Ülkemizdeki 6 yüksek yargı organından birisi olan Danıştay idarenin karar ve uygulamalarını denetleyen önemli bir kurum.
Tam 7 yıl bu kurumun başkanlığını yapan Zerrin Güngör, geçtiğimiz 20 Mart’ta yaş haddinden emekli oldu. Güngör’den geriye aklımızda ne kaldı?
2016 yılında Rize’de diğer yüksek yargı organlarının başkanlarıyla birlikte Erdoğan’ın çay toplama etkinliğine katılması… 2018’de yargıç olan kızının Elazığ’a atandıktan 1 gün sonra Yargıtay’a gelmesi, 3 gün sonra da Cumhurbaşkanlığı Hukuk Hizmetleri Başkanlığı’nda görevlendirilmesi…
Her neyse; yeni başkanın seçimi 25 Mart’ta yapılacaktı. Ancak koronavirüs önlemleri nedeniyle seçim ertelendi.
İşte ertelenen bu seçim yarın yapılacak.
Önce Danıştay Başkanlığı için aranan şartları anlatalım.
Başkan seçilebilmek için 6 yıl Danıştay üyeliği yapmış olmak gerekiyor. Daha önce 8 yıl olan bu süre, 2011’de 4 yıla indirilmiş, 1 Temmuz 2016’da 6 yıla çıkarılmıştı.
Gizli oyla yapılan seçimde salt çoğunluk, yani üye tam sayısının yarısından bir fazlasının oyunu almak gerekiyor. İlk üç turda sonuç alınamadığı takdirde, en çok oy alan iki adayın katıldığı dördüncü tur yapılıyor. Buradan da sonuç alınamazsa turlar tekrarlanıyor. Yine sonuç çıkmazsa, dördüncü turda en çok oy alan aday Başkan seçilmiş sayılıyor.
Şimdilik 5 Aday Var
Yarın gerçekleştirilecek Danıştay Başkanlığı için şimdilik 5 aday başvurdu. Bu isimler şöyle:
- 3. Daire Başkanı Mehmet Ali Samur
- 4. Daire Başkanı Enver Kaya
- 5. Daire Başkanı Fethi Aslan
- 10. Daire Üyesi Nizamettin Kalaman
- 8. Daire Üyesi Zeki Yiğit
Adayları sırasıyla tanıtalım.
Mehmet Ali Samur, 1958 doğumlu. Vergiler Temyiz Komisyonu Raportörlüğü, Sivas ve İstanbul İdare Mahkemesi Üyeliği, Konya İdare Mahkemesi Başkanlığı, Adana Bölge İdare Mahkemesi Üyeliği görevlerinde bulundu. 2001’de Danıştay Tetkik Hakimliğine, 2002’de Danıştay Savcılığına atandı. 2011 yılında Danıştay üyeliğine, 2016 yılında da 3. Daire Başkanlığına seçildi. İdare hukuku konusunda yayımlanmış çeşitli makaleleri var.
Enver Kaya, 1964 doğumlu. İl Planlama Uzman Yardımcılığı, Denizli Vergi ve İdare Mahkemesi Üyeliği, Edirne Bölge İdare Mahkemesi Üyeliği, Ankara İdare Mahkemesi Üyeliği, Adalet Bakanlığı İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı görevlerinde bulundu. 2011’de Danıştay Üyeliğine seçildi. 2013’te Danıştay Genel Sekreteri olarak görevlendirildi. Ardından 17. Daire Başkanı oldu. 2016’dan beri de 4. Daire Başkanlığı görevini yürütüyor.
Fethi Aslan, 1963 doğumlu. 1992’de Danıştay Tetkik Hakimliğine atandı. 2002’de Danıştay Kıdemli Tetkik Hakimi oldu. 2011’de Danıştay üyeliğine, 2014’te 16. Daire Başkanlığına seçildi. 2016’dan beri de 5. Daire Başkanı olarak görev yapıyor.
Aslan’ın başkanı olduğu 5. Daire’nin özelliği şu:
Cumhurbaşkanlığı, Adalet ve İçişleri Bakanlıkları ile Cumhurbaşkanlığı ve bu Bakanlıklara bağlı, ilgili/ilişkili kuruluşlarda çalışan kamu görevlileri hakkındaki atama, nakil, disiplin, sicil vs. gibi konuların yanı sıra emniyet ve jandarma mensuplarının rütbe ve terfi işlemleri, re’sen emeklilik ve OHAL kapsamındaki işlemlerle ilgili davalar burada görülüyor.
Nizamettin Kalaman, Adalet Bakanlığı’nda Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdür Yardımcılığı, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcılığı görevlerinde bulundu. 2005’te Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne, 2008’de Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğüne, 2011’de de Danıştay üyeliğine atandı. 2017’de yapılan seçimde Zerrin Güngör’ün karşısındaki tek aday oydu. O seçimde Güngör ilk turda aldığı 71 oyla ikinci kez seçilirken, Kalaman 19 oyda kalmıştı.
En Tanıdık İsim
Son aday 8. Daire Üyesi Zeki Yiğit‘e gelirsek; 1965 doğumlu. Çeşitli ilçelerde hakim ve savcılık yaptıktan sonra Adalet Bakanlığı’na geçti. Bakanlıkta Personel Genel Müdür Yardımcısı, 2008-2011 yılları arasında da Müsteşar Yardımcısı oldu. 2011’de dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Danıştay üyeliğine seçildi. 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra Erdoğan tarafından yeniden Danıştay üyeliğine seçildi. 2013 ile 15 Ocak 2020 arasında Danıştay kontenjanından Yüksek Seçim Kurulu üyesi olarak görev yaptı.
Tüm adaylar arasında kamuoyunun en çok duyduğu bir isim.
Ekim 2009’da yaşanan ve Habur rezaleti olarak bilinen, PKK’lı teröristlerin ülkeye gelişinde Adalet Bakanlığı’nın talimatıyla kurulan seyyar mahkemeyi organize ettiği öne sürüldü.
2012 yılında Danıştay’daki makam odasında dinleme cihazı bulunması olayıyla gündeme geldi. Yapılan soruşturma sonucunda, dinleme cihazını o tarihte Danıştay Tetkik Hakimi olan Ömer Kaya’nın koyduğu iddiasıyla dava açıldı. Davaya katılan Zeki Yiğit, daha önce istihbarat biriminde komiserlik yapan Ömer Kaya’dan şikâyetçi olurken, “Belki önceki mesleğinin getirdiği alışkanlıkla, belki başka bir saikle bu işi yaptığına kani oldum.” dedi. Bu dava Ömer Kaya’nın beraatıyla sonuçlandı. Ancak Yargıtay kararı bozdu. 15 Temmuz’dan sonra “FETÖ”den tutuklanan Ömer Kaya, Zeki Yiğit’i dinleme davasından da 2 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Yiğit’in adı son olarak ne zaman mı gündeme geldi?
31 Mart seçimlerinin ardından.
Malûm AKP’nin yaptığı itiraz üzerine Yüksek Seçim Kurulu 6 Mayıs’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptaline karar verdi. Karar 4’e karşı 7 oyla alındı.
İşte, İstanbul seçiminin yeniden yapılması yönünde oy kullanan o 7 üyeden birisi de Zeki Yiğit’di.
Öğrenci Andına Karşı Olan Başkan
Danıştay Başkanlığı için adaylığı resmileşen 5 isim bunlar. Haberi yazdığımız saatlerde henüz resmi başvurusu bulunmayan, ancak Danıştay kulislerinde adaylığına kesin gözüyle bakılan birisi daha vardı: 8. Daire Başkanı Yüksel Öztürk.
Öztürk, 1962 doğumlu. Uzun yıllar Başbakanlık’ta görev yaptıktan sonra Sümer Holding, Türkiye Ortadoğu Amme İdaresi ve Basın İlân Kurumu Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulundu. 2008’de dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Danıştay Üyeliğine seçildi. 2011-2013 yılları arasında YSK üyesi oldu. 2012’den beri de 8. Daire Başkanı.
Öztürk’ü nereden hatırlıyoruz?
Okullarımızda Öğrenci Andı’nın okunmasının yasaklanmasından sonra ilgili yönetmeliğin iptali için açılan davalara 8. Daire baktı. İşte bu davalarda muhalif kalan, yani “Andımız okutulmasın” diyen isimlerdendi.
Neticede Danıştay, Andımızın okunmasına karar verdi; ancak Milli Eğitim Bakanlığı bunu uygulamaya geçirmedi.
Dava sürecinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın Danıştay’a gönderdiği savunma MHP ve Bahçeli’nin de tepkisine yol açtı. Savunmayı hazırladığı belirtilen 3 bürokrat görevden alınırken Erdoğan şöyle konuştu:
“Bu metin milletin kültür anlayışını ortaya koyan bir metin değildir. Bu metin ezanı Türkçe okutmak isteyenlerin metnidir. Bizim andımız İstiklal Marşı’dır. İstiklal Marşı’mızdan daha güzel ve güçlü bir ant olabilir mi? Bunlar saçma sapan şeylerle gençliği yönlendirme gayreti içerisindeler. İyi niyet eseri olmadığına inandığım bu kararı kimi çevreler baskıcı antidemokratik ideolojilerine yakılmış bir ışık gibi algıladı.”
Yüksel Öztürk’ün adaylığı meselesine dönelim. Bilindiği gibi, geçtiğimiz günlerde Türk Tarih Kurumu Başkanlığı’na Prof. Dr. Ahmet Yaramış atandı. Yaramış’ın, Mustafa Kemal Atatürk’e “eşkıya” diyen İskilipli Atıf’ı övdüğü ve Ensar Vakfı Yöneticisi olduğu ortaya çıkınca, ciddi tepki ve tartışmalar yaşandı. MHP ise dikkat çekici biçimde sessiz kaldı. Acaba bu olayın ardından yeni bir krize yol açmamak için Öztürk’ün adaylığına “yeşil ışık” yakılmamış olabilir mi?!..
İşte adaylar, işte adayların özellikleri… Bakalım hangisi seçilip 2024 yılına kadar Danıştay Başkanlığı koltuğunda oturacak?
Silivri’deki Barış’lara, Hülya Kılınç’a ve Murat Ağırel’e kucak dolusu sevgiler…
Müyesser YILDIZ
4 Mayıs 2020
Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/danistay-baskani-icin-secim-yapilacak-04052055.html
Odatv yeni link: https://www.odatv4.com/yazarlar/muyesser-yildiz/hangi-ismi-hangi-olayla-hatirliyoruz-yeni-baskan-kim-olacak-183362