20 yıl önce, Kasım 1993’te Refah Partisi İstanbul İl yönetimi olağanüstü toplanır. Gündemin ilk maddesi PKK’nın, Güneydoğu’daki RP teşkilatlarına yaptığı saldırılardır.
İl Başkanı durumu şöyle özetler:
“PKK mahalli seçimlere çok önem veriyor. Seçimlerden güçlü çıkıp, çok sayıda başkanlık kazanırlarsa, akılları sıra Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile pazarlığa oturacaklar ve bu fiili durumu koz olarak kullanacaklar. Yani devletin resmi muhatabı olmayı ve bir nevi meşruiyet kazanmayı planlamaktadır. Ancak özellikle Büyük Kongrede Genel Başkanımızın yaptığı konuşmadan sonra RP bölgede güçlendi ve onların bu planını zora soktu.Bize karşı hırçınlaşıp, teşkilatlarımıza saldırmaları bundandır…”
Bu sözlerin sahibi olan İl Başkanı, Recep Tayyip Erdoğan’dır.
PKK-KCK, son 2 yılda AKP teşkilatlarına saldırdı… Bölgedeki özel öğrenci yurtları ile İmam Hatip Okullarına molotof attı… Vücudu yanan öğrenciler oldu… Hakkari’de ise sabah namazına giden İmam Aziz Tan sırtından vurularak, öldürüldü.
Başbakan Erdoğan bu saldırı ve cinayetlere Diyarbakır meydanında şu sözlerle tepki gösterdi:
“Bizi bölmek istiyorlar. Bu BDP, PKK’dan gücünü almak suretiyle bizi bölmek istiyor. Madem bunlar benim Kürt kardeşimi seviyorlar, gidip sabah namazından çıkan bir Kürt imamı niçin öldürüyorlar? Cizre’de benim Kürt yavrularımın kaldığı, imam hatipli öğrencilerin kaldığı yurdu niçin ateşe veriyorlar? Bunların derdi başka. Bunlar, ‘Kürtlerin dini Zerdüştlüktür’ diyenler. Bunlar, ‘İslam kılıç zoruyla kabul ettirildi’ diyenler…”
Ama buna rağmen, “devletin başı benim” diyerek MİT’i, İmralı ve Kandil’le muhatap etti… Kendi ifadesiyle, “Bir nevi meşruiyet kazandırdı”. Ki,bunu geçenlerde kendisi de şöyle itiraf etti:
“Muhatap hükümettir. Hükümet ne yapması gerekiyorsa onu yapacak… BDP bir komisyon kurulmasını istiyor. Meclis’i sürece dahil ederek, PKK’nın muhataplık seviyesini yükseltmek ve meşruiyet kazandırmak istiyorlar. Ama bu meşruiyet olmayacak.”
10 yıllık AKP iktidarı döneminde PKK seçimlerden galip çıkıp, bu fiili durumu Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile pazarlığa oturmak için koz olarak kullanacak duruma gelmedi, gelemedi. Zira bölgenin açık ara en güçlü partisi hâla AKP.
Öyleyse PKK’nın bu defa ki “koz”u neydi ki, “devletin resmi muhatabı olmayı” başardı? Şimdi de “muhataplık seviyesini yükseltip”, tam anlamıyla “meşruiyet kazanma” planları yapabiliyor?
Silivri,Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan, Mamak ve Şirinyer’e kucak dolusu sevgiler
Müyesser YILDIZ
7 Nisan 2013