Herkes HDP’nin barajı aşması için sanki seferber olmuş durumda.
Seferberlik, Erdoğan’ın 400 milletvekili istemesiyle başladı. Sağlı sollu, kararlı kararsız, HDP’ye sarıldı. “Ölümlerden ölüm beğen” misali, HDP’nin barajı aşmasıyla, başkanlık hayallerinin önüne geçileceği propagandası yapıldı. Siyaset ustası Erdoğan’ın bilmeden böyle bir “hata” yaptığı düşünülebilir mi?
Selahattin Demirtaş’ın, “Seni asla başkan yapmayacağız” sözüne mi güveniliyor? Teröristbaşının da Leyla Zana’nın da “başkanlık sistemine” çoktan onay verdiği malûm. Barajı aşarlarsa, kim dinler Demirtaş’ı? İmralı’nın bir emriyle koltuğundan olacağı bugünden belli.
Hasılı HDP barajı aşsa da, aşmasa da kazanan sadece Erdoğan ve AKP olacak.
HDP denkleminde asıl önemli olan CHP’nin pozisyonu.
Partinin en etkili ve yetkili ismi Sezgin Tanrıkulu geçtiğimiz Eylül ayında HDP’nin Washington’da düzenlediği “Ortadoğu’da Yeni Kürt Realitesi: Riskler, Beklentiler ve Fırsatlar” konulu konferansa katılıp, Selahattin Demirtaş’la ortak resim verdi. Bu görüntü “CHP-HDP seçim ittifakı” söylentilerini güçlendirdi.
Ocak ayında TBMM kulisinde Ahmet Türk ve Sırrı Sakık’la karşılaşan Kılıçdaroğlu, onları odasına davet edip, “nezaket çayı” içti.
O günlerde Demirtaş, CHP ile diyaloğa hazır olduklarını söylerken, bazı CHP milletvekilleri de HDP ile koalisyona yeşil ışık yaktı.
Birtakım eller CHP-HDP seçim ittifakı için çalışmaya başladı, ama tabanın tepkisi Kılıçdaroğlu’na, “Hayır, asla” dedirtti.
Peşinden MİT’in CHP üzerinde operasyon yaptığını, bizzat Kılıçdaroğlu açıkladı vs.
Seçim ittifakı yapılmadı, ama şu anda durum ne?
CHP’yi destekleyen medya ve etkili isimler HDP’ye de toz kondurmuyor.
Kılıçdaroğlu başta olmak üzere partinin tüm ileri gelenleri, “Seçim kampanyasında HDP’yi eleştirmeme kararının alındığını”, dahası HDP’nin barajı geçmesini arzuladıklarını açıklıyor.
“Kürt açılımında” HDP’ye paralel tezler savunuluyor, Kılıçdaroğlu seçimden sonra İmralı değil, ama HDP’yle görüşeceklerini söylüyor.
-Elazığ’da Bir Türbe Ziyareti ve Anlamı-
Bunları niye mi anlattım? Elazığ’dan gelen haberler nedeniyle.
CHP Elazığ listesi Genel Merkez tarafından belirlendi. Birinci sıraya kardeşi iki dönemdir AKP milletvekili olan Feyzi Septioğlu, ikinci sıraya ise mesleği bölümünde “üniversite, emekli” yazan Yaşar Karabulut kondu. Meğer Karabulut emekli Albaymış, niye belirtilmediyse?
Septioğlu’nun adaylığı, daha listeler yapılmadan iki ay önce kesinleşmişti. Peki kim Septioğlu; DYP’li eski bakanlardan merhum Ali Rıza Septioğlu’nun oğlu ve Demokrat Parti eski Elazığ il başkanı.
“CHP sağa açıldığına göre, normal” denebilir. Lâkin devamı var.
Milletvekili listeleri açıklanmadan 1 ay kadar önce Kılıçdaroğlu Septioğlu’nun memleketi Elazığ Palu’ya gitti, bir anlamda seçim startını burada verdi. Bir dizi görüşmede bulunan Kılıçdaroğlu’nun programında türbe ve mezar ziyareti de vardı.
Kılıçdaroğlu’nun beraberinde Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu ve milletvekili adayları Fevzi Septioğlu ile Yaşar Karabulut’la birlikte gittiği türbe Şeyh Ali Septi’nin, mezar da Ali Rıza Septioğlu’nundu. İlki milletvekili adayı Septioğlu’nun büyük büyük dedesi, ikincisi babası.
Şeyh Ali Septi’nin bir özelliği daha var; “Kürt isyanının” ardından 1925’te İstiklâl Mahkemesi kararıyla idam edilen Şeyh Said’in de öz dedesi olduğu söyleniyor.
Kılıçdaroğlu’nun Septioğlu seçimi ile türbe ziyaretinin anlam ve etkilerini; ANAYOL iktidarı döneminde yaptığı Beyaz Enerji operasyonuyla tanınan Vatan Partisi Elazığ Milletvekili adayı emekli Kurmay Albay Aziz Ergen’den dinleyelim:
“Elazığ’da partilerin gösterdiği adaylar ilk kez haykın zihnini bu kadar karıştırmış durumda. AKP düşüşte, 10 kişiden sadece 1’i bile AKP’ye ‘evet’ derken zorlanıyor. Netleşen tek şey, AKP’ye hayır. Kime oy verileceği meselesine gelince; CHP tabanı aday gösterilen Şeyh Said’in torununa kesinlikle hayır diyor. CHP bu durumu tolera edebilmek için ikinci sıraya bir emekli Albayı yerleştirmiş. Şeyhin tabanı ise ‘Başşeyhimizi Atatürk’ün CHP’si astırdı. Biz de şeyhe oy vermeyecegiz’ diyor. Sanki birileri özellikle hem CHP, hem Şeyhin tabanını küstürüp, HDP’ye yönlendirerek bu partiye barajı aştırmak istiyor. Yani görünen kısım CHP, görünmeyen kısım HDP gibi. Nitekim şunu da görüyoruz; Her köye bir HDP’li yerleştirilmiş, gittiğimizde bunlar, ‘CHP’yi bölmeye mi geldiniz’ diye bize saldırıyor.”
Özellikle CHP ikinci sıra adayı emekli Albay Yaşar Karabulut’un türbe ziyaretine katılmasına çok üzüldüğünü belirten Aziz Ergen, otelde karşılaştıklarında ona “Yakışıyor mu?” diye tepki gösterdiğini, Karabulut’un ise, “Erdoğan 400 milletvekili istiyor. Şıhımızı seçtirirsek 399 olur” karşılığını verdiğini de anlattı.
Aktarmak bizden, yorumu sizden!..
Paşakapısı’na kucak dolusu sevgiler
Müyesser YILDIZ
7 Mayıs 2015
Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/chpde-seyh-said-acilimi-0705151200.html