Asker hapiste, PKK her yerde…
MİT’e Meclis denetimi geliyormuş. Hayır, Meclis’te PKK’yla pazarlıklara yasal kılıf dikiliyor…
Barzani, “Kürt devleti yolda” diyor…
BDP’liler, son talimatları almak üzere yine Kandil’de…
Teröristbaşına gazeteciler gönderilecek…
PKK, bölgede özerkliğini inşaa ederken, Ankara yargı reformu adı altında istinaf mahkemelerini faaliyete geçirmeye hazırlanıyor. Yani sadece sağlık, eğitim, trafik vs. değil, yargı da “özerkleşecek”…
Türkiye’nin “amiral gemisi” Hürriyet’in birinci sayfasında, göbekten, “Sarayda smokinli terörist” haberi var. İngiltere Kraliçesi 2’inci Elizabeth’in verdiği yemeğe bir zamanlar IRA’nın komutanı olan Martin McGuiness de katılmış. “Smokinli terörist” dedikleri o. “Bizim teröristbaşı da mı böyle ağırlanacak”ı düşündürtürcesine…
Herkesin ağzında bir “genel af” teranesi. Tabii genel af olunca, teröristbaşının yararlanması da olağanmış…
İşte memleket bu hâldeyken, birilerinin çok “güleceği” bir işe kalkışıp, TSK Rehabilitasyon Merkezi’nde tedavi gören gazilerimizi ziyaret ettik.
Tutuklu asker ailelerinin oluşturduğu Vardiya Bizde Platformu’nun Ankara üyeleri, Balyoz, Ergenekon ve 28 Şubat davalarında içerde yatıp, tahliye olan emekli askerlerle birlikte.
Rehabilitasyon Merkezi’nde Elele adındaki kafeteryada el ele kahvaltı yaptık.
Hepimiz adına Ergenekon’dan 5 yıl hapis yatan, aynı zamanda gazi olan emekli Üsteğmen Serdar Öztürk konuştu. Bu “kumpas” sürecinde verdikleri destek için gazilere teşekkür etti, “Diğer arkadaşlarımız da çıkana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Biz askeriz, geride adam bırakmayız” dedi.
İzzet Ertunç, Ertan Acır, Koray Gürbüz, Serdar Çelensu, Yılmaz Yiğit, Ömür Karaman, Ali Arman, Zekeriya Gökyar, İsmail Cantürk, Yavuz Papağan, Kadir Garip, Kemal Aydın, Mehmet Tüysüz, Mehmet Çetinkıran, Recep Şahinoğlu, Taner Ertay, Suat Akgül… Hepsi de kolunu, bacağını vatan uğruna biryerlerde bırakmış. Hepsi de dert küpü.
Misal Kemal Aydın; Çanakkaleli bir gazi. Çanakkale’yi anlatırken gözleri doluyor. Hasretle anlatıyor, çünkü yıllardır gidemiyor. Çünkü tekerlekli sandalyeye mahkûm.
Misal Kadir Garip; Tek isteği var, baba olmak. Tüp bebek tedavisi çok pahalı. Devlet, iki denemeyi karşılıyor, o da yüzde 25’ini. O ise sonuna kadar denemek istiyor, ama parası yok. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve eşi Kamuran Özel’e kadar ulaşmış. Onlar bile halledememiş. Sadece Kadir Garip’in de derdi değil, çoğu aynı durumda. Utana, sıkıla anlatıyorlar.
Oysa tek maddelik bir iş. Meclis’te kimler için hangi kanunlar çıkmıyor ki?!. Ama artık tüm mesaimiz teröristbaşı olduğuna göre, onun ve ağababalarının kanlı planlarının kurbanlarının yüzüne kim niye baksın?!.
Kanunlarla güle oynaya bölünüyoruz… Genel af kanunuyla teröristbaşını kurtarmayı planlıyoruz…
Herşey bu kadar kolay öyle mi? Öyleyse bir kanun çıkarıp, şehitlerimizin canını, gazilerimizin kolunu, bacağını da verin artık!..
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi, “Gaziler yaşayan anıtlardır”. Hiçbir şey yapamıyorsak, o anıtlara bakıp bakıp, utanalım bari!..
Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan, Mamak ve Şirinyer’e kucak dolusu sevgiler
Müyesser YILDIZ
10 Nisan 2014