Önceki gece iktidar medyası, Erdoğan’ın, “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve beraberindeki heyeti kabul ettiğini” duyurdu.
Haberde, basına kapalı olarak Külliye’de yapılan kabulde İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy’un, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş’ın, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin’in ve Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Orgeneral Ali Çardakcı’nın yer aldığı da bildirildi.
Bunu görünce TSK’dan sonra Jandarma’nın YAŞ’ının da toplandığını anladım ve yayımlanacak kararnameyi bekledim.
Ancak o gece sadece 422 mülki idare amiri ve 13 emniyet müdürünün görev yeri değişikliği ile Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndaki 3 amiralin terfisi hakkında kararname yayımlandı.
Erdoğan Soylu’nun Listesini Çizdi mi?
Jandarma kararnamesinin çıkmaması üzerine yaptığım araştırmada, Bakan Soylu ve heyetinin götürdüğü listenin Saray’da kabul görmediğini, bunun üzerine sabah 04.00’e kadar yeni bir çalışma yapıldığını öğrendim.
Bu çalışmanın ardından anlaşma sağlanmış olmalı ki, Jandarma Genel Komutanlığı’ndaki atamalara ilişkin kararlar da bugünkü Resmi Gazete’de yayımlandı.
Sözkonusu kararlara göre, Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Musa Çitil dahil 11 general emekliye sevk edildi.
2 tümgeneral korgeneralliğe, 16 tuğgeneral tümgeneralliğe, 14 albay da tuğgeneralliğe terfi etti.
Sözkonusu kararnamenin en dikkat çekici yanı ise ilk kez bir kadın albayın tuğgeneralliğe yükseltilmesi oldu.
Öncelikle bu atamaların geneliyle ilgili olarak tüm kesimlerin yaptığı ortak yorumu aktaralım. Söylenen şu:
“Anlaşılan o ki, Erdoğan, Soylu’nun tam hakimiyetinin önüne geçmek için Bakanlığın ve karargâhın listesini kabul etmemiş. Çeşitli listeler arasında savaş yaşanmış. Nihayetinde herkesi tatmin edecek orta bir yol bulunmuş.”
Beklenen Emeklilik
Bu nottan sonra dikkat çekici bazı atamalara bakalım.
Geçen yılki Jandarma YAŞ’ında MHP’nin, Jandarma Genel Komutanı Arif Çetin‘in yerine getirilmesini istediği öne sürülen Musa Çitil’in emekli edilmesinin sürpriz olmadığı belirtiliyor.
Terfi ve yeni görevlendirmelere gelince;
Jandarma’da “FETÖ kumpasları” mağdurlarından kalan neredeyse tek isim olan Hüseyin Kurtoğlu korgeneralliğe terfi ettirilerek Jandarma Genel Komutan Yardımcılığı’na atandı, ancak Aydın’da görevlendirildi.
Kurtoğlu’nun özellikleri şunlar:
Erdoğan, “FETÖ kumpaslarından” sadece onun dosyasıyla bizzat ilgilenip dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e ve HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur‘a talimat vererek aklanmasını sağladı.
15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra İstanbul İl Jandarma Komutanı yapılan Kurtoğlu, bu görevinin ardından Komutanlık içinde ayrı bir komutanlık haline getirilen, personel temininin ana merkezi olan Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı’na, 2 yıl önce de Van Asayiş Kolordu Komutanlığı’na atandı.
Kurtoğlu’nun yeni görevi için, “Jandarma Genel Komutanlığı’na hazırlanıyor.” diyen de, “Emekli etmek isteyenler var. Karargâhtan uzak tutmak için Aydın’a gönderildi.” yorumunu yapanlar da var.
Tümgeneralliğe terfi eden Semih Okyar, Jandarma Denetleme ve Değerlendirme Başkanlığı görevini yürütüyordu. Bu görevinde kaldı. 15 Temmuz döneminde Foça Jandarma Komando ve Eğitim Merkez Komutanı olan Okyar, Marmaris’te menfezde saklanan “FETÖ’nün suikast timini” yakalayan komutandı.
15 Temmuz’un bir diğer önemli ismi Nurettin Alkan da Tümgeneralliğe terfi etti. Darbe girişimi sırasında Karargâh’ta darbecilerle çatışan ve omzundan yaralanıp gazi olan Alkan, Moskova Büyükelçiliği’ne Askeri Müşavir olarak gönderilmişti. Geçen yıl Tunceli Jandarma Bölge Komutanlığı’na atanan Alkan’ın Tunceli’deki görevine devam etmesi kararlaştırıldı.
“Gece Karanlığından Gelen Albay”
Jandarma İstihbarat Başkanlığı’nda da dikkat çekici bir değişiklik yaşandı. Uzun yıllardır bu görevi yürüten Tümgeneral Aykut Tanrıverdi, çok önemli bir başka görev olan Jandarma Kolordu Komutanlığı’na atandı. Yerine ise Hakkari İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Ahmet Kavukcu getirildi.
Balyoz kumpası mağdurlarından emekli Jandarma Albay Mustafa Önsel, 15 Temmuz gecesine ilişkin bir yazısında isim vermeden Aykut Tanrıverdi için şunları yazmıştı:
“Tam o sırada gece karanlığında çok az bir ışığın aydınlattığı yoldan özel bir araç girer. Saat 23.00 sıralarıdır. Hemen ileride durur ve park eder. Park edilen araçtan biri iner. Ve karanlıkta kendinden emin ilerler nizamiyeye doğru. Gittiği yer biraz önce çatışmanın yaşandığı, kanın aktığı bölgedir. Üniforması üzerinde bir albaydır bu! O da komutanlıktaki daire başkanlarından biridir. ‘Gece karanlığından gelen albay‘, nizamiyede mevzilenmiş kalkışmacıların yanına gider. Oldukça soğukkanlıdır. Kalkışmacıların başında bulunan ve biraz önce silah arkadaşlarına acımasızca saldıran Albay Süleyman Karaca karşılar onu. Nizamiyede bir dakika kadar konuşurlar. Dikkat çeken husus, biraz önce yanındakilerle, öncesinde gelen silah arkadaşlarına öldüresiye saldıran bu hain, gelen albaya tepkisel hiçbir harekette bulunmaz. ‘Gece karanlığından gelen albay‘ konuşmadan sonra arabasına biner ve karanlıkta yine geldiği gibi kaybolur gider. Nizamiyedeki kamera kayıttadır o sırada.”
“Eş Durumu”ndan mı?
Önemli bir diğer terfi ve atama ise şu oldu:
Tuğgeneral Nuh Köroğlu Tümgeneralliğe terfi etti. 15 Temmuz’dan sonra 4 yıl İstanbul Jandarma Bölge Komutanlığı yaptıktan sonra Giresun Jandarma Bölge Komutanlığı’na atanan Köroğlu, yeni terfisiyle birlikte çok kritik yerlerden birisi olan Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı’na getirildi.
Köroğlu’nun eşinin, Bakan Süleyman Soylu’nun eşiyle aynı köyden olması sebebiyle “A takımında” yer aldığı konuşuluyor.
İlk Kadın Generalle İlgili Şaşırtan İddia
Jandarma’daki “ilk”e, yani bir kadının general yapılmasına gelirsek;
Jandarma Genel Komutanlığı Aile İçi Şiddetle Mücadele ve Çocuk Şube Müdürü Kıdemli Albay Özlem Yılmaz tuğgeneralliğe terfi ederek Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkan Yardımcısı oldu.
Bu terfiye medya kadar Jandarma Teşkilâtı da şaşırdı.
Ancak onların şaşırmasının sebebi farklı.
İddia o ki, Özlem Yılmaz’ın eşi de Jandarma’da görevliymiş. 15 Temmuz’dan sonra ihraç yerine emekli olması istenen isimler arasındaymış ve emekli edilmiş.
Doğruysa, elbette “suçun şahsiliği ilkesi” olduğundan, eş durumundan etkilenmemesi gerekir; ancak “irtibat/iltisak” denilerek bu ilkenin binlerce insan için dikkate alınmadığını da biliyor, görüyoruz.
Jandarma kararnamesinden gözümüze çarpanlar şimdilik bunlar.
Müyesser YILDIZ
13 Ağustos 2022