Gündem MHP’li Meral Akşener’e yönelik çirkin iddia olduğuna göre, buradan başlayalım.
Eski “paralelci”, yeni iktidarcı Latif Erdoğan’ın, “Paralelcilerin elinde Meral Akşener’in kasedi var. Dolayısıyla o artık bir esire durumundadır” şeklindeki sözlerine sağdan-soldan-ortadan her kesimden tepki yağdı. Başbakan Davutoğlu’ndan Kılıçdaroğlu’na, Demirtaş’tan Abdülkadir Selvi’ye kadar pek çok isim sert açıklamalar yaptı. Son olarak Fetullah Gülen bile kızdı.
Olayın üzerinden 4 gün geçti. Sadece bir tek kişiden ve kurumdan ses çıkmadı; Normalde yeri göğü inletmesi gereken ve beklenen Devlet Bahçeli sustu. Tabii o susunca, parti yönetimindeki herkes de sustu.
Bahçeli’nin, Akşener’i aradığı söyleniyor. Ama bu söylenti, hem olaya, hem bu sessizliğe yönelik MHP tabanındaki infiali kesmeye yeter mi, işte o meçhûl. Çünkü tabanda bu mesele çoktan “namus” meselesi haline gelmiş durumda.
MHP’nin Akşener olayındaki bu duruşu, akla 4 yıl önceki kaset operasyonunu getirdi. 2011 seçimlerinden hemen önce 6 parti yöneticisini birden hedef alan operasyonda da Bahçeli suskun kaldığı gibi, o isimlerin istifasını istemişti. MHP’liler şimdi, “Film 4 sene önce çok acı oynandı. Bahçeli kılını kıpırdattı mı?” hatırlatmasını yapıyor.
-Sinan Oğan’a Bu Ne Öfke-
MHP’de soğuk rüzgârlar estiren ikinci olaya geçelim.
Bilindiği gibi partinin önemli ve etkili yüzlerinden Iğdır Milletvekili Sinan Oğan aday olmadı veya olamadı. Bu gelişme de yine her kesim tarafından şaşkınlıkla karşılandı.
Sinan Oğan 28 Nisan’da annesi Kıymet Oğan’ı kaybetti. Anne Oğan Iğdır’da toprağa verildi. Başbakan Davutoğlu ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun yanısıra HDP eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın dahi başsağlığı için Oğan’ı aradığını öğrendik.
Davutoğlu ve Kılıçdaroğlu aramakla yetinmedi, Iğdır’a gittiklerinde taziye ziyaretinde de bulundular. Davutoğlu’nun ziyareti o günlerde gazetelere, “MHP seçim bürosunu ziyaret etti” diye yansıdı. Gerçekte ziyaret ettiği Oğan’mış. Dahası, aday olmayan Oğan’la seçim bürosunda konuşması “yakışık” almayacağı için Valiliğe davet etmiş, oğlu Göktürk’le gelen Oğan’la 1 saate yakın görüşmüş.
Sadede gelelim; Bahçeli kendi milletvekilini ne aramış, ne taziyeye gitmiş, ne de bir temsilci göndermiş.
-Evren’e Üzülen Atıldı, Sebahat Tuncel’e Üzülen Duruyor-
Dün medyaya bir haber düştü. Sosyal medyada Kenan Evren’i öven paylaşım yaptığı için MHP İstanbul 3. Bölge 19’uncu sıra milletvekili adayı İsa İlyasoğlu’nun “Genel Başkanın bilgisi ve talimatları dahilinde istifasının istendiği” açıklandı.
Böylece Evren’in, MHP’nin “kırmızı çizgisi” olduğu gösterildi!
Lâkin MHP’nin bilinen kesin bir “kırmızı çizgisi” daha var; PKK-BDP.
MHP İstanbul 3. bölge 4’üncü sıra milletvekili adayı Arzu Erdem’in Radikal’e verdiği röportaj özellikle milliyetçi camiada çok ses getirdi, tepki gördü; “Arzu Hanım, bu görüşleri biliniyor olmasına rağmen mi aday yapıldı? Eğer bilinmiyor idiyse, aday tespitinde Genel Merkez neyi esas aldı, ölçü neydi?” soruları soruldu. Zira Arzu Erdem şunları söylüyordu:
“(Kürtler) özerklik filan ne isteniyorsa konuşulsun… (Sebahat Tuncel’e atılan tokatla ilgili) Olay öncesinde ne kadar itilip kakıldığını biliyorum… Basına yansıyan kısmın cımbızlanarak alındığını düşünüyorum. Ama bir milletvekili aynı zamanda rol modeldir. Sinirlerine hâkim olmalı. Sebahat Hanım haklıyken haksız duruma düştü, ona üzülüyorum… (Partili arkadaşlara) Oturdum anlattım; ülke bütünlüğünden söz etmek için tüm halkları ve farkları kucaklayacak bir sistem kurmak gerekir. Hak veriyorlar. Kalıplaşmış Türklük kavramının artık marjinal kaldığını görüyorlar. MHP de değişiyor, esniyor… Kürt sorununun çözümü toprak vermekse, amenna. Ama ben bugün İstanbul’daki Kürtlerle konuştuğumda hiç de böyle bir istek görmüyorum. Anne tarafım Kürt. Anne tarafımı verdiğimiz toprakla göndereceğiz, baba tarafım burada mı kalacak? Fakat bunları konuşmakta bir sakınca yok. Zaten yeni MHP, 21’inci yüzyılda ancak böyle var olabilir, yoksa yok olup gider.”
MHP’liler şimdi Erdem hakkında hiçbir işlem yapılmazken, İlyasoğlu’nun istifasının istenmesindeki derin çelişkiyi çözmeye çalışıyor.
Küçük ama çok önemli ve şaşırtıcı bu hareketlerin anlamı mı?
Doğrudur, yanlıştır veya partideki ruh halini anlatmak için uydurulmuştur bilinmez, ama bizzat kendilerinin dillendirdiği şu söz MHP’deki gidişatı çarpıcı bir şekilde özetliyor:
“Eskiden partinin seçim afişlerini asmak için herkes seferber olur, canhıraş mücadele edilirdi. Bu seçimde afişler paralı eleman tutularak, astırıldı.”
Müyesser YILDIZ
13 Mayıs 2015
MHP’nin sevilen yüzü Sinan Oğan annesini kaybedince Davutoğlu ve Kılıçdaroğlu bizzat taziye ziyaretine gitti, ama Bahçeli telefon dahi açmadı:
Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/milliyetci-hareket-partisinde-cok-sasirtici-hareketler-1305151200.html