Mahkemenin “beraat” kararının ardından, cezaevinde hayatını kaybeden merhum Albay Murat Özenalp’e “şehitlik” unvanı verilmesi çağrısında bulunduk.
Ankara’dan henüz ses çıkmadı, ama uzaklardan, Almanya’dan ses geldi.
Görme engelli vatandaşımız Ahmet Gül’den…
Onu ilk kez 9 Ekim 2013’te Yargıtay’ın önünde gördük. Almanya’dan sırf Balyoz kararının sonucuna, o kara güne tanıklık etmek için gelmişti.
Sonrasında Türkiye’ye ne zaman geldiyse, Sessiz Çığlık eylemlerine de katıldı, Anayasa Mahkemesi önünde nöbet de tuttu. Bir ziyaretinde ise merhum Murat Albay’ın eşi Sema Özenalp’i alıp, Anıtkabir’e gitti.
Yetmedi, Almanya’da “Balyoz kumpasına” dair konferanslar düzenledi, orada da Sessiz Çığlık eylemi başlattı.
Ahmet Gül’ü uzun uzun anlatmayalım. Yılmaz Özdil’in onunla ilgili yazısını okuyun, yeter. (http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/yilmaz-ozdil_249/cocuklarimin-yuzune-bakamam_26413946)
Bu Ahmet Gül, Murat Özenalp’e “şehitlik” çağrımızdan sonra da hemen kolları sıvadı, Almanya çapında bir imza kampanyası başlattı. “Acele” kaydıyla… Çünkü 12 Nisan’da Ankara’ya gelecek. İmzaları beraberinde getirip, Başbakanlık ve Genelkurmay’a bizzat teslim edecek.
İşte Ahmet Gül’ün imzaya açtığı o bildiri:
“Konu : E.Dz.Kur.Alb. Murat Özenalp’in Şehit Sayılması Hk.
İmza Sahipleri : Ek’te imzası bulunan Almanya’da yaşayan Türklerdir.
Açıklamalar:
1- E. Dz.Kur.Alb. Murat Özenalp kamuoyunda Balyoz adı ile bilinen yargılama nedeniyle tutuklu olarak bulunduğu Mamak Askeri Ceza ve Tutukevinde geçirmiş olduğu beyin kanaması nedeniyle 01 Mayıs 2014 tarihinde hayatını kaybetmiştir.
2- Sn. Özenalp başta olmak üzere mağdurların Anayasa Mahkemesine yapmış oldukları bireysel başvuru neticesinde AYM 18 Haziran 2014 tarihli kararı ile sanıkların adil yargılanma haklarının ihlal edildiğine karar vermiş ve yeniden yargılama süreci başlamıştır.
3- İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yeniden yargılama neticesinde Sn. Özenalp ve diğer tüm sanıklar hakkında 31 Mart 2015 tarihinde beraat kararı verilmiştir.
4- Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan 19 Mart 2015 tarihinde Harp Akademileri Komutanlığında yapmış olduğu konuşmada Balyoz Davasına atıfta bulunarak, “Operasyonlarla şahsım başta olmak üzere, tüm ülke yanlış yönlendirildi, aldatıldı. Kurumlarımızın içinde örgütlenmiş, güçlü medya desteğiyle teçhiz edilmiş bir yapının, Türkiye’yi ele geçirmek için yürüttüğü bir kumpasa, bir darbe teşebbüsüne hep birlikte maruz kaldık. Samimiyetle ifade ediyorum; eski Genelkurmay Başkanımız başta olmak üzere, birlikte mesai sarf ettiğim için yakından tanıdığım pek çok komutanın tutuklanmasına şahsen gönlüm hiçbir zaman razı olmadı. Tereddütlerimi, itirazlarımı o dönemde bu işin sorumlularına ifade ettim, hatta kamuoyu önünde de dile getirdim” ifadesi ile davanın siyasi boyutunu da ortaya koymuştur.
5- Beş yıllık süreçte başta davanın mağdurları olmak üzere yaşanılan hukuksuzlukların yarattığı acıların sonuçlarının ortadan kaldırılması mümkün değildir. Ancak Ceza Davalarının tarafı olan Devlet, bu davalar nedeniyle uğranılan mağduriyetleri de ortadan kaldırmak için tedbir almak zorundadır. E. Dz.Kur.Alb. Murat Özenalp bir siyasi kumpasın aracı haline getirilen bir yargılama neticesinde devletin gözetimi altında bulunduğu cezaevinde ailesinin gözleri önünde hayatını kaybetmiştir. Bu nedenle de yapılacak bir yasal düzenleme ile görev şehidi olarak kabul edilmesi, ailesine bu kapsamda yasal haklarının verilmesi hukukun ve adaletin bir gereğidir.
6- Biz Ek’te imzaları bulunanlar Makamınızdan gerekli yasal süreci başlatmanızı saygılarımızla arz ve talep ederiz. (03.04.2015)”
Müyesser Yıldız
Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/turkiye-ile-ilgili-oyle-kritik-bir-madde-var-ki-31102003.html