İçeriğe geç

Balyoz Demokles’in Kılıcı mı Oluyor?

İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi Balyoz davasında 1 hafta arayla önce 236, sonra 62 sanık hakkında beraat kararı verdi. Beraberinde sanıkların maddi ve manevi kayıplarının giderilmesine hükmetti.

Ama sevinçler kursaklarda kaldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Aydın temyiz için son başvuru gününde, “Usul ve yasaya aykırı hususları içermesi nedeniyle, beraat kararının bozulması için temyiz yoluna gideceğini” belirterek, gerekçeli kararın yazılmasından sonra dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesini istedi.

Ne oluyordu? Yargı çevreleri, ilk günlerde şu “iyimser” yorumu yaptı:

“Büyük bir dosya. Yargıtay daha önce mahkûmiyet kararlarını onamış. Şimdi beraat kararının da teamüller açısından Yargıtay denetiminden geçirilmek istenmesi normaldir.”

Az sayıda yargı mensubu ise “Paralelin son dakika oyunu olabilir” tahmiminde bulundu.

İki ihtimalde de hak kaybına uğramış sanıkların karşı dava açma, rütbe ve tazminatlarını almasında gecikme dışında olumsuz bir sonuç beklenmiyordu.

Lâkin;

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun dün NTV’de yaptığı açıklamalar, kararın temyize götürülmesini “normal” karşılayanları bile şüpheye düşürdü.

Davutoğlu’nun o açıklamalarından önce AKP’de Balyoz’la ilgili genel havayı aktarmamız gerekiyor.

AKP’de çoğunluk, Balyoz’da “kuruların yanında yaşlar yakılsa” da burada kesinlikle bir “darbe” hazırlığı olduğuna, önde gelen 10-15 kişinin cezalandırılması gerektiğine inanıyordu. Balyoz’da verilen beraat kararından sonra da bu görüşler değişmedi.

Nitekim 31 Mart’taki duruşmadan önce Balyoz’dan yargılananların hak iadesinin yapılıp, yapılmayacağını sorduğum üst düzey bir AKP yöneticisi, “Durun bakalım, bakalım herkese beraat çıkacak mı?” demişti.

Şunu da ekleyelim; Sadece AKP değil, askeri çevrelerde de komuta kademesindekilerin dosyasının ayrılıp, bunların “görevi kötüye kullanma veya darbeye teşebbüsten” cezalandırılması beklentisi var.

Davutoğlu’nun dünkü sözlerine gelirsek;

“Balyoz mağdurlarıyla biraraya gelir misiniz?” sorusunu geçiştirirken, “Devam eden süreç bitti, ama…” dedi.

Buradaki “ama”nın ne olduğu çok da anlaşılamadı. Şöyle devam etti:

“Ama bu şu anlama da gelmiyor; 12 yıl içinde AK Parti iktidarları, hiçbir darbe teşebbüsünün olmadığı yerden bugünlere geldi diye de diyemez kimse. Mağdurlar vardır, bunun kapsamını dönüştürülerek, mağdurları artıranlar vardır.”

Yani Davutoğlu diyor ki; “AKP’ye darbe teşebbüsleri yapıldı… Mağdurlar var, ama suçlular da var…”

Davutoğlu’nun, “Haklarını arama sürecine girecekler. İktidarın bir telafi girişimi olabilir mi? Böyle bir şey gerekiyor mu? Çoğu emekli oldu, hak kaybına uğramamak için…” sorusuna verdiği şu cevap da bu yorumu teyid eder nitelikte:

“Bu konuyu Genelkurmay Başkanımızla konuşuyoruz. TSK’nın kendi bir hukuku var. O süreçler neyi gerektiriyorsa, normal olması gereken neyse o olur. Ama dediğim gibi bir mağduriyet söz konusu olduğunda taraflarla konuşmamız lâzım. Çok kıymetli insanlar var, ama ola ki içlerinde anti demokratik süreçlerinde olanlar vardır…”

“Anti demokratik süreçlerin içinde olanlar” kimlerdir?

Erdoğan da 22 gün önce Harp Akademileri Komutanlığı’nda şunları söylememiş miydi?

“Komutanlarımıza, subaylarımıza, askerlerimize yönelik operasyonları da ben aynı kapsamda değerlendiriyorum. Suçluyla suçsuzun, gerçekle yalanın, doğruyla yanlışın aynı torbaya konularak yürütüldüğü bu operasyonlarla, şahsım başta olmak üzere, tüm ülke yanlış yönlendirildi, aldatıldı.”

O günlerde Erdoğan’ın “suçluyla suçsuz” sözünün altını çizip, “Suçlu kim, suçsuz kim?” diye sormuştuk.

Ağustos 2013’e de gidelim:

Balyoz mahkumiyetlerinin ardından sert eleştirilere maruz kalan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel adına “askeri kaynaklar” tarafından yapılan açıklamada şöyle ifadeler kullanılmıştı:

“Komuta kademesi, yargılanan TSK mensuplarından (özellikle de general seviyesinin altındaki rütbelerde bulunan personelin) büyük bölümünün sadece verilen emirler gereği yaptıkları çalışmalar sebebiyle (Ergenekon’un yanı sıra özellikle Balyoz ve 28 Şubat davalarında) hüküm giydikleri görüşünde ve bu konudaki rahatsızlığını yasal platformlarda muhataplarına iletti, iletiyor. Yani Genelkurmay Başkanı; davalarda ‘sap ile samanın ayrılmasını’, ‘kuruların yanında yaşların da yanmamasını’ istiyor.”

O vakitler Balyoz’da “kurular-yaşlar” olduğuna inandığı anlaşılan Özel ve ekibi, acaba hâlâ aynı kanaatte mi?

“Askeri kaynaklar”dan 5 ay sonra 17/25 Aralık operasyonları ardından gündeme gelen “yeniden yargılama” konusunda Erdoğan’ın da “kuru-yaş” benzetmesini yaptığını ve “Yeniden yargılama, darbeciler er geç hesap verir imajını zedeler mi?” sorusunu ise şöyle cevaplandırdığını hatırlatalım:

“Hakkın zayi olmamasına ilişkin, gerçekten haksızlığa uğramış olanlara yönelik bir süreç bu…”

-Seçim mi, PKK mı, Para mı?-

Temyiz başvurusu gerçekten de sadece normal bir prosedür olabilir, ama ülkeyi yönetenlerin bakış açısı ve en azından “zamana” oynandığı ortada.

Muhtemel sebepleri mi?

– Bu davayı seçim sonuna kadar sanıkların başında “Demokles’in kılıcı” gibi sallandırmak,

– Beraat kararının AKP’de yarattığı rahatsızlığı ve muhalefetin eleştirilerini önlemek,

– Halen görevde olan subayların terfilerine ilişkin düzenleme ile sanıkların açacağı maddi ve manevi tazminat davalarında devlet bütçesinden yapılacak yüklü ödemeleri ertelemek veya hepsi birden…

Şimdilik imkânsız görülse de bir ihtimal daha var; Bunun ne olduğunu anlamak için 17/25 Aralık operasyonlarından sonra iktidarın, “kumpas” davaları bitirmek için Genelkurmay’a yaptığı şu tekliflere bakalım:

– Genel af

– İnfaz Yasası’nda değişiklikle ceza indirimi suretiyle tahliye

– Yeniden yargılama

Genelkurmay Başkanlığı ilk iki teklifi, PKK’ya da yarayacağı gerekçesiyle reddedip, “yeniden yargılama” seçeneği üzerinde durdu.

Teröristbaşı ve PKK’ya verilen sözler malûm… Öyleyse bir şekilde Balyoz-PKK denklemini yeniden kurma planı hâlâ iktidarın masasında olabilir mi?

Foça ve Paşakapısı’na kucak dolusu sevgiler

Müyesser YILDIZ

10 Nisan 2015

Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/balyoz-uzerinden-ince-hesaplar-1004151200.html

Kategori:Uncategorized