İçeriğe geç

Bize Böyle Yalan Söylüyorlar!..

Erdoğan’ın Çarşamba günkü programında, “7. Anadolu Medya Ödülleri” programı vardı.

Toplam 320 mahalli ve bölgesel radyo, televizyon, gazete ile dergiyi temsil eden Anadolu Yayıncılar Derneği’nin düzenlediği bu törende Erdoğan, medya hakkında ana başlıklarıyla şunları anlattı:

Özgür, tarafsız, halka karşı kendini sorumlu hisseden bir medyanın demokrasiler açısından taşıdığı önemi hepimiz biliyoruz… Kamu adına siyaset kurumunu izleyen, denetleyen, varsa hatalarını ortaya çıkaran bir medya elbette ‘dördüncü kuvvet’ tanımını ziyadesiyle hak eder. Medyanın asli görevi de zaten vatandaş adına gözcülük yapmaktır. Millete ve memlekete hizmet gayesiyle hareket eden hiç kimse böyle bir medyanın varlığından rahatsız olmaz, olmamalıdır.”

Uygulamada farklı olsa da teoride ne kadar doğru tespitler, değil mi?

Erdoğan’ın sözleri bunlardan ibaret değildi.

Terörü övmediği, şiddete teşvik etmediği, dezenformasyon yapmadığı müddetçe herkesin istediğini yazdığını, söylediğini, ifade edebildiğini” kaydetti.

Türkiye’de “dördüncü kuvvet” ifadesinin genellikle yanlış yorumlandığını, millet ve milletin seçtikleri üzerinde bir tahakküm aracına dönüştürülmeye çalışıldığını, medyanın önemli bir kısmının bilhassa darbe dönemlerinde halkın sesi olmak yerine antidemokratik güç odaklarının dümen suyuna girmeyi tercih ettiğini anlatıp gazete manşetlerinin, sayfa köşelerinin, televizyon ekranlarının siyaseti ve toplumu yönlendirmek, siyasetçiyi hizaya sokmak, hatta alenen tehdit etmek amacıyla kullanıldığını vurguladı.

Türkiye’nin yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen son 20 yılda demokrasiyle birlikte basın ahlâkı ve hürriyetinde de bir seviye atladığını belirtip şöyle devam etti:

Ülkemizin basın yayın tarihini bilen ve elini vicdanına koyup objektif bir muhasebe yapan herkes medyamızın bugün daha bağımsız, daha çoğulcu, daha zengin bir yapıya sahip olduğunu kabul edecektir. Gerçekten de 2023’ün Türkiye’sinde basın 90’lara, 80’lere, 70’lere göre çok daha özgürdür, serbesttir, halkın gözünde daha çok itibar kazanmıştır. Hangi cenahta yer alırsa alsın basın yayın kuruşları asli görevlerini hakkıyla yerine getirebilme salahiyetine bizim dönemimizde kavuşmuştur.”

Son olarak dezenformasyon yasasına değinirken; bu düzenleme ile “artık gerçekten gazetecilik faaliyeti yürütenler ile gazetecilik görüntüsü altında şarlatanlık yapanların ayrımının daha da kolaylaştığını” ayrıca yalan ve yanlış haber yayanlar için getirilen müeyyidelerle halkın internet medyasına olan güveninin güçlendirilmesinin amaçlandığını” bildirdi.

Erdoğan’ın, bu pespembe tabloyu çizdiği ve çalışmalarından övgüyle söz ettiği Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı’nın aynı zamanda AKP’nin Ankara Altındağ ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi olduğunu hatırlatmakla yetinip Perşembe gününe gidelim.

Ateşkesi Erdoğan mı Sağladı?

O gün Erdoğan, önce Rusya Devlet Başkanı Putin ile ardından Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

Saray’dan her iki görüşmeye ilişkin olarak yapılan açıklamalarda klasik ifadeler kullanılırken iktidar medyasının internet siteleri ve gazetelerinde şu başlıklar atıldı:

Erdoğan diplomasisi sonuç verdi: Rusya 6-7 Ocak’ta ateşkes ilan ediyor… Erdoğan diplomasisi sonuç verdi: Rusya’dan Ukrayna’da flaş ateşkes kararı!.. Erdoğan telefonda Putin ve Zelenski ile görüştü: Rus ordusu ateşkes uygulanması talimatı verdi… Erdoğan devreye girdi Rusya ateşkes ilan etti”

Bu başlıkların altında da özetle şunlar anlatıldı:

Kremlin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Rusya’nın Ukrayna’da, 6-7 Ocak tarihleri arasında 36 saatlik ateşkes talimatı verdiğini duyurdu. Ateşkes kararının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki ülke liderleriyle görüşmesi sonrası gelmesi dikkat çekti… Cumhurbaşkanı Erdoğan iki lidere de arabuluculuk görevini üstlenmeye hazır olduğunu söyledi. Bu görüşmelerin ardından Rusya’dan geçici ateşkes kararı geldi.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gün içerisinde Volodimir Zelenski ve Vladimir Putin ile görüşmüştü. Rusya ve Ukrayna liderleri ile görüşmesinin ardından Kremlin’den bir ateşkes açıklaması geldi. Açıklamada Rusya’nın Ukrayna’da 6-7 Ocak tarihlerinde ateşkes ilan edeceği belirtildi.”

Kimi gazeteler de” diyerek geçiştirse de yalın gerçek şuydu:

Rusya Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill, 7 Ocak’ta kutlanan Ortodoks Noeli için, “Ortodoksların korku duymadan Noel’i kutlayabilmesi için Ukrayna’daki tüm cephelerde silahların susması” çağrısında bulunmuş, Putin de bu çağrıya uymuştu.

Yani konunun Erdoğan’la ilgisi yoktu.

Nitekim Kremlin Sarayı, “Putin’in, Patrik Kirill’in çağrısını dikkate alıp, çatışma bölgelerinde çok sayıda Ortodoks inancına sahip kişinin olduğu gerçeğine dayanarak söz konusu ateşkes talimatını verdiğini” duyururken Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski, karara şöyle tepki gösterdi:

Şimdi, Noel’i Donbas’taki adamlarımızın (askerler) ilerlemesini bir süreliğine durdurmak ve teçhizat, cephane ve askere alınanları mevzilerimize yaklaştırmak için bir kılıf olarak kullanmak istiyorlar. Bu ne verecek? Kayıp hesabındaki bir başka artış. Dünyadaki herkes, Kremlin’in savaşı yenilenmiş bir güçle sürdürmek için savaştaki bir mühleti nasıl kullandığını biliyor.”

İktidar medyası da bir gün sonra, daha attıkları o manşetlerin mürekkebi kurumadan şunları yazmak zorunda kaldı:

Putin’in ‘taktik ateşkesi’ tutmadı: Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ortodoks Noel bayramı vesilesiyle 6-7 Ocak tarihleri arasında Ukrayna cephesinde ilan ettiği 36 saatlik ateşkese Kiev uymadı. Ukrayna ordusu cephede operasyonlarını sürdürdü.”

Rusya Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill’in ‘Noel’ sebebiyle çağrı yaparak 36 saatlik ateşkes istemesinin ardından, tek taraflı ateşkes ilan eden Putin, Ortodoks Hıristiyanlarının Noel’ini kutlayan bir mesaj paylaştı.”

Bu da Dezenformasyon Değil mi?

Her gün onlarcasını yaşıyoruz; ama, bu son örnek üzerinden, Erdoğan’ın medya ile ilgili o açıklamalarına bakıp soralım:

Bu, tam da gazete manşetleriyle siyaseti ve toplumu yönlendirmek” değil midir?!

Bu mudur, medyamızın daha bağımsız olması ve halkın gözünde daha çok itibar kazanması”?!

Majestelerinin medyası” sayesinde iç siyasette bu tür dezenformasyonlara alıştık da, bari dış politikada bunu yapmayıp kendilerinden evvel ülkeyi rezil etmeseler!..

Müyesser YILDIZ
8 Ocak 2023

Kategori:Uncategorized