruptan biriydi.” cevabı üzerine de Başkan, “Suç örgütü olarak mı?” sorusunu yöneltti. U. Ö., “Yok, mekanları olan sıkıntılı insanlar olarak.” dedi.
Örgütün Avukatı mı?
İddia olunan örgütün avukatlığını yaptığı öne sürülen tutuksuz sanık Avukat Gürkan Ünüvar, bazı sanıkları tanıdığını, ancak hiç birinin kendisinde vekaleti olmadığını, kendisinin Bora Kaplan’la tek bir fotoğrafı olmadığını belirterek, “Ben nasıl örgütün avukatı olabilirim ki?” dedi.
Kavanozda Esrar
Mahkeme Başkanı, gizli tanığın kendisi hakkında esrar kullandığını söylediğini hatırlatıp, “Uyuşturucu kullanıyor musun?” diye sorunca Gürkan Ünüvar şunları anlattı:
“Hayır kullanmıyorum. Her nasılsa bu ifadeden sonra evimde bir kavanozda esrar bulundu. Ama parmak izim alınmadı, bana ait değil.”
Bora Kaplan’ın Telefonu Açılmadı
Bu arada Mahkeme Başkanı ile Bora Kaplan arasında şu diyalog yaşandı:
Başkan: Telefon şifreni verdin. Duruşma arasında Organize Şube cep telefonunu getirdi. Avukatlarının huzurunda şifreyi girdin, ama açılmadı. Neden açılmadı?
Bora Kaplan: Bilmiyorum, şifrem oydu.
Başkan: Bu, şifrenin doğru olmadığı anlamına geliyor.
Bora Kaplan: Benim şifrem oydu. Daha sonra tekrar deneyelim.
Bu diyaloglar sırasında SEGBİS kaydının açılmadığı anlaşılınca katibe, “Vicdansızsın. Beni bir daha uğraştıracaksın. Ne diyeceğim şimdi?” diye takılan Başkan, SEGBİS kaydını açtırdıktan sonra Bora Kaplan’la aynı diyalogları tekrarladı.
“Soyadımı Kaplandı Yaptıracağım”
Davanın önemli sanıklarından Muhammet Kaplan polislerin kendisini gizli tanık yapmak istediğini, bunu kabul ettiğini, ancak kendisini kurtarmak için 40 kişiyi yakması istenince reddettiğini anlatan Kaplan, “Bora Kaplan şu anda en sevmediğim adam. Onun yüzünden kurulan kumpastan yatıyorum.” dedi.
İddianame için “çok namussuzca” ifadesini kullanan Muhammet Kaplan, Mahkeme Başkanı’nın, “Tapelerde geçen ‘mami’ sen misin? Lakabın var mı?” sorusunu şöyle cevaplapdırdı:
“Yok. Benim adım Muhammet, nasıl ‘mami’ dedirtirim? Çıkınca Kaplan soyadımı Kaplandı yaptıracağım. Bıktım ya.”
Bora Kaplan da Kaplan’a, iddia olunan cinayetleri kendisinin mi azmettirdiğini sordu. Kaplan, “Ne Bora Kaplan namussuzluk yapıp beni azmettirdi ne de ben namussuzluk yapıp ona uydum.” dedi.
Bugün de 15 sanığın savunması tamamlandıktan sonra duruşma yarın devam etmek üzere sonlandırıldı.
Müyesser YILDIZ
18 Nisan 2024