AB bastırdı. Doğu Akdeniz’de faaliyet gösteren gemilerimizi limana çektik ve Yunanistan 5 yıl aradan sonra 25 Ocak’ta 61’inci İstikşafi Görüşme için bizimle lütfen masaya oturdu.
Muhtemelen bu da Yunanistan’ın şartıydı; Görüşmeler Başkentimiz Ankara’da değil, İstanbul’da yapıldı.
25 Ocak’tan bu yana Yunanistan cephesinde neler oldu, ana başlıklarıyla özetleyelim.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis 7 Şubat’ta Ege’de işgâl ettikleri, Kuşadası’na sadece 10-12 mil uzaklıktaki üç adamıza askeri helikopterle çıkarma yaptı!..
Miçotakis bir gün sonra Kıbrıs Rum kesimini ziyaretinde de “stratejik dış politika hedeflerinin Ada’daki Türk işgâlini sona erdirmek” olduğunu söyledi.
Yunanistan, 10-17 Şubat 2021 tarihlerindeki denizaltı faaliyetlerine ilişkin yayınladığı denizaltı ilanlarında (SUBDANGER-Denizaltı Tehlike Sahası) gayri askeri statüdeki Bozbaba, Semadirek, Limni, Taşoz, Midilli, Sakız, İpsara, Ahikerya ve Sisam adalarının karasularını kapsayan sahalara yer verdi. Aynı şekilde Ege ve Akdeniz’de 17 Mart-27 Nisan 2021’de atışlı eğitim yapılacağına yönelik denizaltı ilanında, yine gayrı askeri statüdeki adaların karasuları kapsama alındı.
Hatırlanacaktır; 10-14 Şubat arasında Gara Operasyonu gerçekleştirildi. İşte bu operasyonla ilgili olarak Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, “Irak’a yönelik ‘barış misyonu’ adı altında yapılan yasa dışı operasyonları kınıyorum. Ülkeler gözdağı vermekten sakınmalı.” dedi.
Şubat ortalarında Selanik’e bağlı Gargara Köyün’deki 201 Osmanlı mezarının, spor salonu yapılması için iş makinalarıyla talan edildiği ortaya çıktı.
Aynı günlerde Yunanistan’daki bir yayınevinin öğrencilere yönelik hazırladığı, “Kıbrıs bir Akdeniz adasıdır ve kuzeyi Türkiye’ye aittir.” ifadesinin yer aldığı harita toplatıldı. Yayınevi, “Yaptığımız hatanın büyüklüğünü anladık, yayınları toplatıyoruz, özür dileriz.” açıklamasını yaptı.
Yine aynı günlerde Yunanistan Batı Trakya’da ABD ile ortak tatbikat yapma kararı aldı. “Defender Europe 2021” adlı tatbikatta kullanılacak olan 150’den fazla Amerikan helikopteri, bin 800’den fazla askeri araç ve binlerce asker Dedeağaç’a gelmeye başladı.
Eş zamanlı olarak Yunan savaş uçakları Kuzey Ege’nin uluslararası sularında bilimsel ve teknik araştırmalar yapan TCG Çeşme gemisini taciz etti. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “Bu maalesef Yunanlı komşularımızın sık sık yaptığı taciz hareketlerinden biri. Dün meydana geldi. Bizim de kendimize göre kurallarımız var, kurallarımız çerçevesinde gerekli karşılık verildi… Kendi alanımızda kendimizle alakalı bilimsel, teknik çalışmamızı yaparken bu şekilde bir tacizin uygun olmadığını, iyi komşuluk ilişkilerine yakışmadığını hep birlikte görüyoruz. Biz her zaman söylediğimiz gibi diyalogdan yanayız, iyi komşuluk ilişkilerinden yanayız, uluslararası hukuka uyulmasından yanayız fakat maalesef zaman zaman bu tür hareketler oluyor. Bu konuda bizim tavrımız, kararımız, yapacağımız işler belli. Bundan kimsenin şüphesi, endişesi olmasın.” dedi.
Şubat bitmeden Yunanistan, Batı Trakya’da yaşayan soydaşlarımızın halkarında yeni ihlallere imza attı. Selanik’teki Makedonya-Trakya Müslümanları Eğitim Kültür Derneği’nin mevuzatlara uygun olarak yaptığı ibadethane açma başvurusunu reddetti. Ayrıca Batı Trakya’daki Gümülcine ve İskeçe’de bulunan medreselere Hristiyanlardan oluşan Encümen Heyeti atadı.
Hemen ardından Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias, Ayasofya konusunda Türkiye’yi BM ve UNESCO’ya şikâyet edip, burasının yeniden müze olmasını istedi.
Bir Adamızı Daha İşgâl Etti
27 Şubat’ta birden fazla şey yaşandı, sırasıyla aktaralım.
Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias katıldığı bir toplantıda, Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ta attığı adımların “provokatif” olduğunu öne sürüp, şunları söyledi:
“Yunanistan, Türkiye gibi sistematik olarak suç işleyen bir ülke ile komşu olduğu için çok şanssızdır, ancak Avrupa Birliği’nde bulunduğu için de oldukça şanslı konumdadır. Bizim Avrupa Birliği’nde olmamız Türkiye’ye karşı bir kalkan görevi görüyor.”
Emekli Kurmay Albay Ümit Yalım, uluslarararası anlaşmalara göre, Türkiye’ye ait olan Limoniye Adası’nda 5 aydır Yunan ve Bizans bayraklarının dalgalandığını açıkladı. Böylece Yunanistan’ın 20’inci adamızı da işgâl ettiğini öğrendik.
O gün AKP sözcüsü Ömer Çelik, Yunanistan’a sert tepki gösterdi. Tepkinin sebebi, Yunan askerlerinin Edirne’de 29 göçmeni ölüme terk etmesiydi. Yunanistan’ı kınayan Çelik, “Avrupa Birliği, sınırlarında bu insanlık dışı uygulamalara müsaade etmemelidir. Bu sınır koruma değil, insan hakları ihlalidir. Böyle bir sınır koruma misyonu ile hudutları koruyup diğer yandan insan haklarından ve insani değerlerden söz etmek mümkün değildir.” açıklamasını yaptı.
Ve Şubat’ın son günü, 15 Temmuz darbe teşebbüsünden bu yana Yunanistan’a kaçan “FETÖ’cülerin” sayısının 20 bine ulaştığı ortaya çıktı.
Son 10 Günde Olanlar
Bu aya gelirsek; şunlar oldu:
Yunanistan’ın tüm pervasızlığına rağmen, Erdoğan ve NATO Genel Sekreteri Stoltenberg’in görüşmesi sonrasında 5 Mart’ta NATO Karargâhı’nda Türkiye-Yunanistan askeri heyetleri arasında “Ayrıştırma Usullerinin” ele alındığı teknik toplantıların 11’incisi gerçekleştirildi.
Aynı gün Ankara’nın, Mısır ile deniz yetki alanlarının belirlenmesi için müzakerelerin başlayabileceğini duyurması üzerine Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’yi aradı. Birkaç gün sonra Dışişleri Bakanı Dendias, mevkidaşıyla görüşmek üzere Kahire’ye gitti. Görüşmeden sonra da “Enerji haritası” sorunun çözüldüğünü ve konunun kapandığını bildirdi.
6 Mart; Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias, videokonferans yöntemiyle katıldığı London School of Economics’deki bir toplantıda, Doğu Akdeniz’de yaşanan istikrarsızlığın sebebinin Türkiye olduğunu tekrarladı. Bununla kalmayıp, Türkiye’nin, “Kıbrıs, Irak, Libya, Suriye dahil daha geniş bölgede saldırgan eylemlerde bulunduğunu ve buralarda askeri kuvvetlerini yasa dışı şekilde konuşlandırdığını” öne sürdü.
8 Mart; “Gayri askeri statüdeki Doğu Ege adalarında askeri gemi bulundurmaya devam eden Yunanistan’ın, son olarak Meis Adası’na hücumbot konuşlandırdığı, Türkiye’nin tüm olumlu ve yapıcı çabalarına rağmen Yunanistan’ın provokatif ve hukuk tanımaz eylemlerini sürdürdüğü” açıklandı. Milli Savunma Bakanlığı’mızdan yapılan bu açıklamanın devamında ise, “Buna karşın, Türkiye sorunların uluslararası hukuk ve iyi komşuluk ilişkilerine dayalı diyalog ve görüşmeler yoluyla barışçıl yöntemlerle çözülmesinden yana gayretlerini sürdürmektedir… Güven Artırıcı Önlemler toplantıları kapsamında, dördüncü toplantı için Yunanistan’a resmi davet yapılmış, ancak hâlâ bir yanıt alınamamıştır.” denildi.
Son olarak 9 Mart’a bakalım.
O gün Erdoğan başkanlığında yapılan AKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısından sonra Sözcü Ömer Çelik, bir yandan Yunanistan’ın, Türkiye’ye karşı faaliyetlerinden büyük üzüntü duyduklarını, Yunan tarafına aynı üslubu, söylemleri kullanmaktan vazgeçmeleri gerektiğini söylemelerine rağmen bunu sürdürdüklerini anlattı, öte yandan 25 Ocak’ta başlayan istikşafi görüşmelerin devam edeceğini açıkladı. Çelik, özetle şunları söyledi:
“Arap Birliği’nin Türkiye karşıtı kararına Yunanistan’ın memnuniyetini açıklamasını not ettiğimizi ifade etmek isterim. Mısır, Akdeniz’de hidrokarbon arama bölgelerine izin verince Yunanistan bundan büyük bir telaşa düşerek yine bir Türkiye karşıtı bir faaliyete başladı. Yunan Dışişleri Bakanı Kahire’ye gitti, Mısır Dışişleri Bakanı ile görüştü. Bu faaliyetini de Yunanistan’ın not ediyoruz. Dostluk forumu adı altında Türkiye’ye bir husumet formu organize etmeye çalışıyor. En son yaptıkları açıklamada reddettiğimiz bu forumun reddettiğimiz kararlarını hayata geçirmek için çalışacaklarını Yunan Dışişleri Başbakanı açıkladı. Bunu da not ediyoruz.”
Çelik, Yunanistan konusunda, “Gerekli karşılıkları diplomatik düzeyde ve sahada vereceğimizden kimsenin bir kuşkusu olmasın.” diye de ekledi.
Ve aynı gün Dışişleri Bakanlığımız, Türkiye ile Yunanistan arasındaki 62’inci İstikşafi Görüşmenin 16-17 Mart’ta Atina’da yapılacağını müjdeledi!..
Bir gün sonra da iktidarı destekleyen bir yazar, “Şu an Yunanistan’ın kaybedişini izliyoruz.” diye yazdı!..
Hemen soralım:
Şu yaşananlar Yunanistan’ın “kaybedişi” ise, “kazanması” ne ola ki?!
İçerdeki “düşmanları” “dövme timi” ile etkisiz hale getirmeye çalışanların, dışardaki bu “dostlar” için planı nedir?!
“Modern Sevr’ler” böyle yırtılabilir mi?!
Müyesser YILDIZ
12 Mart 2021
Odatv link: https://odatv4.com/yargitaydan-hiyerarsi-karari-12032153.html