Bu yıl Jandarma Genel Komutanlığı’nda yapılan atamalar, terfiler ve emeklilikler açıklandıktan sonra 20 Ağustos’ta bir yazı yazdım.
Yazıda ne vardı?
Jandarma teşkilâtındaki Menzilci yapılanma iddialarına ilişkin haberleriyle bilinen genç meslektaşımız İsmail Arı’nın “Menzil’in Kasası” isimli kitabından bir bölüm…
Jandarma-tarikat ilişkilerine dair ulusal medyada yayımlanmış çeşitli haber ve olaylar…
AKP’nin seçim çalışmalarına katıldığı görülen bir il jandarma komutanının, yeni kararname ile Jandarma Genel Komutanlığı Denetleme ve Değerlendirme Başkanlığına atanması…
Jandarma’daki atama kriterlerine dair kimi iddialar…
Yine yeni Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Ali Çardakçı ve Yardımcısı Orgeneral Hüseyin Kurtoğlu ile ilgili çeşitli kulis bilgileri…
Bir de Ankara 43. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen, Jandarma Yüzbaşı C.H. ile bir başçavuş arasında yaşanan “Atatürk ve Vahdettin” tartışmasıyla ilgili davanın 11 Haziran’daki dördüncü celsesinde, C.H.’nin avukatı Serdar Öztürk’ün, Jandarma Genel Komutanı Çardakçı hakkında, “Menzil tarikatından” olduğu iddiasında bulunup, “İtirazı varsa her yerde yüzleşirim.” dediğini anlattık.
Ki, Avukat Serdar Öztürk, Çardakçı’nın adını açık açık söylediği halde o duruşmadan sonra 17 Haziran’da kaleme aldığım “Orgeneral A.Ç. Menzil tarikatından mı?” başlıklı yazıda ismi kodladım.
Olur ya, SEGBİS çözüm tutanağında bu bölüm verilmeyebilirdi. Ancak Av. Öztürk’ün o beyanları tutanakta da yer alınca, 20 Ağustos’taki yazıda bu defa “A.Ç.” diye kodladığım ismin Ali Çardakçı olduğunu belirttim.
Bu Yazıdan Tam 5 “Suç” Çıktı
İşte bu yazı nedeniyle geçen hafta ifade vermek üzere Emniyet Müdürlüğü’ne çağrıldım.
Çünkü Jandarma Genel Komutanlığı, 12 Eylül’de hakkımda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuş.
Komutan Orgeneral Ali Çardakçı adına Hukuk Hizmetleri Başkanı’nın yaptığı suç duyurusuna göre; bu yazı ile “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret, halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma, iftira”nın yanı sıra “Türk Milleti’ni, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama” suçlarını işlemişim.
12punto, şahsi internet sitem ve Facebook hesabımdaki yazıya ilişkin görüntülerle birlikte, “konuya ilişkin şüpheli veya şüphelilerin” soruşturulmasının istendiği suç duyurusunda; İsmail Arı’nın kitabındaki bölüm, medyaya yansımış haberler ile Av. Serdar Öztürk’ün duruşmada dillendirdiği iddia dahil yapılan değerlendirmeler ise özetle şöyle:
“Sayın Cumhurbaşkanı tarafından Jandarma Genel Komutanı olarak atanan, her durumda devletin menfaatlerini korumakla yükümlendirilen ve kurumsal çatı altında bağlı olunması gereken tek otoritenin Türkiye Cumhuriyeti Devleti olması gerektiği bilincine sahip, bunun içi gerekli eğitimi alan, tek bağlılık ve sadakati Türkiye Cumhuriyeti Devleti olan, sadece hiyerarşik üstlerine bağlı bulunan Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Ali Çardakçı’nın onur şeref ve saygınlığına saldırı mahiyetinde aşağılayıcı ve gerçek dışı olgu isnatlarının kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ve iftira suçlarının işlendiği… ‘Jandarma Genel Komutanlığı şu an Menzil için kaledir… Menzil köyünün girişinde jandarma duruyor mesela, ama o jandarma zaten menzile hizmet ediyor… Görünen o ki, Jandarma’daki Menzil yapılanması iddialarına karşı bir başka tarikata mensup olan Kurtoğlu ile denge sağlanmaya çalışıldı’ şeklindeki ifadelerin; devlet ve vatandaş arasındaki bağı ve kişilerin hukuk toplumunda yaşadıklarına dair duyguyu zayıflatmak saikiyle, manipülatif iddia ve kışkırtıcı ifadeler kullanılmak suretiyle kullanılan yanıltıcı bilgi ve halk arasında endişe, korku veya panik yaratmaya yönelik, kamu düzenini bozucu mahiyette olduğundan halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçunu oluşturduğu… Jandarma Genel Komutanlığının hiyerarşik yapısı içerisinde tüm Jandarma teşkilatının komutanı olan Org. Ali Çardakçı’nın belli bir yapıya mensup olduğu iddia edilerek kamu görevinin her aşamasında taraflı davrandığı ve devlete sadakat yükümlülüğünün ihlal edildiği algısı yaratmakta olduğu, bu durumun devletimizin köklü bir kolluk gücü olan Jandarma Genel Komutanlığı’nın kurumsal şahsiyetini, itibarını ve saygınlığını küçültücü, kamuoyunda yanlış ve yanıltıcı algı yaratmaya yönelik kasten ve alenen aşağılamaktan başka bir saik taşımadığı aşikar olduğundan Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama suçlarını oluşturduğu…”
Orgeneral Ali Çardakçı’nın, bu suç duyurusu sayesinde “Menzilci” olduğu yolundaki iddiaları yalanlaması önemli. Onun ve diğer kamu görevlilerinin sadece Türkiye Cumhuriyeti Devleti otoritesine bağlı olmasından da ayrıca memnuniyet duyarız.
Unutmadan; söz konusu yazımızdan çıkarılan beşinci bir suç daha var.
“Sayın Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Ali Çardakçı’nın açık rızası bulunmaksızın, kişisel veri mahiyetindeki üniformalı fotoğrafı paylaşılmak suretiyle” de “kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme” suçunu işlemişim.
Sanırsınız ki; Jandarma Genel Komutanlığı’nın sitesi ve Google başta olmak üzere internetteki çeşitli kaynaklarda Orgeneral Ali Çardakçı’nın yüzlerce fotoğrafı yok da evine girip çalmışım veya bir yerde gizlice çekmişim!..
Bakalım savcılık, bu garabet suçlamalara ne diyecek.
Müyesser YILDIZ
14 Ekim 2024