İçeriğe geç

Şifreli Mesaj: TSK Tamam!..

BDP’li Hasip Kaplan’ın, “Başbakan’ı artık iyi tanıyoruz. Ne zaman BDP’yi sert ifadelerle eleştirip yüklenirse, o zaman başka kanalların devreye girdiğini biliyoruz. Ben Başbakan’ın bu tavır değişikliği ile İmralı’da görüşmelerin yeniden başladığını tahmin ediyorum” tespitini hiç ama hiç unutmayın.

Pazarlıklar başladı, Erdoğan iki güne bir PKK’ya, “Sınır dışına çıkın, operasyon yaptırmayacağım, güvenliği sağlayacağım” mesajları gönderdi. Paris’te öldürülen 3 PKK’lının Diyarbakır’daki siyasi/sembolik cenaze töreninde güvenlik kuvvetleri geri çekildi, meydan BDP/PKK/KCK’lı “güvenlikçilere” bırakıldı.

Tüm bunlardan sonra Erdoğan birden bire, TSK’ya sempati mesajları gönderip, tutuklamalardan, askerlerin

moralsizliğinden yakınmaya başladı. Yıllardır bu uyarıları yapanları, “Ergenekoncu” ilân edenler, Erdoğan’a destek çıkıp, sözlerinde keramet aramaya koyuldular.

Erdoğan tam olarak ne dedi, önce ona bakalım. Soru, “Darbeler maddesinden Türkiye ne zaman kurtulacak?” idi. Maddeleştirirsek, Erdoğan şunları söyledi:

Türk Silahlı Kuvvetleri şu anda kendi parlementer sistemi ile en uyumlu hale gelmiş durumda…

Bazı medya organları TSK’ne karşı çok haksız davranıyorlar. Kırsal kesimde güvenliği sadece polis teşkilatı ile yürtün. Yürütemezsiniz. Demek ki ihtiyaç var. Bir zamanlar ilçelerde jandarma vardı. Şimdi beldelerde var. Belki bir zaman sonra beldelerde de olmayacak.

Hudut koruması ile ilgili asker alımı yapalım dedik. Çok düşük bir sayı geldi. Bedel konusunda piyasasdan çok farklı rakamlar olmasına rağmen talep yok.

Şu anda içeride 400’e yakın emekli muazzaf emekli subay, astsubay var. Hemen hemen hepsi tutuklu. Böyle bir şeyin hükümleri kesinse işi bitir. Ama kesinlik yoksa yüzlerce subayı bu şekilde değerlendirisen, Türk Silahlı Kuvvetleri ‘nin içindeki bütün moralleri alt üst eder. terörle nasıl mücadele edecek bu insanlar?

232 kişi bu şekilde sürekli çağırılınca, üstte de kuvvet komutanlarımız ‘biz bu mücadeleyi verirken ben bu 232 nasıl göndereceğim’ diyor oralara…

Bu insanların, moral değerler, motivasyon noktasında eğer biz darbeyi vurusak, terörle mücadele konusunda çok büyük darbe yeriz. Bunların içerisinde, karacısı var, denzicisi var… Neredeyse komuta kademesinde oralara gönderilecek komutanımız kalmıyor. Öyle şey olmaz…

Erdoğan bu açıklamaları ne zaman yaptı; Çankaya Köşkü’nde Gül ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’le yaptığı üçlü zirvenin ardından. Belli ki Özel, TSK’daki sıkıntıları aktarmış. İlker Başbuğ görevde olduğu sırada sırf bu rahatsızlıkları anlatmak, hukuksuzlukları dillendirmek için Erdoğan’la haftalık görüşme uygulamasına geçmişti. Detayları, nerede tıkanma olduğunu ayrıca yazacağım, ama kendisini Silivri’de buldu. Bakalım Özel’in bu çabaları nasıl sonuçlanacak?

Erdoğan’ın, “Moralsizler… Hudut koruması ve bedelli uygulamasından sonuç alamadık… Polisle bu iş yürümüyor… Karada, denizde komutan bulamıyorum…” mealindeki sözlerinin toplamı ise, “TSK bitti” ilânıdır. Hem de tutuklamalar sayesinde. Erdoğan’ın ifadesiyle, “TSK’yı parlamenter sistemle en uyumlu hale getiren” o operasyonlar olmadı mı?

Velev ki, böyle bir mesaj vermeye niyetlenmiş olmasın ve söylediklerinde yerden göğe haklı olsun, bir Başbakan dünyaya böyle bir açıklama yapar mı?

PKK, “Bölgede asker, polis perişan. Komutan bile bulamıyorlar” diyerek, gemiyi azıya almaz mı?

Ege’de karasularını 12 mile çıkarmaya hazırlanan Yunanistan, “Türkiye’nin Deniz Kuvvetleri çökmüş” deyip, atağa geçmez mi?

İsrail’le birlikte Akdeniz’de fink atan Rumlar aynı gerekçeyle, Doğu Akdeniz’i bir Rum-İsrail gölü haline getirmez mi?

Ya emperyalizm adına meydan okuduğumuz Rusya-İran-Suriye üçgeni ne yapar?

Ve dünyaya “bitik” diye sunulmak, TSK’ya nasıl bir “moral” takviyesi olur?!..

Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan ve Mamak’a kucak dolusu sevgiler…

Müyesser YILDIZ

27 Ocak 2013

Kategori:Uncategorized