İçeriğe geç

“Gözünün Üstünde Kaşın Var” Gibi Bir Dava!..

Cumhur İttifakı’nın ortağı HÜDA-PAR’ın PKK’yla hemen hemen aynı şeyleri savunduğu ve istediği malûm. Bunların başında da Anayasa’nın ilk üç maddesinin değiştirilmesi var.

Ama iktidar ortağı olduktan sonra bunu açıktan dillendirmek yerine başka bir formül bulundu; Genel Başkan Zekeriya Yapıcıoğlu, sadece dördüncü yani ilk üç maddenin “değiştirilemez değiştirilmesi teklif edilemez” olduğunu hüküm altına alan maddenin değiştirilmesini istediklerini vurgulamaya başladı. Bu kurnazlığı eleştirip tepki gösterenleri ise şu ifadelerle hedef aldı:

Ahmağa anlatır gibi tek tek söyledim buna rağmen anlamamakta ısrar ediyorlar… İlk 4 madde değil, 4’üncü madde, Tamam mı?”

Yapıcıoğlu’nun o sözlerine tepki gösterenlerden birisi de 15 Temmuz gazisi emekli Emniyet Müdürü Fatih Eryılmaz’dı. Eryılmaz, sosyal medya hesabından şöyle bir paylaşım yaptı:

Domuz bağcıların Anayasa hakkında fikir yürütebildiği bir yerde torbacılar da TCK hakkında konuşmaya başlayabilir.”

İşte bu paylaşımın ardından Yapıcıoğlu’nun şikâyeti üzerine Eryılmaz’a “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret” suçlamasıyla dava açıldı.

Geçtiğimiz günlerde söz konusu davanın ilk celsesi görüldü. Bunun öncesinde Atatürk’e yönelik hakaretleriyle tanınan AKP’nin önde gelen trollerinden Furkan Bölükbaşı, 10 Kasım anmasını eleştirirken, “Menderes’in sonunu Kemalizm’e yaptığı şirinlikler getirmişti” şeklindeki paylaşımı nedeniyle “Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı (tehdit)” suçlamasıyla tutuklanmıştı. HÜDA PAR da Bölükbaşı’na sahip çıkıp şu açıklamayı yaptı:

Furkan Bölükbaşı’nın paylaşımında herhangi bir tehdit, hakaret veya suç teşkil eden unsur bulunmadığı gibi, geçmişten bu yana düşüncelerini barışçıl biçimde dile getirdiği bilinmektedir. Bu yönüyle yürütülen soruşturma, hukuki dayanaktan yoksun olup, ifade özgürlüğü bakımından ciddi bir ihlal niteliği taşımaktadır. Eleştiri ve fikir açıklamalarının cezai yaptırım konusu yapılması, adalete olan güvene zedeler. Hukukun temel ilkeleri gereği, hiçbir vatandaş eleştiri sınırları içinde kalan, hakaret, tehdit vb. suç içermeyen düşüncelerinden dolayı cezalandırılamaz.”

Domuz Bağcılar Diyerek İşkenceci Dedi”

HÜDA PAR, Bölükbaşı’nı böyle savunurken, partinin Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun şikâyeti üzerine Fatih Eryılmaz hakkında açılan davada neler oldu; buna bakalım. Eryılmaz savunmasında özetle şunları anlattı:

Meslek yaşamımda karşılaşmam gereken terör örgütleriyle daha Polis Koleji’ndeyken karşılaştım. Yine meslek hayatımda FETÖ’yle birlikte PKK, Hizbullah gibi örgütlerle de karşılaştım. Neyin suç olup olmadığını bilecek eğitimim var. Bu örgütlerle mesleğim gereği değil, ülkemiz ve milletimiz için bir inançla mücadele ettim, ediyorum. O nedenle de Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak için çalışan örgütler hakkında yazıyor, konuşuyor, TV programlarına katılıyorum. Bu kapsamda Zekeriya Yapıcıoğlu’nun şahsına hakaret etmedim, HÜDA PAR isimli partinin genel başkanının fikrini eleştirdim. Bu, milletvekili olduğu için kamu görevinden dolayı yapılan bir eleştiri değildir. Zaten avukatı da şikâyet dilekçesinde, ‘doğrudan hedef almasa bile’ diyor. Ben de Zafer Partisi’nde Genel Başkan Yardımcısı olarak kendi fikrimi söyledim. Ülkemizde geçmişte faaliyet gösteren Hizbullah terör örgütünü hepimiz biliyoruz. İşkence görüntüleri duruyor. Lideri Hüseyin Velioğlu’nun 2000’de polis operasyonunda ölümünden sonra gücünü yitirince, 2004’te Mustazaflar Dayanışma Derneği olarak örgütlendi. İstihbarata sorduğunuzda bunların kim olduğunu söyleyeceklerdir. Bu dernek de 2012’de terörle bağlantısı sebebiyle yargı kararıyla kapatıldı. Sonra HÜDA PAR kuruldu. Partinin kurucu genel başkanı Mustazaflar’ın genel başkanıdır ve HÜDA PAR’da genel sekreterdir. Ayrıca iki genel başkan yardımcısı da Hizbullah’tan hüküm giymiştir. Partinin kongresinde Hüseyin Velioğlu’nun afişi asılmış ve üzerine ‘şehit rehber’ yazılmıştır. Zekeriya Yapıcıoğlu’na Hizbullah terör örgütüyle ilgili sorular sorulduğunda, ‘Tabanlarımız kesişiyor. Aynı gelenekten geldiğimiz için bazı olaylara bakışımız benzer olabilir’ demiş, Hizbullah’ın terör örgütü olmadığını da söylemiştir. Oysa bu ülkeyi ayakta tutmak için en az benim kadar Hizbullah’ı şiddetle kınaması ve tepki göstermesi gerekirdi. İşte yaptığım paylaşım direkt şahsına olmayıp bu geleneğe ve anlayışa yöneliktir. Siyasi Partiler Yasası’na göre, genel başkanlar partilerin tüzel kişiliğini temsil ederler. Yaptığı bu açıklama yasama faaliyetiyle ilgili değil, genel başkan olarak yapmıştır. İki şapka takmışlar; işlerine gelince milletvekili, gelmeyince genel başkan oluyorlar. Benim sözüm genel başkanadır. Muhtemelen domuz bağcılar ifadesinden alındığını düşünüyorum. Çünkü torbacılar ifadesi de var. Domuz bağcılar ifadesiyle tekil şahsı hedef alsam, ‘-lar’ ekini kullanmaz, ‘domuz bağcı’ derdim. Bir geleneği eleştirdiğim, soyut zihniyete hitap ettiğim çok açık.”

Avukatı da kabul etmemekle birlikte Eryılmaz’ın ifadelerinin en fazla sert eleştiri sayılabileceğini belirterek, Mustazaflar Derneği’nin neden kapatıldığını ve HÜDA PAR’da kimlerin görev yaptığının sorulmasını istedi.

Zekeriya Yapıcıoğlu’nun avukatı ise, “Hakaret davası mı siyasi parti kapatma davası mı görülüyor, anlayamadık. Evet, Mustazaflar yargılandı; ama AİHM kararının ardından faaliyetlerine devam etti, şu anda da aktif. Sanık direkt hakaret etmese de müvekkilimizi kast ettiği anlaşılıyor, çünkü onun videosunu alıntılayarak paylaşım yaptı. Bunu ağır eleştiri olarak kabul etmiyoruz, ‘işkenceci, katil’ gibi sözlerin hakaret olarak kabul edildiği biliniyor.” dedi.

Sonuç mu?

Savcı, sözü alıntılandığı için paylaşımın Zekeriya Yapıcıoğlu’na yönelik yapıldığını ve domuz bağının da kamuoyunda “işkenceci” olarak bilindiğini bildirerek, Fatih Eryılmaz’ın cezalandırılması yönünde mütalaa verdi.

Fatih Eryılmaz bir kez daha “domuz bağcı” değil, “domuz bağcılar” dediğini vurgularken, dava mütalaaya karşı savunmasını yapması için 25 Kasım’a ertelendi.

Durum şu; bir kesim var, bin bir hakaret ve tehdide rağmen dokunulmaz… Bir kesim var, en ufak sözde kendini mahkemede, hapiste buluyor… Bu gidişle, “Gözünün üstünde kaşın var” denmesinin de hakaret sayılması yakındır!..

Müyesser YILDIZ
16 Kasım 2025

12punto link: https://12punto.com.tr/yazarlar/muyesser-yildiz/gozunun-ustunde-kasin-var-gibi-bir-dava-103460

Kategori:Uncategorized