İçeriğe geç

“Artık Benim İçin Biden Diye Biri Yok” Diyebiliyor musunuz?!

Yunanistan Başkanı Kiriakos Miçotakis 10 gün önce Washington’daydı. Hem Beyaz Saray hem ABD Kongresi’nde alay-ı vala ile karşılandı, ayakta alkışlandı. Onuruna resepsiyon düzenlendi.

Muhabbetin sebeb-i hikmeti; gelmiş geçmiş tüm Yunanlı siyasetçiler gibi, Türkiye karşıtı politikalarını, daha açık bir ifadeyle değişmez “Megali İdea”yı tekrarlamasıydı… Ankara’nın tüm dostluk, kardeşlik” edebiyatına karşın, Yunan cephesinde değişen bir şey olmadığını ispatlamasıydı.

Şikâyet Listesinde Casus Belli de Var

Öncelikle şunu belirtelim; Miçotakis sadece Biden’a “Mavi Vatan” haritasını gösterip Türkiye’yi şikâyet etmekle, “Kıbrıs’ta iki ayrı devlete dayalı çözümü kimse kabul etmeyecek” deyip Biden’dan müzakere sürecine tüm ağırlığını koymasını istemekle, “Meskûn adalar” üzerindeki uçuşlara müsamaha göstermeyeceklerini ve ABD’nin üssü haline gelen dibimizdeki Dedeağaç’a yatırımların süreceğini söylemekle kalmadı.

Dışişleri Bakanı Nikos Dendias da ABD’li mevkidaşı Blinken’a; Ege’de işgâl ettikleri adalar üzerinde “Türkiye’nin gerçekleştirdiği provokasyonlar”, “geçersiz ve hükümsüz Türkiye-Libya anlaşmaları” ile TBMM’nin, Ege’de karasularının 6 milin üzerinde çıkarılmasının savaş sebebi (casus belli) sayılmasına ilişkin kararı hakkında brifing verdi.

Yunanistan Bunları İlk Kez Söylüyormuş Gibi

İşte bu gelişmelere Erdoğan, Pazartesi günkü Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı’ndan sonra tepki gösterip evvela şunları anlattı:

Her şeyden önce terör örgütlerinin insanlığın güvenliği için ortada olan bir NATO’da yer almasını biz kabullenemeyiz dedik. Bu yanlışı Türkiye, Yunanistan ve Fransa’nın NATO’dan çıkışı döneminde biliyorsunuz Türkiye o zaman onlara desteği vermişti. Ve ne oldu? Şu anda bu Yunanistan bizimle nasıl bir uyum içinde? FETÖ terör örgütünün Avrupa’ya gidiş güzergâhı şu anda Yunanistan değil mi? İçindeki terör örgütlerini besleyen o değil mi? Ve hepsinden öte şu anda 10’a yakın üs var Yunanistan’da. Ve bu üslerle acaba Yunanistan kimi tehdit ediyor? Veya bu üsler Yunanistan’da niye kuruluyor?

Ardından Yunanistan Başbakanı Miçotakis’i şu sözlerle hedef aldı:

Kendisiyle görüştük, kendisiyle yaptığımız görüşmede aramıza üçüncü ülkeleri sokmayalım diye mutabık kaldık. Buna rağmen işte şurada geçen hafta bir Amerika seyahati oldu ve Senato’da Türkiye’nin aleyhine ne gerekiyorsa bu konuşmaları yaptığı gibi ‘F-16’ları sakın ha Türkiye’ye vermeyin’ demek suretiyle Amerika’ya bu şekilde âdeta telkinlerde bulundu. Şimdi biz bu yıl Stratejik Konsey Toplantısı yapacaktık, artık benim için Miçotakis diye birisi yok. Kendisiyle böyle bir görüşmeyi de yapmayı asla kabul etmiyorum, çünkü biz sözünde duracak, şahsiyetli, onurlu siyasetçilerle yola gideriz. Bundan sonrasını Miçotakis kendisi düşünsün. Kimlerle görüşeceksek, kimlere nerede, nasıl üsler kurduracaksa buyursun kurdursun, biz bize yeteriz, biz kendimize yeteriz.

Erdoğan’dan bir gün sonra Cumhur İttifakı’nın ortağı MHP Lideri Devlet Bahçeli de Miçotakis’e şöyle tepki gösterdi:

Yunanistan Başbakan’ın ABD ziyareti, bu ziyaret esnasında yaşanan kuşkulu ve ilkesiz sahneler, Türkiye ve Kıbrıs Türklüğü’ne karşı derinleşen önyargıyı tekraren gözler önüne sermiştir. ABD ile Yunanistan aynı çizgide buluşmuşlardırKıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır. Başbakan Miçotakis ne kadar karşı gelse de Kıbrıs’ta egemen ve eşitlik temeline dayalı iki devletli çözümden başka bir çıkış yoktur… Ya bunu seve seve kabullenecekler, ya da söke söke bu hedef gerçekleşecektir… ABD’nin kanatları altına korkakça sığınıp ileri geri konuşan bu Başbakanının Batı’nın piyonluğuna talip olması tarihi bir kırılma, onursuz bir acziyettir. Mavi Vatan haritasını ABD Başkanıyla görüşmesinde gündeme getirip, Türkiye’yi aklınca şikâyet eden Miçotakis, dedeleri gibi sinsidir, namerttir, Türkiye düşmanlığını siyasi rant kapısı görecek kadar küçülmüş ve hesap hatası yapmıştırTürkiye çevresindeki kuşatmayı yaracak, muhasımların projelerini buruşturup yüzlerine fırlatacak azim ve kararlılıktadır.”

MHP Lideri Bahçeli, Yunanistan’ın hedeflerini ve hamilerini net olarak ortaya koyduğu için öncelikle şunları soralım:

Miçotakis’in Washington’da dillendirdiği tezler ilk kez söyleniyor değil ki… Her zaman ve her zeminde, Hindistan’dan Japonya’ya kadar aynı iddialarda bulunmadılar mı?.. Hepsini birer birer AB raporlarına yazdırıp kararlar aldırmadılar mı?.. Hatta geçen yıl Ankara’da kameralar önünde bizzat Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yanında savunmadılar mı?

Veya Erdoğan’ın vurguladığı gibi; Yunanistan’ın terör örgütlerinin yuvası, güzergâhı olduğunu bugün mü öğrendik ki, Miçotakis’e böyle tepki gösterildi?

Daha bu ay, 9-20 Mayıs tarihleri arasında Yunanistan’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen NATO’nun Tiger Meet – Kaplan Buluşması tatbikatında, hava sahasının 10 mil olarak belirlendiği, ayrıca Lozan ve Paris Antlaşmalarıyla “gayrı askeri” statüde olan 23 adanın da tatbikat alanına dahil edildiği ortaya çıktığında, “Artık benim için Miçotakis diye biri yok” denmesi gerekmez miydi?

Ya da Miçotakis Washington’dayken; ABD ve Yunan ordularının, Ege’nin tam ortasında bulunan İzmir açıklarındaki İskiri (Skiros) Adası’da gerçekleştirdiği, düşman ordusunun işgal ettiği adayı kurtarmak konulu ortak tatbikata neden sessiz kalındı?

Semeri Dövme Hadisesi

Erdoğan ve Bahçeli’nin Miçotakis’e tepkilerine karşın AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un yorumları biraz daha gerçekçiydi.

Kurtulmuş, “Senatoda kimin kimi alkışlayacağına karışacak değiliz… Türkiye’ye karşı bir tavır olarak bu kadar alkışlandığını düşünüyoruzAlkışlama durumunun biraz da NATO’daki tavrımıza cevap olarak geliştiğini düşünüyorum. Bu kadar üsler, silahlandırılan Yunan adaları. Bunun gerekçesi nedir? Buradaki üsler Rusya’ya karşı mı kullanılacaktır? Türkiye, bunun iyi niyetli olmadığının farkındadır. Ne işi var burnumuzun dibinde bu üslerin? Bu, NATO ile ortak menfaatlere hizmet etmiyor. dedi.

Bu sözlerden de anlaşılıyor ki, Ankara’nın asıl muhatabı Yunanistan-Miçotakis değil, ABD-Biden’dır.

Erdoğan ise, “Artık benim için Biden diye birisi yok. Bundan sonrasını Biden kendisi düşünsün” diyeceği yerde Miçotakis’e yüklenmeyi tercih etti… F-16’lar konusunda öyle zannediyorum ki, Amerika herhalde Miçotakis’in ağzına bakarak kararını vermeyecektir. açıklamasıyla da ABD’ye kapıları açık tutmayı sürdürdü.

Oysa Miçotakis’in ABD ziyaretinden önce, “Her şeyi bir görüp, özellikle Biden’ın açıklamalarını da gördükten sonra biz de tavrımızı ortaya koyarız.” mesajı vermişti.

Evet, Biden pek bir şey söylemedi; ama gerek Yunan bayraklı kravatı ve kendisini “Joe Bidenopoulos” diye takdim etmesi gerekse de Miçotakis’in Kıbrıs’la ilgili sözlerini alkışlamasıyla aslında çok şey anlattı.

Bize öyle geliyor ki; Erdoğan’ın öfkesinin asıl sebebi, Miçotakis’in konuşmalarından çok Washington’da böylesine ağırlanması… Öyle ya; yıllar geçmiş, Biden sizi Beyaz Saray’a davet etmemiş… Daha Miçotakis’in ABD ziyaretinden iki hafta önce, Obama ve Trump’la münasebetlerinizin ne kadar iyi olduğunu, ancak Biden’la aynı durumu yakalayamadığınızı anlatıp, “Aslında münasebetlerimizin olumlu istikamette çok farklı olduğu bir insan olmasına rağmen beklediğinizi alabildiniz mi? Hayır. Zaman zaman tabii bazı görüşmelerimiz olmuyor değil, oluyor ama bunun daha ileri olması gerekirdi. Temennim odur ki, bundan sonraki süreçte bunu başarırız. diye açık mektup yazmışsınız, ama bir telefon bile gelmemiş… Haliyle kızılmaz mı?..

Durum bu olunca da defterden silinen Biden değil Miçotakis oldu, çünkü beklenti sürüyor.

KKTC İçin Daha Ne Bekleniyor?

Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Erdoğan’ın kendisine yönelik tepkisine şu karşılığı verdi:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan’ın egemenliğini savunmayacağımı düşünüyorsa, yanılıyor.”

Biz de yetkililerimizin, “Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Türkiye’nin egemenliğini savunmayacağımızı düşünüyorsa, yanılıyor” demesini bekliyor;

Ve MHP Lideri Bahçeli’nin, Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır. Kıbrıs’ta egemen ve eşitlik temeline dayalı iki devletli çözümden başka bir çıkış yoktur. Ya bunu seve seve kabullenecekler, ya da söke söke bu hedef gerçekleşecektir.” restinden hareketle bir kez daha hatırlatmak istiyoruz:

Azerbaycan Türk Milleti’nin ezeli-ebedi kardeşi… Ankara’nın Katar, BAE, Suudi Arabistan gibi başka yeni “kardeşleri” de oldu… Keza Pakistan’ın başına da Ankara’nın bir “kardeşi” geldi… Biden’ın, Miçotakis’e alkışlı desteğinden sonra bu ülkelerden en azından birisinin KKTC’yi tanımasını sağlamak için daha ne bekleniyor?.. Gün bugün değilse, ne zaman?!

Müyesser YILDIZ
26 Mayıs 2022

Kategori:Uncategorized