Yıl 2006. HAMAS Lideri Halid Meşal’in gizlice Türkiye’ye geldiği ortaya çıkar. Meşal’i davet eden dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’dür. Ama nedense daveti Dışişleri Bakanlığı’nın yapmadığı açıklanır ve Gül de Meşal’le Bakanlık’ta değil, AKP Genel Merkezi’nde buluşur.
O günlerde yaşananlar kelimenin tam anlamıyla “skandallar dizisi”dir. Meşal’in Ankara’ya geldiğinin duyulması üzerine kıyametler kopar. Meşal Ankara’dan ayrılmak üzere Esenboğa Havaalanı’na hareket ederken Başbakan Erdoğan Esenboğa’dan Ankara’ya dönüş yolundadır. Erdoğan, Meşal’le karşılaşmamak için havaalanı yakınındaki bir mobilya fabrikasında “incelemelerde” bulunmak zorunda kalır!..
İsrail’in bu ziyarete ilk tepkisi: “Apo ile görüşsek, ne hissederdiniz?” olur.
Bakan Gül’ün talimatıyla İsrail’in Ankara Büyükelçisi Panhas Avivi’yi arayan bir Dışişleri yetkilisi: “HAMAS ile PKK arasındaki farkı en iyi siz bilirsiniz. Bu benzetmeniz bizde derin yaralar açtı.” der.
Meşal’in ziyareti TBMM’de de tartışmalara yol açar. İnsan Hakları Komisyonu’nda: “HAMAS’ı kim davet etti; AKP mi, Dışişleri Bakanlığı mı?” diye sorulur. Gül: “Bu ya da bu davet etti gibi bir şey diyemem.” gibi bir cevap verir.
Bu tuhaf kriz üzerine şunu yazmıştım:
“İsrail’den gelen o APO benzetmesi neyin nesiydi? Bir danışıklı,dövüş mü vardı? HAMAS-Apo benzetmesi birtakım hazırlık ve planların habercisi miydi? Galiba…”
Bunları niye mi anlattım? Dün ajanslara bir haber düştü. Buna göre, HAMAS lideri Halid Meşal sessiz sedasız Ankara’ya gelmiş ve Başbakan Erdoğan’la gizli tutulan bir görüşme yapmış. Filistin Haber Ajansı duyurunca Başbakanlık kaynakları görüşmeyi doğrulamak zorunda kalmış. Meşal ve beraberindeki heyet, Cumhurbaşkanı Gül dahil başka yetkililer tarafından da kabul edilecekmiş.
7 yıl sonra aynı filmin tekrarı gibi… Çanak-çömlek patlamış, İsrail’le güya kanlı-bıçaklılar… İyi de hâla ne bu gizlilik? Başbakan Erdoğan Meşal’le Ankara’da görüşmüş. İyi de Ankara’nın neresinde? Başbakanlık’ta mı, Başbakanlık Konutu’nda mı, Subayevleri’nde mi, yoksa o mobilya fabrikasında mı? Ya Cumhurbaşkanı Gül? AKP Genel Merkezi’nde olamayacağına göre nerede görüşecek?
Daha önemlisi, İsrail’in: “Apo ile görüşsek ne hissederdiniz?” sorusu yerinde duruyor. Zira geçenlerde benzer bir açıklama daha yaptılar.
Tabii bizimkiler artık bırakın Apo’yu, neredeyse Kandil’le her Allah’ın günü görüştüğü için çok da umursamayacaklardır ve olası böyle bir benzetme kendilerinde “derin yaralar” açmayacaktır!..
Ama Erdoğan-Meşal buluşmasının İsrail, Suriye, ABD boyutu bir yana, tam da Avrupa ve Ortadoğu’nun dört bir tarafında “Öcalan’a özgürlük” ve “PKK terör örgütleri listesinden çıkartılsın” kampanyalarının yürütüldüğü bir dönemde yapılmış olması nelerin habercisidir?
Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan, Mamak ve Şirinyer’e kucak dolusu sevgiler…
Müyesser YILDIZ
20 Şubat 2013