İçeriğe geç

Emine Ülker Tarhan’dan MİT Alarmı: “Artık Kafesimizle Gezeceğiz”

Meclis’te görüşülen MİT yasası, hiçbir şeyden korkmayan CHP Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan’ı ürküttü. Yeni bir güvenlik doktrini geliştirildiğini, bu doktrinle de topyekûn halkın “yeni düşman” ilân edildiğini belirten Tarhan, “Bir anlamda artık kafesinle gezeceksin. Öngördüğümüz, düşündüğümüz herşey gerçekleşiyor. Bugün düşünmekten korkuyorum” dedi. Tarhan, AKP’nin iktidardan gitmemek üzere bir süreç kurguladığı uyarısında bulundu.

Bir yanda PKK’nın “özerklik inşaası”, BDP’li belediyelerin petrolden pay talepleri… Öte yandan MİT yasasıyla, PKK’yla müzakerelere yasal zemin kazandırma… Bir hukukçu olan CHP’nin önemli ismi Emine Ülker Tarhan’la bunları konuştuk. İşte söyledikleri:

-Ey Başbakan Cevap Ver-

Soru : PKK-BDP “özerklik” ilânından söz ediyor. Bu mümkün mü?

Tarhan : Birilerinin, ‘özerklik ilân ettim’ demesiyle özerklik ilân edilemez. Böyle bir şeyin anayasal altyapısı yok. Seçimlerden önce belli bölgelerde AKP-BDP arasında örtülü ittifak olduğunu, siyasette kartların yeniden dağıtılacağını söylemiştim. Bunun hazırlıkları, bağlantılarından birisi de MİT yasasıyla görüşme ruhsatı verilmesidir. Bu bir adımdır, yeterli gücü elde ettiklerinde Anayasal altyapıyı hazırlayacaklardır. İktidarla içli-dışlı bir yapı var. Ancak her halükarda Anayasa değişikliği şart.

Soru : Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’ndaki çekincelerin kaldırılması gündemde. Gerçi Cumhurbaşkanı Gül, çekincelerin fiilen uygulanmadığını açıkladı. Sizce o çekinceler kaldırılmalı mı?

Tarhan : Cumhurbaşkanı Gül ‘fiilen uygulamıyoruz’ derken doğru söylüyor. Bu bir itiraftır. Fiilen yapıyorlar, sonra geriye sadece fiilen yaptıklarına yasal-anayasal kılıf bulmak kalıyor. Bunu da ileride doğacak sorunlar ve sorulacak hesaplara karşı tedbir almak için yapıyorlar. Özerklik Şartı’ndaki çekincelerin kaldırılması basit bir konu değil. Üzerinde çalışılması, enine boyuna düşünülmesi gereken çok ciddi bir konu.

Soru : BDP’lilerin petrolden pay talepleri karşısındaki sessizliği neye yorumluyorsunuz?

Tarhan : Twitter konusunda herkese çatan, AB’ye, ‘Ey Batı’ söylemleri yapan, yargıçlara, medyaya laf yetiştiren Başbakan ve Cumhurbaşkanının cevap vermesini bekliyoruz. Acaba ne cevap verecekler? Bu konuda söyleyecek sözleri yok anlaşılan. Bu da örtülü ittifakın bir göstergesi.

Soru : BDP’liler Kandil’e gidiyor, mektup alıp Adalet Bakanı’na teslim ediyor. Normal mi?

Tarhan : Bu fiili bir durumdur. Herşeyi yapıp, sonra kılıf buluyorlar, ama bu MİT yasasına bile sığmıyor. Yaptıkları şeylerin illa meşru olması gerekmiyor. Pek çok gayrı meşru iş yaptılar. Baksanıza, teröristbaşına Nobel şaiyası bile tepki çekmediğine göre, belli ki nabzı tutarak gidiyorlar. Bunun nereye varacağını toplumun tepkisi belirler. Ancak medya manipülasyonunun veya medya patronu Başbakanın öyle büyük boyutta gücü var ki, halkın haber alma özgürlüğünden söz edemiyoruz. 12 Eylül 1980 darbesi ve 12 Eylül 2012 Anayasa referandumu sonrasında da aynen böyle oldu. Halktan bilgi gizlediler. Şimdi de bu oluyor.

-UGİK’da Olunmamalı-

Soru : MİT’i denetlemek üzere Meclis’te bir Ulusal Güvenlik ve İstihbarat Denetleme Komisyonu kurulması düşünülüyor. Bu Komisyon ileride PKK’nın Meclis’te kurulmasını istediği Hakikatleri Araştırma vs. gibi komisyonlara dönüşür mü?

Tarhan : MİT yasası için ‘Muhaberat, Gestapo devleti’ benzetmeleri yapılıyor. Hayır, olan bunların ötesinde. Mesela Gestapo’nun yurtdışı operasyon yapma yetkisi yok, ama MİT’e veriliyor. Tamamen MİT devleti kuruluyor. Devletin, işkence, hatta cinayet her pis işi yaptırmasının önü açılıyor. O komisyonda olunmaması gerekir. Bugüne kadar çok yaşadık. Ülkeyi görünür yetkililer dışında görünmez ellerin de yönettiğini gördük.

-Müttefikleri Koruma Kanunu-

Soru : MİT Yasası PKK için mi çıkarılıyor?

Tarhan : Sadece onun için değil. Kendilerine ve şeriklerine kaydı hayat şartıyla dokunulmazlık sağlamak, muhalefeti susturmak için çıkarılıyor. Eskiden ülkeyi nasıl faili meçhuller, sonra yargı eliyle dizayn ettilerse, bu kurullar da sürecin uzantısıdır. PKK’yla birlikte belli kişi ve zümrelere ayrıcalık sağlayan bir düzenleme getiriliyor. Dün Cemaat, bugün PKK, yarın başka bir şey; yeter ki, ittifak yaptıklarını koruma kollama altına alsınlar. Değişiklik yaptılar, ‘Bakanlar Kurulu’nca verilen her görevi yerine getirir’ cümlesinden ‘her’i çıkardılar. Bu da müphem bir ifade. Her türlü görev ile görev arasında fark yok. O görevler tek tek sayılmalıdır. Ayrıca ‘Benim bakanım’dan oluşan Bakanlar Kurulu’nca verilen görev Başbakanca verilen görev demektir. Başbakan ne derse, MİT onu yapacak.

Soru : Yeni MİT yasasıyla hayatımızda ne değişecek?

Tarhan : Silahlı, tam yetkili, dış operasyon da yapacak engel tanımaz bir güç. Özel yaşamın gizliliği, hukuk devletinin güvenliği, yargı bağımsızlığı gibi anayasal ilkeler açıkça ayaklar altına alınacak. Şunları hatırlayalım; Zamanında hakimleri korumak için tazminat sorumluluğunu kaldırdılar. Bürokratlarını korumak için görevi kötüye kullanma suçunda ceza indirimine gittiler. Akçalı, ihaleye fesat karıştırma işlerinde cezaları indirdiler. İnternet yasası ile kendilerini tahkim ettiler. Şimdi de çete, derin devleti korumak için bu yasayı çıkarıyorlar. Kişisel bilgilere ulaşma imkânı elde ederek, yine kendilerini tahkim ediyorlar. Bir taşla o kadar çok kuş vuruluyor ki; Ve tamamen iktidardan gitmemek üzere kurgulanan bir süreç. Genel Başkanımız, ‘Totaliter devlet ağır ağır ilerliyor’ dedi. Aksine hızla totaliter devlet tarafından yönetiliyoruz.

-Askerin Başına Çuval Geçirilirken Nerdeydiler?-

Soru : İktidar düzenlemenin, MİT’i güçlendirmek için yapıldığını savunuyor ama…

Tarhan : Askerin başına çuval geçti. Suriye uçağımızı düşürdü. Bütün hükümet dinlenmiş, MİT’ni ruhu duymamış. O zaman neden geliştirmediler. Bunun da zamanlaması manidar. Aslında MİT yasasında yazan herşeyi yaptılar. Şimdi bunun meşruiyet kılıfını hazırlıyorlar. Bir zümrenin finansal ve politik güvenliğini sağlamak için hazırlanmış bir yasa, MİT’i güçlendirme falan değil. Şu da çok tehlikeli, MİT’in suç işlemesi halinde Savcıya, MİT’le yurttaş arasında arabuluculuk görevi veriliyor. Savcı bu konuma sokuluyor. Bu aşağılayıcı bir durumdur. Yalan makinası diye birşey var, bu nereden çıktı? Muhtemelen kontrol edebilecekleri ve yeni kurbanlar yaratacakları bir sistem, sahte kanıt yaratma sistemi olacak. Bizi zaten bir suç şebekesi yönetiyor. Şimdi bunu tüm devlet organlarına teşmil ediyorlar.

Soru : Yani Devlet kendine yeni düşmanlar mı yaratıyor?

Tarhan : Evet. Devleti bir kişi ve zümreden ibaret sayıp, karşısına topyekün halkı koyuyor. Eskiden irtica, bölücülük vs. vardı. Şimdinin güvenlik doktrininde ise yeni düşman, halk. Halka karşı hep suç işlediler. İşte buna meşyruiyet kazandıran yeni bir güvenlik doktrinidir bu. Bir anlamda artık kafesinle gezeceksin. Maalesef öngördüğümüz, düşündüğümüz herşey gerçekleşiyor. O yüzden bugün düşünmekten korkuyorum.

Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan, Mamak, Şirinyer ve Eskişehir’e kucak dolusu sevgiler

Müyesser YILDIZ

17 Nisan 2014

Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/muyesser-yildiz-sordu-chpnin-demir-leblebisi-yanitladi-1704141200.html

Kategori:Uncategorized