TSK’ya ilk “balyozu” sosyal medya üzerinden indirdiler.
2000’li yıllardan itibaren her kuvvet için ayrı ayrı kurdukları “Bulut Altı, Kirli Oyunlar, Paşa Keyfi” gibi internet hesaplarından birlikte mesai yaptıkları arkadaşlarına iftira attılar. Hedefteki isimleri dinleyip, bu ses kayıtlarını yayınladılar. Hasılı hem kurumsal olarak TSK’nın, hem de önlerinde engel gördükleri askerlerin mahremine girdiler.
Bu yöntemle bertaraf ettirdiklerinin yerlerine de kendi adamlarını, yani 15 Temmuz kalkışmasında kullanacakları isimleri getirdiler.
Darbeden önce de TSK’daki “Fetullahçılarla” mücadele edilmesi gerektiğini savunan isimleri yine birtakım sosyal medya hesapları üzerinden hedefe oturtup, tehdit etmekle kalmayıp, açıkça darbe çığırtkanlığı yaptılar.
Darbeden sonra ise bir süre sustular. Ancak son 1-1.5 ayda yeniden faaliyete geçip, “FETÖ” ve darbeci subaylar aleyhine yazıp, konuşanlara saldırmaya başladılar. Dahası yine TSK içinden “bilgi” aktararak, “FETÖ’yle mücadele” eden subayları hedefe oturttular.
“Balyoz” kumpası döneminde en yoğun çalıştıkları yer Deniz Kuvvetleri olmuştu. Bu defa da yine Deniz Kuvvetleri’nde ön plana çıktılar.
Bunun üzerine bir yandan içerideki “FETÖ”cüler tespit edilmeye çalışılırken, bir yandan da sosyal medyadan bu propagandaları yürüten isimlerin peşine düşüldü.
Ve o isimlerden birisi geçtiğimiz haftalarda tespit edilip, yakalandı.
Deniz Kuvvetleri’ndeki “FETÖ” mücadelesi aleyhinde paylaşımların yapıldığı, bu mücadelede görevli subayların hedef gösterilip, tehdit edildiği sahte isimle açılan twitter hesabının kullanıcısı bir Deniz Binbaşı çıktı.
-Belçika’dan Toplantı İçin Çağrıldı-
Peki C.T. isimli bu binbaşı nasıl bulundu?
Sözkonusu hesabı inceleyen Deniz Kuvvetleri’ndeki uzmanlar, bunun “FETÖ” mensubu kişi veya kişiler tarafından oluşturulduğu sonucuna varınca, adli makamlara suç duyurusunda bulundu ve elde edilen bilgiler emniyete iletildi.
Emniyetin yaptığı incelemede, bu hesabın 17 Ekim 2014’te aktif hale getirildiği, 21 Eylül 2016 tarihi itibarıyla da Binbaşı C.T. tarafından kullanıldığı ortaya çıktı.
Ayrıca TSK bünyesinde yürütülen soruşturmalarda Binbaşı C.T.’nın ByLock kullandığı anlaşıldı.
Binbaşı C.T’nın kim olduğuna gelince;
Deniz Harp Okulu Bilgisayar Mühendisliği bölümünden mezun olmuş. 2015 yılında Belçika’ya NATO görevine gönderilmiş. 15 Temmuz darbe girişimi sırasında da Belçika’daymış.
Nasıl mı yakalandı?
C.T. Genelkurmay Başkanlığı’ndaki bir toplantı için Türkiye’ye çağırılınca, geldi. Ertesi gün toplantı için Genelkurmay’a gittiğinde de gözaltına alındı ve TSK’dan ihraç edildi.
Askeri ve emniyet kaynakları, buna benzer 3-4 hesap daha olduğunu, bunlarla ilgili araştırmanın da sürdüğünü ve ortaya çıkarılmalarının an meselesi olduğunu bildiriyor.
-İstenirse Bulunuyormuş-
Yeniden Balyoz kumpası dönemindeki kara propaganda hesaplarına dönersek;
Demek istenirse kara hesaplar bulunabiliyormuş. Tamam o zaman bu yollarda “beraber yüründüğü” için şikayet edip, yardım istenecek makam, mevki, kurum, kuruluş belki yoktu.
Ancak şunu biliyoruz ki; Dönemin komutanları makamlarına oturduğunda ilk işi olarak o hesapları okudu… O hesapları “ihbar” kabul edip, soruşturmalar açtırdı… “İnternete, basına düşen isimleri bana terfi için getirmeyin” talimatı verdi… Bunların soruşturulmasını isteyen subayları, “TSK belge ile iş yapar. Eğer bunu Cemaat yaptıysa belgesini getir” diye tersledi…
Meselenin “kara hesaplar” değil, komutanların tutumu olduğu, TSK’nın belini bunun kırdığı, en önemlisi 15 Temmuz’un yolunun böyle döşendiği ortada değil mi?
Müyesser YILDIZ
6 Kasım 2016
Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/o-tweetleri-atan-kisi-de-fethullahci-cikti–0611161200.html