Darbecilerin, 15 Temmuz gecesi Jandarma Genel Komutanlığı’nda rehin aldıkları Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan’ı infaza götürme anının görüntüsü bugün gazetelere yansıdı. Bakalım hem infaza götürme, hem infaz anının kamera görüntüleri de çıkacak mı? Zira darbecilerin, Jandarma’daki kamera kayıtlarını sildiği, şu ana kadar ancak yüzde 30’unun kurtarılabildiği belirtiliyor.
Darbecilerin başına iki kurşun sıkarak vurduğu Polis Müdürü Aslan halen yoğun bakımda uyutuluyor.
Aslan’ı vuran kimdi? Dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi’nin Özel Kalem Müdürü Jandarma Kurmay Albay Erkan Ökten’di. Bunu bizzat İçişleri Bakanı Efkan Ala açıkladı.
Dün Yeni Şafak Gazetesi de Albay Ökten’in gözaltındaki fotoğrafını, “İşte katil” başlığıyla yayınladı. Ökten ifadesinde, darbe gecesi Jandarma karargâhında ikinci kata çıktığında, rehineler arasında Emniyet’ten üç kişi ile karargâhta çalışan, 3-4 sıra halinde dizilmiş 20-30 kişinin bulunduğunu anlattıp, “MP5 silahı ile Emniyet’ten alınan rehinelerin kafasına ateş etmedim. Kimin ateş ettiğini bilmiyorum” demiş.
-Bize Çok Çektirdin-
Jandarma’daki o geceyi ve Polis Müdürü Turgut Aslan’ın vuruluşunu, birinci ağızdan, darbecilerle çatışanlardan dinledim.
Darbe teşebbüsü haber alınınca Jandarma Karargâhına ilk giden isimlerin Balyoz’dan hapis yatan ve Jandarma’daki FETÖ’cülerin kumpaslarına maruz kalan subaylar olduğunu biliyorsunuz.
İçeri girip, darbecilerle çatışırlar. Albay Nurettin Alkan omuzundan yaralanır. Arkadaşları Alkan’ı oradan çekip alırken, darbeciler Albay Güven Şağban’ı yakalar. Şağban’ı da diğer rehin aldıkları isimlerin yanına götürürler. Şağban, darbecilere yaptıklarının suç olduğunu anlatıp, onları ikna etmeye çalışırken, odaya giren Mendi’nin Özel Kalem Müdürü Erkan Öktem, Şağban’a hitaben şunu söyler:
“Oooo Güven Bey, sen bize çok çektirdin. Şimdi sıra bizde, hesap soracağız.”
Güven Şağban’ın darbecilere neler “çektirdiğini” biliyorum, bir başka yazıda anlatacağım da Özel Kalem Müdürü Öktem, “biz” derken, acaba kimi kast ediyor veya kim adına konuşuyordu?
Devam edelim. Albay Güven Şağban Öktem’e şöyle tepki gösterir:
“Bana bey filan diye hitap edemezsin. Komutanım diyeceksin. Emirlerime uyacaksın.”
Bunun üzerine Öktem silahını çekip, Şağban’ı vurmak ister, ancak silah tutukluk yapar. Öktem, diğer rehinelerden de tepki gelince ikinci kez teşebbüs etmez, silahını indirir.
-Serseri Kurşunla Vurulsun Diye-
Sonra, diğer rehineler de bu odaya getirilir. Aralarında Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan ile koruması ve şoförü de vardır.
Darbeciler, Aslan ile koruması ve şoförünü sabaha kadar bu odanın penceresinin önünde gözleri ve elleri bağlı oturturlar. Amaçları, dışarıda devam eden çatışmalar sırasında serseri bir kurşuna hedef olmalarıdır.
Sabah olunca Özel Kalem Müdürü Erkan Öktem yeniden bu odaya gelir ve rehinelerin aşağıya indirilmesi talimatını verir. Yolda giderken rehineler arasında kopma olur. Bahçeye ilk Polis Müdürü Turgut Aslan ile koruması ve şoförü çıkarken, diğerleri arkada kalır.
Ve Erkan Öktem, onları infaz ederken, diğer rehineler geç indirildikleri için kurtulur.
Tanıkların anlattıkları böyle.
-Onun Tayinini Kim İptal Ettirdi?-
Şimdi İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın darbe teşebbüsünden birkaç gün sonra Erkan Öktem hakkında yaptığı açıklamayı hatırlayalım. Ala, şunları söyledi:
“Terörle Mücadele Daire Başkanımız Turgut Arslan elleri bağlı olduğu halde başına yakın mesafeden iki kurşun sıkarak yaralanıyor. Uyutuluyor. Bunlar asker elbisesi içine girmiş teröristler. TEM Başkanımızı vuran Albay Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi’nin özel kalem müdürü Jandarma Kurmay Albay Erkan Öktem yakalandı. Önceden haberimiz olsaydı çok şey değişirdi. Biz önce harekete geçerdik. Bunların önemli bir kısmının hepsini görevden alırdım. Jandarma’da çok yaygın bir katılım olmadı, çünkü değiştirdik. Jandarma Merkezde Özel Kalem Müdürü Albay’ı da görevden almıştık. Tayini çıkmış adam, Jandarmayı organize etti.”
Bakan Ala’nın sözlerinden ne anlaşılıyor? Darbeden çok önce Özel Kalem Müdürünün görevden alınıp tayinin çıkartıldığı, darbe gecesi Jandarma Karargâhına gelerek darbeyi organize ettiği, değil mi?
Ancak işin aslı hiç de böyle değil.
Evet 1 yıl önce “paralelci” olduğu iddiasıyla Öktem’in bu görevden alınıp, başka bir yere tayin edilmesi kararlaştırılıyor ve yerine de Yarbay rütbesinde yeni bir özel kalem müdürü atanıyor. Ancak Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi devreye girip, yerinde kalmasını isteyince, o tayin iptal ediliyor ve Öktem Özel Kalem Müdürlüğü görevini sürdürüyor. Öktem’in yerine atanmış olan Yarbay için ise Jandarma tarihinde ilk kez “Özel Kalem Müdür Yardımcılığı” diye bir görev ihdas edilerek, onun da burada kalması sağlanıyor.
Evet tetikçi Erkan Öktem olabilir… İyi de her ne kadar darbeciler tarafından “derdest” edilse de dönemin Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi’nin bu vahim olayda hiç mi sorumluluğu yok?!.
Yetkililer, Öktem’in tayinin nasıl durduğunu bilmiyor mu?
Galiba en azından Erdoğan bilmiyor ki, 3 gün önce Mendi’yi Saray’da kabul edip, vedalaştı.
Bu kabulün, meslektaşları komada olan polislerin de darbecilere direnen jandarmaların da yüreğini çok ama çok sızlattığını söylemeye bilmem gerek var mı?
Dualarımız Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan için!..
Müyesser YILDIZ
6 Ağustos 2016
Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/bu-fotograf-darbeye-direnenlerin-canini-acitti-0608161200.html