İçeriğe geç

BAŞKOMUTAN TSK’YA AMBARGO MU UYGULUYOR?

Bu yılın Ağustos YAŞ’ında tarihi restleşmeler yaşandı. Neticede, Başkomutan Cumhurbaşkanı Gül, TSK’nın teamüllerini alt-üst edip, 2013’ün Genelkurmay Başkanını bizzat belirledi. Bu arada Mehmet Ali Birand’ın ifadesiyle de, “Gül, başkaldıran subayları cezalandırdı”!..

Cumhurbaşkanı Gül, YAŞ sürecinde bazı isimlere duyduğu tepkiyi gizlemedi. O isimler; eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Kara Kuvvetleri Komutanlığına gelmesi beklenen Org. Hasan Iğsız, Jandarma Genel Komutanlığı’ndan istifa edip, emekliliğini veren Org. Atilla Işık ve Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Aslan Güner’di.

Anlaşılan Başkomutan, tarihi YAŞ’tan sonra Genelkurmay Başkanlığına atadığı Orgeneral Işık Koşaner’e de tepkiliymiş. Çünkü Gül, aradan 51 gün geçtiği halde Koşaner’i hala TSK Karargahında ziyaret edip, kutlamış değil. Oysa Gül Çankaya Köşkü’ne oturduktan sonra, AKP iktidarına, özellikle de kendisinin Cumhurbaşkanlığı adaylığına karşı 27 Nisan 2007’de muhtıra veren dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’ı bile ziyaret etmişti. Gül’ün, bir anlamda “kavgalı” ayrıldığı İlker Başbuğ’u da Genelkurmay Başkanlığı’nın 34. gününde ziyaret ettiğini vurgulayalım.

Yeni Genelkurmay Başkanı Koşaner’i bugüne kadar şu isimler ziyaret etti:

30 Eylül: Başbakan Erdoğan… 4 Ekim KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu… 11 Ekim: TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin… 20 Ekim: Eski Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt.

Koşaner’i sadece Cumhurbaşkanı Gül veya iktidar mensupları değil, muhalefet de yalnız bıraktı. Nasıl mı? Bunu anlamak için selefi Orgeneral İlker Başbuğ’un ziyaretçilerine göz atalım.

Başbuğ’un ilk ziyaretçisi 10 Eylül 2008’de MHP Lideri Bahçeli ve beraberindeki heyet oldu. Bir gün sonra da CHP Lideri Baykal karargaha gitti. Muhalefet liderlerini, iktidar mensupları izledi.

21 Ekim 2010 tarihi itibariyle Koşaner’i ziyaret eden isimleri aktardık. Bir kıyaslama yapılabilmesi için 21 Ekim 2008 tarihine kadar Başbuğ’u kutlayan diğer isimleri de sıralayalım:

16 Eylül: Dışişleri Bakanı Ali Babacan… 18 Eylül: Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu… 19 Eylül: Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan… 24 Eylül: Başbakan Erdoğan… 24 Eylül: Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen… 4 Ekim: Cumhurbaşkanı Gül…

Sonrasında 17 Aralık’ta TBMM Başkanı Köksal Toptan ve 25 Aralık’ta İçişleri Bakanı Beşir Atalay Orgeneral Başbuğ’u ziyaret etti. Ziyaretlerini 2009 yılının ilk aylarına sarkıtan isimler ise sırasıyla KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, eski Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu, Devlet Bakanı Egemen Bağış, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ve Genelkurmay eski Başkanı Hilmi Özkök oldu.

AMBARGONUN SEBEBİ ASLAN GÜNER Mİ?

12 Eylül referandumu öncesi ve sonrasının tartışmalarında, sadece Cumhurbaşkanı Gül’ün, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Koşaner’e “hayırlı olsun” ziyaretinde bulunmaması değil, başka bazı gelişmeler de dikkatlerden kaçtı.

YAŞ sürecinde Cumhurbaşkanı Gül’ün, Jandarma Genel Komutanı yapılmak istenen Aslan Güner’den duyduğu rahatsızlık medyaya sızdırıldı. Bunun iki sebebi vardı; Birincisi, Güner’in Ankara Garnizon Komutanı iken Esenboğa’da Gül’ü karşılaması sırasında Hayrünnisa Hanım’ın elini sıkmamak için protokol sırasından çıkması, ikincisi, “Aslan Güner’in yaklaşık 20 yıllık hizmetinin Ankara’da geçmesi, PKK ile mücadelede Güneydoğu’da komutan olarak görev yapmaması” idi. Çankaya Köşkü, bu “rahatsızlık” gerekçelerini ne o günlerde, ne sonrasında yalanladı.

YAŞ’ın hemen ardından da Taraf Gazetesi, Aslan Güner’in 2007 yılında “PKK’lıları dinleyeceğiz” gerekçesiyle İsrail’den cihaz aldırdığını, bunlarla iki bin kişiyi dinlettiği iddiasını gündeme taşıdı. Güner’in dinlettiği isimler arasında, Baskın Oran, Doğu Ergil, Fikri Sağlar, Kenan Işık, Ziya Halis, Orhan Miroğlu, Sırrı Sakık, Leyla Zana ve Sabahat Tuncel’in olduğu bildirildi. Türkiye referandum üzeri günlerce bu meseleyi konuştu, hatta Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Genelkurmay Başkanlığı’nın konuyla ilgili başlattığı soruşturmanın yeterli görülmediğini belirtip, “Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na talimat verdim, biz de inceleyip, soruşturacağız. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu’nu da devreye sokacağız” dedi.

Peki, sonra ne oldu? Bir şey daha dikkatlerden kaçtı… Başbakan Erdoğan Diyarbakır’da düzenlediği referandum mitinginden dönerken, üstelik Taraf’tan Yıldıray Oğur’un soruları üzerine, askere daha açıkçası Orgeneral Güner’e sahip çıkıp, şunları söyledi:

“Askerle ilgili olaylar, dinleme demeyelim de… Aslan Güner konusunda, 2006’da istihbaratın başında değil. Ecevit’in Başbakan olduğu dönemde, 2002’de siparişi verilmiş. 4 cihaz var. İkisi aktif, ikisi pasif. İkisi çalışmıyor yani. Yurtdışına dönük. İstedikleri başarıyı elde etmiş değiller. Tekdüze servis var. Kuşatılıyor. İster istemez Aslan Güner üzerinden TSK’yı yaralıyor. Ben başlığı atayım, onlar cevap versin olmaz. Önceden sormak lazım. Askeriyenin cevap verebileceği konular var, veremeyeceği konular var. Bizimle ikili görüşmede anlatabilir de basına anlatamayabilir. Ben de bu nedir diye merak ettim, baktırdım. Bugün de Işık Paşa’yla konuştuk. Bilgilendirdi beni. 2002-2006 böyle bir şey var. Yenilenmesi, arıza giderilmesi var. O 2004’te. İllegal dinleme yapılmış mı yapılmamış mı o araştırılıyor…”

Orgeneral Güner hakkındaki iddiaların sadece içeriği değil, zamanlaması da epey manidardı. Biraz geç kalmış olsak bile, Başbakan’ın o günkü tespitlerinden hareketle soralım; Acaba “Tekdüze servisi yapan, TSK’yı kuşatan, Aslan Güner üzerinden TSK’yı yaralayan” kimlerdi?

Çankaya Köşkü’ndeki Başkomutan’ın, karargahtaki komutanlarla arasına koyduğu gözle görünür bu mesafenin bir diğer sebebi Genelkurmay 2. Başkanı Aslan Güner olabilir mi?

Müyesser Yıldız

Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/turkiye-ile-ilgili-oyle-kritik-bir-madde-var-ki-31102003.html

Kategori:Uncategorized