Ülkü Ocakları eski Başkanı Doç. Dr. Sinan Ateş suikastı soruşturmasında bazı şüpheliler yönünden ayrılan dosya kapsamında 8 sanık hakkında “kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek ve suçluyu kayırmak” suçlamasıyla açılan davanın Av. Serdar Öktem ile eski Ankara Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal’ın yargılandığı Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davayla birleştirilmesi kararı alındı. Ancak 32. Ağır Ceza Mahkemesi geçen hafta birleştirme talebini reddettiği için dosya İstinaf 5. Ceza Dairesi’ne gönderilecek.
Sinan Ateş suikastı ana davasından ayrı olarak yürütülen soruşturmada; MHP eski milletvekili Olcay Kılavuz ile Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’ın da arasında bulunduğu 22 şüpheli hakkında takipsizlik kararı verilirken, dönemin Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Burak Kılıç, Ülkü Ocakları Ankara İl Başkan Yardımcısı Suat Yılmazzobu, eski Çubuk Ülkü Ocakları Başkanı Gürsel Horat, ihraç komiser Talha Atalay başta olmak üzere 8 şüpheli hakkında açılan ve Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugünkü ikinci celsesine sanıklardan sadece Talha Atalay katıldı.
Taraf avukatlarının yanı sıra Sinan Ateş’in annesi Saniye Ateş, ablaları Selma Ateş Kazancı ve Sevda Ateş Yörükoğlu’nun hazır bulunduğu duruşmaya Mart’taki ilk celseden sonra Ülke Ocakları İzmir İl Başkanlığı’na atanan Burak Çelik ile Suat Yılmazzobu mazeret dilekçesi gönderip katılmazken, diğer sanıklar herhangi bir mazeret bildirmedi.
Bahçeli’ye Beddua
Hakim, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nin birleştirme talebini kabul etmediğini belirttikten sonra tarafların beyanını aldı.
Sinan Ateş’in ablası Selma Ateş Kazancı, Burak Kılıç’ın sağlık raporu göndermesine, “Dün bütün gün sokaklarda gövde gösterisi yapıyordu. Kardeşimi öldürdüler; o vicdan azabıyla nasıl rahatsızlanmasın?” sözleriyle tepki gösterdi. Sanık avukatları için bir şey söylemek istemediğini kaydeden Kazancı, “Üç kuruş için kardeşimi katlettiler. Avukatlar da üç kuruş için onları savunuyor.” diye konuştu.
Sevda Ateş Yörükoğlu da, “Adalet yerini bulsun. Sadece bekliyoruz, ama umudumuz yok. Umudumuz Allah’a kaldı.” derken, anne Saniye Ateş şunları söyledi:
“Hepsinden davacıyım, hakkımı helâl etmiyorum. Bunların tasmasını tutanlardan davacıyım. Oğlumu bir koltuk uğruna öldürdüler. Çocuğumun en ufak bir hatası yoktu. Allah, o Ülkü Ocakları’nı yerle bir etsin, özellikle Devlet Bahçeli’nin de bin türlü belasını versin. İnşallah adalet olur. Adalet istiyorum, adalet istiyorum, adalet istiyorum.”
Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’in avukatı Hüseyin Kaya, bu dosyanın Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava ile birleştirmesini talep etti.
Ateş Ailesi’nin avukatlarından Şeyda Şahin ise Saniye Ateş’in 43 kiloya düştüğüne dikkat çekip hem davaların birleştirilmesi talebinde bulundu hem de vareste tutulmadıkları halde duruşmaya mazeret bildirmeden katılmayan sanıkların tutuklanmasını veya en ağır adli kontrol hükümlerinin uygulanmasını istedi. Av. Süleyman Kavak da, “Bir deriden birkaç post çıkarılmasın.” sözleriyle birleştirme talebini tekrarladı.
Katılanların beyanlarının ardından Savcı, birleştirme talebini mahkemenin takdirine bırakırken, duruşmaya mazeretsiz katılmayan sanıklar hakkında bir sonraki celse için zorla getirtme kararı alınması yönünde mütalaa verdi.
Duruşmada hazır bulunan tek sanık ihraç komiser Talha Atalay, daha önceki savunmasını tekrarlayıp suçsuz olduğunu savundu.
Burak Kılıç’ın avukatı Mahmut Nedim Suiçmez, müvekkilinin mazeretsiz adli kontrol ihlalinin hiç olmadığını, bugün de sağlık raporu gönderdiğini belirterek şunları anlattı:
“Burak Kılıç sadece Tolgahan Demirbaş’ın telefonundan çıktığı söylenen verilerle yargılanıyor. Ancak dosyada Tolgahan Demirbaş’ın telefonuyla ilgili incelemenin evrakı yok. Zaten Tolgahan Demirbaş’ın telefonu hukuka uygun ele geçirilip incelenmediği için bizim esasa yönelik savunma yapmamıza gerek yok. Çünkü hükme esas alınacak bir delil değil. Burak Kılıç’ın telefonunda ise hiçbir suç unsuruna rastlanmadı.”
Sanıklardan Suat Yılmazzobu’nun avukatı Ahmet Baki İmam ile Gürsel Horat’ın avukatı Zeynep Betül Tan da Tolgahan Demirbaş’ın telefonunun hukuka aykırı yollardan elde edildiğini, dolayısıyla davanın temelinin çürük olduğunu savunup müvekkilleri hakkında beraat karar verilmesini ve birleştirme taleplerinin reddedilmesini istedi.
Beyanların tamamlanmasının ardından 34. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava arasında fiili ve hukuki bağlantı olduğunun anlaşılması nedeniyle bu davanın 32. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava dosyası üzerinde birleştirilmesi kararı alındığını, ancak 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nin birleştirme talebini reddetmesi nedeniyle dosyanın müşterek yüksek görevli Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi’ne gönderileceğini ve karar verilene kadar yargılamanın 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edeceğini açıkladı. Hakim, sanıkların adli kontrol tedbirlerinin devamına da hükmetti.
Müyesser YILDIZ
1 Temmuz 2025
12punto link: https://12punto.com.tr/yazarlar/muyesser-yildiz/sinan-ates-suikasti-davasinda-surpriz-birlestirme-karari-91971