Bir haftada iki büyük “geri çekilme”. Geçen hafta Cumartesi gecesi Süleyman Şah, bu Cumartesi sabahı PKK ricatı!..
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç daha 24 saat önce, HDP İmralı heyetini “kurye” olarak nitelendirdi, “Kandil ağzıyla konuşmakla” suçladı ve “Hükümet ile HDP’nin yan yana gelip, açıklama yapmasını kimse beklemesin” dedi.
“Kandil ağzıyla konuşan kuryeler” bugün Dolmabahçe’de hem iktidar, hem devlet yetkilileriyle biraraya gelip, teröristbaşının “PKK’ya silah bırak” mesajını açıkladı.
PKK’nın 10 emriyle, Dolmabahçe’deki 10 emir arasındaki kelime oyunlarını, Kandil’in, “ne silah bırakması!..” cevabını geçelim.
Mesele şu; İktidar, PKK’nın tümden silahsızlanması hedefiyle yola çıkmıştı. Gelinen noktada istenen ve beklenen, PKK’nın Türkiye’de silah kullanmaması. Ne büyük bir “çözüm ve başarı” !..
2-3 yıl geriye gidelim:
O zamanki adıyla BDP’liler bir bayram gezmesinde, yolda teröristlerle karşılaşıp, kucaklaştığında dönemin Başbakanı Erdoğan, bu milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılacağı mesajını verirken, “Onların yeri Kandil’dir. Biz parlamentoda, aynı çatı altında yürüyemeyiz” dedi.
“Terör örgütü ve KCK silahlı terör örgütüne yardım” iddiasıyla fezlekesi hazırlanan BDP’lilerden biri de İdris Balüken’di. Balüken bugün Dolmabahçe’de iktidarla kucaklaştı!..
Teröristlerle kucaklaşma görüntüleri Bülent Arınç’ın da “kanını dondurdu”. Arınç, şunları söyledi:
“Bu insanları kucaklamak, Allah’tan korkmamaktır. Bu olay, askerleri ve polisi şehit etmekten daha kötü, çirkin ve iğrençtir. Vatanın bölünmez bütünlüğü için göğsünü siper eden şehitler, aileleri ve 75 milyonun acısıyla alay etmektir.”
Arınç, kendisini “akılsız” olmakla suçlayan Sırrı Süreyya Önder’e “entellektüel geveze” karşılığını verdi.
Bugün Dolmabahçe bildirisini, o “entellüktüel geveze” okudu.
Dönemin Başbakanı Erdoğan bir başka açıklamasında Selahattin Demirtaş’ın randevu talebiyle ilgili olarak, “Artık siyasi uzantılarla müzakere noktasında değilim. Şimdi nasıl olacak, terör örgütü üyeleriyle yanak yanağa, sarmaş dolaş olan bir eşbaşkanla nasıl konuşacağım. Şehit anneleri beni o o görüşme masasında görünce ne derler. Hiçbir şehit annesinin gözyaşına değişmem” dedi.
Demirtaş’ı Başbakan Davutoğlu Başbakanlık’ta ağırladı… “Siyasi uzantılarla” Dolmabahçe’de anlaşma yapıldıı… Acaba şehit anneleri bu masayı görünce ne dedi?
Tarihi mesajmış!..
Yeni Şafak Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi, teröristbaşının o “tarihi mesajını” 10 gün önce duyurdu, “HDP’ye ayak sürüme, açıkla” çağrısı yaptı. Selvi, “Ankara’nın gerçekçi” olduğunu da kaydetti.
Neymiş o “gerçekçilik”?
“IŞİD varlığı sürdüğü sürece, Suriye, Irak ve İran başta olmak üzere Ortadoğu’daki gelişmeler nedeniyle Kürtlerin silaha en çok ihtiyaç duyduğu bir sırada Kandil’in silahsızlanması beklenmiyor, PKK’nın Türkiye’deki silahlı mücadelesini sona erdirmesi isteniyor”muş!..
İşte “tarihi” diye sunulan sonuç bu.
PKK, İmralı’nın sözde çağrısını kabul etse bile, “geçici, şimdilik” bir durum.
Irak’ta, Suriye’de eni konu düzenli “ordu” statüsüne gelecek, Türkiye’den istediklerini alana kadar da “tetiği çektim, çekiyorum” diyecek.
Dolmabahçe masasının sahibi Yalçın Akdoğan, TBMM’de görüşmeleri devam eden iç güvenlik paketinde muhalefetin direnişi için, “CHP, MHP, HDP ittifakı milletin hafızasından silinmeyecek” demişti.
Milletin hafızasından hiç silinmeyecek fotoğrafı bugün bizzat kendisi çektirdi!..
Foça ve Paşakapısı’na kucak dolusu sevgiler
Müyesser YILDIZ
28 Şubat 2015
Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/bir-haftada-ikinci-geri-cekilme-2802151200.html