Ankara, ABD’ye defalarca, “Ya biz, ya PYD/YPG… Tarafını seç, böyle müttefiklik olmaz” dedi. Son dönemde ise “Tekraren ve tekraren” ABD’den, bu terör örgütüyle ilişkisini kesmesini istedi.
Son olarak önceki gün Ankara’ya gelen Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’a Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD Genelkurmay Başkanı Dunford’a ise Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar aynı talebi iletti.
Erdoğan da Salı günü AKP’nin Meclis Grup Toplantısında şöyle konuştu:
“Bunlar bu ülkede benim Kürt vatandaşım kimdir, YPG kimdir, sanırım bunları tanımıyorlar. PKK-YPG/PYD benim Kürt kardeşlerimin temsilcisi olamaz. Biz bu terör örgütü mensuplarını ister Kürt vatandaşlarımızın, ister Arapların içinden çıkmış, ister Türklerin içinden çıkmış olsun teröristse hakkından geliriz. Terörist olacak, bunlar Kürt, bunlara dokunmayın… Yok böyle bir şey. Teröre yeni bir tarif mi geliştirdiniz? Teröristse gereğini yaparız. Suriye’deki terör koridoru içinde yer alanlar gerekli dersi alacaktır. Sınırlarımızın dibinde Türkiye’ye yönelik hazırlık yapan bir terörist güruhuna izin verilmesini bekleyenlere, şimdiden yanıldıklarını söylemek istiyorum. Hassasiyetimizi bildikleri halde terör örgütünün arkasında duranlara da diyecek iki çift sözümüz tabi ki vardır. Onu da yüzlerine karşı söylüyoruz, söyleriz. Türkiye her zaman sözünü tutan bir ülke olmuştur ve müttefiklerinden de aynı hassasiyeti beklemektedir.”
Erdoğan, “müttefiklerimizden aynı hassasiyeti beklerken”, bakın CIA ne yaptı?
PYD Legal Kürt Partisi Oldu
Bilindiği gibi CIA’nın internet sitesinde “World Factbook” diye bir sayfa var. Burada dünya ülkelerinin tanıtımı yer alıyor ve zaman zaman bilgiler güncelleniyor.
İşte geçen hafta Suriye sayfasında da bir güncelleme yapıldı. Ancak bu güncellemeden önce geçmişteki durumu hatırlatalım.
Siyasi partiler bölümünde 8 legal partinin yanısıra, “illegal” sayılan 26 “Kürt” partisinin adı sayılıyordu.
“İllegal” sayılan bu partiler arasında PYD de vardı.
Keza geçen yıl başındaki güncellemede PKK’nın amacının, Suriye’nin kuzeyini kapsayan “Kürdistan”ı kurmak olduğu belirtilirken PYD için şöyle denilmişti:
“PYD’yi yöneten Salih Müslim PKK’nın Suriye kanadının lideri… Suriye’nin içindeki savaşçıların çoğunluğu; Suriye Kürtleriyle birlikte İran, Türkiye ve Irak’taki Kürtler…”
ABD, PYD-YPG’nin PKK ile bir ilgisi olmadığını savunurken, CIA, PYD’nin PKK’nın Suriye kolu olduğunu itiraf etmişti.
Ancak PYD ve Salih Müslim’le ilgili bu itiraf, CIA Başkanlığı internet sitesinden Nisan ayında kaldırıldı.
CIA’nın bu yılın başında yaptığı güncellemeye gelirsek;
“Suriye yönetimi” başlıklı bölümde; Siyasi partiler ve liderler alt başlığında “Legal partiler/ittifaklar” denilerek, Esad’ın partisi dahil 6 partinin ismine yer verildi.
Daha önce “illegal” sayılan 26 “Kürt partisi” kısmında ise şu önemli değişiklik yapıldı; “İllegal” ifadesi çıkarılıp, sadece “Kürt partiler” denildi.
O “Kürt partileri” hangileri mi?
İlki PYD… İkincisi de Kürt Ulusal Konseyi…
Diğer “Kürt partilere” ne mi oldu? Malûm, bunlar Barzani’nin öncülüğünde “Suriye Kürt Ulusal Konseyi” altında birleşti.
PYD’ye dönersek; CIA sayfasında, eşbaşkanların Şahoz Hasan ve Ayşe Hiso olduğu da belirtiliyor. Bilindiği gibi, 2017’de Salih Müslim ve Asya Abdullah’ın yerine bu iki isim seçilirken, Müslim, PYD’nin sözde dış ilişkiler temsilcisi yapılmıştı.
CIA’nın bu “açılımı”nın anlamı açık; Türkiye’nin terör örgütü saydığı ve ABD’den ilişkisini kesmesini istediği PYD resmen “Kürt partisi” ilân edilmiş oluyor.
Bundan sonrası mı?
“Müttefikimiz” ABD, PYD’nin Washington’da temsilcilik açmasına ve dahi Türkiye’nin kırmızı bültenle aradığı Salih Müslim’e vize verirse şaşırmayalım!..
Müyesser YILDIZ
10 Ocak 2019
Odatv yeni link: https://www.odatv4.com/yazarlar/muyesser-yildiz/erdogan-abdden-pyd-ypg-ile-iliskisini-kesmesini-beklerken-bakin-cia-ne-yapti-10011938-153745