İçeriğe geç

Ay: Kasım 2016

“FETÖ”nün “Devlet İçinde Devlet” Olduğunu İlk Kim Tespit Etti?

Fetullahçı örgütlenme için ilk “paralel devlet” benzetmesini yapanın İmralı’daki teröristbaşı, ardından MİT Müsteşarı Hakan Fidan olduğunu, 17/25 Aralık’tan sonra da Erdoğan’ın bu ifadeyi kullandığını sanıyoruz. Özellikle AKP’ye kötü bir haberimiz var; “FETÖ”ye, “paralel yapılanma”, dahası “devlet içinde devlet” benzetmesini ilk yapan kim biliyor musunuz? TSK… Hem de AKP’nin “kan davası”…

Darbe Mesajları ve Sıkıyönetim Direktifi MİT Müsteşarı Daha Genelkurmay’dayken Gönderilmiş…

21 Eylül’de “Darbe Gecesi Genelkurmay Karargahı’nda olan Askerden Hulusi Akar, Hakan Fidan ve Yaşar Güler’i Zora Sokacak İfade” başlıklı bir haber yazdık. Haber, Genelkurmay Personel Başkanlığı General Amiral Atama Şubesi’nde çalışan ve darbeden sonra tutuklanan Binbaşı Yusuf Akpınar’ın Savcılık ifadesi ile o geceye ilişkin ağabeyine anlattıklarına dayanıyordu. Binbaşı Akpınar’ın anlattıklarının…

4 yıllık dava sil baştan mı?

Balyoz kumpasında “bavulcu” Mehmet Baransu’yla birlikte adı geçen dönemin 1. Ordu Komutanlığı Askeri Savcısı Bülent Münger hakkında açılan davanın duruşması bugün Askeri Yargıtay 4. Dairesi’nde görüldü. 4 yıldır devam eden davanın, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karardan sonra sil baştan görülme ihtimali gündeme geldi. ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Balyoz kumpası kurbanlarının bilirkişi olarak…

Mülkiye İmamı da Böyle Kaçırıldı

Darbe gecesi Akıncılar Üssü’nde olan ve elini kolunu sallayarak firar eden TSK imamı Adil Öksüz’ün adı ve “görevinin” “FETÖ çatı iddianamesinin” hazırlık aşamasında, yani yaklaşık 1 yıl önce tespit edildiği, ancak iddianamede sanık olarak gösterilmediği gibi ifadeye dahi çağrılmadığı ortaya çıktı. Davası Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanan FETÖ…

Adil Öksüz’ün Adı Darbeden Çok Önce Tespit Edilmiş… Ama İfadeye Bile Çağrılmamış…

Fetullah Gülen’in 1 numaralı sanık olduğu “FETÖ” çatı iddianamesi davası 4 gün önce Ankara’da başladı. 2-3 yıllık hazırlık aşamasından sonra ortaya çıkan ana dava iddianamesi 15 Temmuz darbesinden bir gün önce Mahkemeye sunuldu. Ancak darbe sonrası yaşanan büyük karmaşadan dolayı üzerinde durulamadı bile. İddianamenin detayları, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde…

“ByLock”çu Paşalardan Biri!..

İktidara yakın Türkiye Gazetesi’nin Yazarı Nuri Elibol bugün önemli bir iddiayı gündeme getirdi. Elibol’un “sağlam bilgiler” diyerek paylaştığı iddiaya göre, TSK’da 15 Temmuz darbe girişiminden sonra terfi eden 3 general ve amiralin, ayrıca yine halen görevde olan 2 bin 500 subay ve astsubay ile subay ve astsubaylardan 3 bin 600’ünün…

Polis Necdet Özel’in “Sürpriz” Şekilde Genelkurmay Başkanı Olacağını Biliyor muydu?

Elimde bir dergi var; Emniyet Genel Müdürlüğü Eğitim Dairesi Başkanlığı’nca yayınlanan Polis Dergisi. O vakitler 6 ayda bir yayınlanan derginin tarihi; Ocak-Haziran 2011. Yani Cemaatin, poliste at koşturduğu zamanlar. Derginin o zamanki yayın kurulu üyeleri ile dergiyi hazırlayanların büyük bir kısmı bugün “FETÖ” soruşturması kapsamında tutuklu. Ramazan Akyürek gibi. Derginin…

“Ver Kıbrıs’ı Al Zarrab’ı” Mesajı mı?!..

Artık çoğu kimsenin umurunda olmasa bile sık sık Kıbrıs’a dikkat çekmeye, Ada’nın emperyalizmin “Büyük Kürdistan” diğer adıyla “Büyük İsrail” projesi için ne denli önemli bir kilit olduğunu ve Obama’nın görevden ayrılmadan IŞİD’den daha öncelikli olarak bu konuyu da “halletmek” istediğini anlatmaya çalışıyorum. Hürriyet Washington Temsilcisi Tolga Tanış bugün Kıbrıs’la ilgili…

Obama’ya, “Erdoğan’ı Kıbrıs İşgâlini Sona Erdirmeye İkna Edecek misiniz?” Diye Sorulurken!..

Obama Başkan seçildikten sonra ilk ziyaretini Türkiye’ye yapmıştı. Son ziyaretini ise “demokrasinin doğduğu yer” deyip, Amerikalılar ile Yunanlıları “vatansever ve kardeş” ilân ettiği Yunanistan’a gerçekleştirdi. İlk görüşmesi Yunan Cumhurbaşkanı Pavlopoulos’laydı. Yunan Cumhurbaşkanı, “Ulusal sorunumuz, ancak aynı zamanda uluslararası ve Avrupa’nın sorunu” dediği Kıbrıs konusunu gündeme getirerek, “çözüm”le ilgili şu ifadeleri…

Cumhuriyet Operasyonu Ya da Sevr’e 3.5 Kala!..

Kendimi bildim bileli Cumhuriyet okuyordum. Taa ki, tanınmış, bir vakitler baştacı yapılmış “liberal” isimler değil, daha ilk ismin oraya adımını attığı gün zor da olsa gazeteyle vedalaştım. Ama bu tepkim, hele de o suçlamaları gördükten sonra Cumhuriyet Gazetesi’ne yapılan operasyon, tutuklamalar karşısında sessiz kalmamı gerektirmiyor. Çünkü Cumhuriyet operasyonu salt bir…