İktidarı destekleyen Yeni Şafak Gazetesi, “FETÖ”cü olduğunu ve teğmen rütbesini Fetullah Gülen’in taktığını itiraf eden Serdar Atasoy’un 2020 YAŞ’ında generalliğe terfi ettirilip, Kara Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı’na atanmasının sorumlusunu buldu.
Dün yayınlanan “Atasoy böyle gizlendi” başlıklı haberde, “Atasoy’un serüveni, FETÖ’nün TSK’ya sızma faaliyetlerini özetliyor” denildikten sonra, sorumlular şöyle ifşa edildi:
– 28 Şubat sürecinde Refahyol hükümeti post modern darbeyle meşgûl olurken Gülen, Atasoy’a teğmen rütbesi takıyordu…
– 2003 yılında ise askerler, laiklik ve irtica yürüyüşleri düzenleyip bu kez AK Parti hükümetini devirmenin hesaplarını yaparken, Atasoy kritik bir eşiği daha aşıyordu. FETÖ’nün önceden verdiği sorularla Atasoy kurmaylık sınavını kazanıyor ve terfilerin önü açılıyordu…
Haberde, ne ilgisi varsa, 27 Nisan 2007’deki “e-muhtıra” ile 28 Şubat’ta “başörtüsüne vurulan darbelere” de atıf yapıldı.
Varsayalım ki hepsi doğru; iyi de, “Serdar Atasoy’u kim general yaptı ve İstihbarat Başkanlığı’na atadı?” sorusunun cevabı var mı? Aman iktidara, YAŞ üyelerine bir zeval gelmesin kaygısının sonucu olsa gerek; yok!..
Dünden ikinci bir haber.
Sözcü’den Aytunç Erkin’e konuşan emekli Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok, 6 Şubat’ta yayınlanan 70 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapılan bir düzenlemeye dikkat çekerek, özetle şunları söyledi:
“Bu kararnamenin 15’inci maddesine göre, bundan sonra Genelkurmay Başkanı, Kara Kuvvetleri Komutanı, Deniz Kuvvetleri Komutanı ve Hava Kuvvetleri Komutanı sadece Uzman Çavuşların ve Uzman Er/Erbaşların tayin ve atamasını yapabilecekler. Subay ve astsubayların tayinleri bundan böyle Milli Savunma Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü tarafından yapılacak. Biliyorsunuz general/amiral atamaları zaten Cumhurbaşkanı tarafından yapılıyordu. Genelkurmay’a kala kala bir tek uzman çavuşlar kaldı… TSK emrinde çalışan subay astsubayların atamaları, Milli Savunma Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü’ne geçti. Bundan sonra tayin isteyen subay ve astsubaylar Milli Savunma Bakanlığı’na gidecekler. Tıpkı Milli Eğitim, Sağlık ve benzeri bakanlıklarda olduğu gibi tayin için siyasi parti yetkililerinden torpil isteyecekler. Siz komutan olarak yarın belki de ölüme göndereceğiniz bir yüzbaşının ya da başçavuşun tayinini bile yapamayacaksınız. O zaman ben bir subay ya da astsubay olarak niçin size değer vereyim, gider bir partili bulur tayinimi yaptırırım.”
2 Yıldan Beri Böyle
Hemen şunu belirtelim. Üçok’un gündeme getirdiği bu konu çok önemli; ancak farkında bile değiliz, o düzenleme 2 yıldır yürürlükte.
Nasıl mı?
Yeni sistemden sonra MSB/TSK ile ilgili 3 Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayınlandı.
Bunlardan ilki 10 Temmuz 2018 tarihli 1 nolu Kararname.
Ardından 18 Nisan 2019’da 32 nolu Kararname çıktı.
Son olarak da Zeki Üçok’un söz ettiği 6 Şubat’taki 70 nolu ve maalesef içeriği ile değil, “Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi” şeklindeki başlığı ile gündeme gelen kararname.
Oysa 18 Nisan 2019’daki 32 nolu kararnamenin başlığı da hemen hemen aynıydı: “Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Genel Kadro ve Usulü Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi”.
Komutanlıkların Adı Yoktu
Üçok’un gündeme getirmesiyle birlikte tartışılan değişikliğin 2 yıl önce yapıldığını aktarmıştık; açalım.
18 Nisan 2019’daki 32 nolu Kararneme’de MSB Personel Genel Müdürlüğü’nün görev ve yetkileri belirlendi ve şöyle denildi:
“TSK mensubu subay ve astsubay atama faaliyetlerini ilgili birimlerle koordineli olarak yürütmek.”
6 Şubat’taki Kararname ile yapılan değişiklik ise şu oldu:
MSB Personel Genel Müdürlüğü’nün, “TSK mensubu subay ve astsubayların atama işlemlerini ilgili kuvvet komutanlıkları ile koordineli olarak yürütmesi” kararlaştırıldı.
Diyeceğimiz; 2 yıldır Genelkurmay veya kuvvet komutanlıklarının adı bile yoktu, şimdi “sorumluluğu paylaşma” adına olsa gerek, “ilgili kuvvet komutanlıkları” ibaresi eklendi.
Aytunç Erkin’e açıklamasında Zeki Üçok, 2019 YAŞ’ında yaşanan bir olayı hatırlattı: Deniz Kuvvetleri Komutanı, kendi Personel Başkanı Tuğamiral Şafak Duruer’in emekli edildiğini, YAŞ toplantısında, duvardaki yansıda görüp öğrenmişti.
Bunun, 2020 Şurası’nda Serdar Atasoy’un terfisinin veya bir kalemde 700 albayın emekli edilebilmesinin sebebi anlaşılabiliyor, değil mi?
Kaldı ki, 2019 Şurası sonrasında, TSK kulislerinde konuşulan şu iddiaları yazdığımız hatırlanacaktır:
“Toplantı öncesi tüm kuvvet komutanlıklarında çalışmalar yapılmış, kimlerin terfi edip, etmeyeceği belirlenmiş ve bunlar Milli Savunma Bakanlığı’na sunulmuş. Ancak toplantıdan 1 gece önce Bakanlık’a çağrılan Kuvvet Komutanları öyle bir listeyle karşılaşmış ki, herkesin morali bozulmuş. Zira, ‘Terfi etmeli, şu göreve getirilmeli.’ denilenlerin neredeyse tamamının emekliliğine, terfisi öngörülmeyen ve yetersiz bulunanların ise terfisine karar verildiği görülmüş.”
MSB Yurtdışında Ne Şubesi Açacak?
6 Şubat’taki 70 nolu Kararname’de dikkat çekmesi gereken başka bazı çok önemli düzenlemeler daha var.
Örneğin; halen sadece merkez ve taşra teşkilâtı bulunan Milli Savunma Bakanlığı’nın yurtdışında teşkilat kurması öngörülüyor.
Bu, büyükelçilikler bünyesinde faaliyette bulunan askeri ateşeliklerin bağımsız birimler haline gelmesi midir, yoksa MSB’nin çeşitli ülkelerde “şube” açması mıdır; bilinmiyor.
Bildiğimiz; merkez ve taşra teşkilatının yanısıra “yurtdışıteşkilatı ile bağlı, ilgili kurum ve kuruluşlarında görevli TSK personelinin atama, nakil, terfi, emeklilik ve benzeri özlük işlemlerini”, ayrıca “yurtdışı teşkilatındaki sivil personele ilişkin işlemleri” MSB Personel Genel Müdürlüğü’nün yürüteceği.
MSB Üniversitesine Alınacak Öğrenciler
Bir diğer önemli düzenleme şu:
18 Nisan 2019’daki 32 nolu Kararneme’de MSB Personel Genel Müdürlüğü’ne şöyle bir yetki verilmişti:
“Bakanlık merkez ve taşra teşkilatı, Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarının personel ve askeri öğrenci temin faaliyetlerini yürütmek.”
Son Kararname ile bu listeye, “yurtdışı teşkilatı” dışında “MSB Üniversitesi ve Harita Genel Müdürlüğü’nün personel ve askeri öğrenci temin faaliyetleri yürütmek” de eklendi.
TSK’nın Kuruluşu Yetkisi De Var
Dahası var; Personel Genel Müdürlüğü’ne, “Bakanlığın merkez, taşra ve yurtdışı teşkilâtı, Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıkları ile MSB Üniversitesi ve Harita Genel Müdürlüğünün kuruluş, teşkilat ve kadro konularındaki çalışmalarını yürütme” yetkisi de verildi.
Tüm Savunma Politikalarını Akar Belirleyecek
Bitmedi; MSB Savunma ve Güvenlik Genel Müdürlüğü’nün görev ve yetkilerinde de değişikliğe gidildi.
Madde madde anlatalım.
18 Nisan 2019’daki 32 Nolu Kararname’de, “Milli savunma politikanının oluşturulması ve geliştirilmesi için gerekli değerlendirmelerde bulunma” yetkisi vardı.
6 Şubat’taki 70 nolu Kararname ile bu yetki, “Milli savunma politikanının oluşturulması ve geliştirilmesi için gerekli çalışmaları yürütmek” şeklinde değiştirildi.
32 Nolu Kararname’de, “yurtdışı ikili resmi ziyaretler ile yurtdışından gelen ziyaretçilere ilişkin bilgi dosyası ve konuşma notlarını hazırlamak” denmişti.
70 Nolu Kararname ile bu fıkra, “yurtdışı ikili resmi ziyaretler ile yurtdışından gelen ziyaretçilere ilişkin işlemleri yürütme” olarak düzenlendi.
32 Nolu Kararname’de yer alan, “ikili ve/veya çok taraflı uluslararası anlaşmaların yapılması çalışmalarına gerekli katkı ve tavsiyelerde bulunma” görevi, 70 Nolu Kararname ile, “ikili ve/veya çok taraflı uluslararası anlaşmaların yapılması çalışmalarını yürütmeye” dönüştürüldü.
Ayrıca, “NATO bünyesindeki tüm çalışmaların değerlendirme ve takibi”, “çok taraflı güvenlik toplantıları ve konferanslar” ile “AB, AGİT, BM, Bölgesel Silahların Kontrolü Doğrulama ve Uygulama Yardım Merkezi (RACVIAC) ve Güneydoğu Avrupa Savunma Bakanları (SEDM) süreci gibi uluslararası kuruluşları kapsayan siyasi/askeri faaliyetlere ilişin işlemlerin yürütülmesi” yetkisi tümüyle MSB’ye verildi.
Ve De İhaleler
Daha daha mı?
6 Şubat’ta, gerek 1 gerekse 32 Nolu Kararnamelerde olmayan yepyeni bir madde kondu.
Bu maddeyle de MSB’de “Teknik Hizmetler Genel Müdürlüğü” kurulup, sözkonusu birime şöyle bazı görev ve yetkiler verildi:
- İlgili mevzuat uyarıca savunma sanayi güvenliği faaliyetlerini yürütmek.
- TSK envanterine giren ikmal maddelerinin kodlandırma faaliyetlerini yürütmek.
- Araştırma-Geliştirme ve teknoloji yönetim faaliyetlerini gerçekleştirmek.
- TSK’nın ihtiyacını karşılamak amacıyla sözleşmeye bağlanan; silah, mühimmat, roket, füze, araç, makine ve teçhizata ait teknik süreçleri yönetmek, ürün ve üretim hattı kalifikasyonu yapmak.
- TSK’nın ihtiyacı çerçevesinde tedarik edilecek olan ortak ihtiyaç mazlemeleri ile moderanizasyon projelerine ait teknik şartname faaliyetlerini yürütmek.
- Bakanlık merkez ve taşra teşkilatı, Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıkları ile bağlı, ilgili kurum ve kuruluşlara ait atış alanı, test ekipmanları tahsisi ve personel görevlendirilmesi ile test ve değerlendirme faaliyetlerini yürütmek.
- NATO Ulusal Silahlanma Yöneticileri Konferansı (CNAD) kapsamında Ulusal Silahlanma Direktörlüğü sekreteryasını yapmak.
- 10 Yıllık Temin ve Tedarik Programını (OYTEP) ilgili birimlerle koordine ederek hazırlamak ve bu kapsamdaki faaliyetleri yürütmek.
15 Ocak’ta “TSK’daki Yolsuzluk Operasyonunda Neler Yaşandı?” başlıklı yazımızın sonunda, “TSK’da gerçekleştirilen bu yolsuzluk operasyonlarına şüpheyle yaklaşanlar da var. Söz konusu kesimler, TSK’daki tüm ihalelerin Milli Savunma Bakanlığı veya Savunma Sanayi Başkanlığı’nca yapılmasının altyapısının hazırlandığı görüşünde” dediğimizi hatırlatmakla yetinip, şöyle bitirelim:
TSK’nın adı kaldı yadigâr!..
Müyesser YILDIZ
12 Şubat 2021
Odatv link: https://odatv4.com/tsknin-adi-kaldi-yadigr-12022139.html