İçeriğe geç

“Fişleme” Listesi Başsavcıyı da Şaşırttı!..

Kimine göre, “fişleme”, kimine göre, “istihbari-teknik” çalışma olan birtakım listelerin Genelkurmay Çatı Davası ek klasörlerine konarak ifşa edilmesi sadece TSK’da değil, yargı camiasında da “şok” etkisi yarattı.

Sözkonusu yazıda, Genelkurmay Çatı Davası ek klasöründe “FETÖ’cü” yargı mensuplarına ilişkin olduğu izlenimi veren bir listenin de yer aldığını, listede halen Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi Savcısı Mustafa Manga ile Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Haşim Kılıç’ın da yer aldığını vurgulamıştık.

Dikkatimizden kaçmış, meğer listede İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar’ın da adı varmış.

Bunu da bizzat Uçar’dan öğrendik.

Telefonla arayan Uçar, önce isminin karşısında yer alan Orhan Eraslan’ın kim olduğunu hatırlattı. Eraslan hakkında önceki yıllarda bir dava açtığını ve tutuklandığını, bu kişinin sonrasında kendileri hakkında “Bunlar FETÖ’cü” demiş olabileceğini belirten Başsavcı Uçar, şöyle konuştu:

“Evet o dönemde ifadelere, şikayet dilekçelerine bakılarak böyle bir liste çıkarılmış olabilir. Ancak bunun Genelkurmay Çatı Davası dosyasına konmasının mantığını ve sebebini anlamak mümkün değil.”

Listede tanıdığı isimlerden halen Elazığ Cumhuriyet Başsavcısı Habib Korkmaz ile Yargıtay Üyesi Oktay Erdoğan’ın da yer aldığına dikkat çeken Başsavcı Uçar, “Bu kadarı bile listenin saçma olduğunu göstermeye yeter” dedi.

-Başsavcının Bahsettiği Dosya-

Sözkonusu listenin hikmet-i sebebini tahmin edebilmek için Başsavcı Uçar’ın söz ettiği dosya ve Orhan Eraslan ismini anlatmamız gerekiyor. Halen Yargıtay üyesi olan Oktay Erdoğan’ın isminin karşısında yer alan Selim Çoraklı da bu davayla ilgili ve davanın tanıklarından birisi.

Davanın adı; “FETÖ çatı davası”. “FETÖ”nün sivil ayağına ilişkin bu davanın soruşturması 15 Temmuz’dan çok önce başladı ve yaklaşık 2-3 yıl sürdü. Bu arada 65 tepe isim firar etti. İddianame Haziran 2016’da, yani darbe teşebbüsünden 1 ay önce tamamlandı. 15 Temmuz’dan iki gün önce Mahkemeye sunuldu, darbenin hemen ardından da kabul edildi.

Yaklaşık 15 aydır Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen, toplam 7 tutuklu sanığın olduğu davada sona gelindi ve Savcı 7 Şubat’taki duruşmada tüm sanıklar için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi.

Sanıklardan birisi de “FETÖ’nün gayrimeşru işler imamı ve kasası” denilen Dilaver Azim. Azim bu davaya konu edilmeden önce İstanbul’daki saunasına, aralarında valilerin de bulunduğu bazı tefecilerin el koymak istediği iddiasıyla 2012 yılında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu. Azim’in şikayetçi olduğu isimlerden birisi de Başsavcı Uçar’ın adının karşısında yer alan Orhan Eraslan’dı. Bir süre tutuklu kalan Eraslan, tahliye olduktan sonra “FETÖ çatı davası”nda Dilaver Azim aleyhine tanıklık yapmış, hakkındaki davayı da “FETÖ’cülerin kumpası” olarak nitelendirmişti. Azim ise “Tefeci” olarak nitelendirdiği Orhan Eraslan’ın, açtığı dava sebebiyle kendisine iftira attığını öne sürmüştü.

Toparlarsak;

Bir ihtimal; 15 Temmuz sonrasının telaşı, deneyimsiz kadrolarla çalışma sebebiyle, “FETÖ’cü” denilen tüm isimleri kayda geçirme sonucu bu garip liste çıkmış olabilir. Lâkin geçen zaman içinde neden bunların gözden geçirilmediğinin cevabı yok.

İkinci ihtimal; O dönemde gerek yargı, gerekse poliste halen “FETÖ’cülerin” etkin olduğu, davaların içine boşaltmak amacıyla böyle listelerin hazırlandığı düşünülebilir.

Üçüncüsü; Yine 15 Temmuz sonrasında Ankara ile İstanbul yargısı arasında “çekişme” yaşandığı konuşuluyordu. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı Uçar başta olmak üzere sürpriz isimlerin o listede yer almasının sebebi bu da olabilir.

Veya hepsi.

Lâkin yine de bunların hiçbiri, Başsavcı Uçar’ın belirttiği gibi, sözkonusu listelerin Genelkurmay Çatı Davası dosyasına konmasının mantık ve sebebini izaha yetmiyor!..

Müyesser YILDIZ

21 Mart 2018

Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/anlamak-mumkun-degil-21031844.html

Kategori:Uncategorized