İçeriğe geç

Erdoğan ve İlim’in Özrü!..

AKP’deki “Uludere İç Savaşı” şimdilik kapanır. İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in görevden alınmasını bekleyenlere söyleyeceğim şudur: Başbakan Erdoğan, Yardımcısı Beşir Atalay’ı görevden almayı başarırsa Şahin’i de gönderir. Yoksa geçiniz!.. Füze kalkanındaki rezaletlerin üzerini örttü ya o tartışmalar, yeter de artar. Erdoğan Nisan başında: “NATO yalan söylerse, radarı kapatırız.” demişti. Birileri, bari bu sözünü hatırlayıp hatırla……

Erdoğan’ın Uludere ile ilgili açıklamalarına ben de takıldım; “Hatayı da açıkladık, özrü de açıkladık. tazminatı da açıkladılar.” sözlerine.

O ana kadar Uludere için “özür” dilendiğini duyan olmadığı için büyük bir şaşkınlık yaşandı; ama kimse de çıkıp: “Ne zaman dilemiştiniz efendim?” diye soramadı.

İşte bu tablo beni 16-17 yıl öncesine götürdü. İlim 3-4 yaşlarında. Yaramazlık yaptı. Hatasını anlattım, ama oralı değil. Dahası burnundan kıl aldırmıyor; bir afra, bir tafra. Beni yaramazlığından çok bu hali rahatsız ediyor. Bağırıp çağırmak da istemiyorum. Cezayı verdim:

“Şimdi odana gidiyorsun, yaptığını düşünüyorsun. Sonra gelip, özür diliyorsun. Değilse bir daha seninle konuşmayacağım…”

Oflaya poflaya odasına gitti. Ben mutfakta yemekle, bulaşıkla uğraşıyorum. Yarım saat sonra geldi, mutfak kapısında dikildi; kös kös bana bakıyor. “Evet?” dedim. Surat iki metre, başını öne eğdi; ters ters, ama fısıldayarak şunu söyledi:

“İçimden senden özür dilemiştim, duydun mu?”

Gurura bakar mısın? Güler misin, ağlar mısın!.. Ama hiç taviz vermedim, “İçinden söylediğin şeyi nasıl duyacakmışım?” derken gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Baktı kaçış yok, çaresiz: “Özüy diyoyum.” lafı çıktı ağzından.

Diyeceğim, belki Başbakan Erdoğan da içinden özür dilemiştir; ama biz duymamışızdır!.. Olamaz mı?

Silivri’den kucak dolusu sevgiler…

Müyesser YILDIZ

25 Mayıs 2012

Kategori:Uncategorized