İçeriğe geç

“İmam” Nikâhı da Onun Projesi!..

Sorunlarımız başımızdan aşmışken, özellikle son aylarda sık sık gündeme getirilen bir konu var; Resmi nikâhın müftüler tarafından ve camiide kıyılması…

İlk olarak geçen Ekim’da AKP İzmir Kadın Kolları İl Başkanı Özen Kızılırmak dillendirdi. Kızılırmak, “Yeni doğan bebeklerin kulağına ezanla isimlerinin fısıldanması ile yeni evli çiftlerin imam nikâhı ve resmi nikâh törenlerinin camide yapılması için Diyanet İşleri Başkanlığı’na proje sunacaklarını” açıkladı. Kızılırmak, projesini desteklemek için de Hıristiyanların “vaftiz ve kilisede nikâh” uygulamalarını örnek gösterdi.

O günlerde Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Belki Türkiye’de şu sorun vardır; Resmi nikâh, dini nikâh ikilemi. Bunu konuşmak lâzım. Herhangi bir önyargıya kapılmadan, belediyeler kıyıyor. Kanun koyucu bunu nüfus idaresine verebilirdi, kaymakamlıklara, valiliklere de verebilirdi. Müftülüklere de verebilirdi. Dolayısıyla bu ikilem Türkiye’de daimi bir sorundur… Ben 3 ay arayla iki kızımı evlendirdim. Hepsinin de resmi nikâhının ardından Ahmet Hamdi Akseki Camii’nin mihrabında, hanımefendiler bir tarafta, beyefendiler bir tarafta Kuran okunarak, nikâh akti yapıldı. Yani bu aslında Anadolu’da birçok yerde yapılır. Ama bunu bir zorunluluk haline getirmenin anlamı yok. Gerek de yok. Ancak ikilem üzerinde düşünmek lâzım.”

Kasım ayında bu defa Diyanet-Sen sahneye çıktı; Başkanvekili Hacıbey Özkan, resmi nikâh işlemlerinin, muhtarlar gibi müftüler ve imamlara da verilmesi gerektiğini söyledi. Özkan, “Nikâhı bir muhtar, bir gemi kaptanı kıyabiliyorsa, bunu bir müftü de yeri geldiğinde imam da kıyabilmelidir. Yani resmiyete dökebilmelidir. Diyanet İşleri Başkanımız da bize bu konuda destek veriyor” dedi.

Son olarak bu hafta içinde AKP İstanbul Milletvekili İsmet Uçma’nın şu önerisiyle, konu yeniden tartışılmaya başlandı:

“Belediyelerin dışında da müftülüklerimizde ve düzenlemeye uygun camilerin içinde isteyenler nikâh akitlerini yaptırabilmeliler. Bir bütün olarak alınmalı. Evlendirme dairesi, müftülük, okul, rehberlik, muhtar tamamı bir sosyal bilince yönelik hareket etmeli.”

Bu öneriye, “Dinen, hukuken ve toplum yönünden bir ihtiyaç yok. Dini, siyasi ranta çevirmeye ihtiyaç var. Türkiye bir yere doğru götürülüyor. Başkanlıktan sonra halifelik gündeme gelecek. Onun altyapısı yapılıyor. Bunu da o çerçevede düşünebiliriz” şeklinde tepki gösteren CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, AKP’li Uçma için de “Seçim öncesi ben buradayım diyerek yine uçuyor” yorumunu yaptı.

Resmi nikâhın imam ve müftüler tarafından kıyılması “halifeliğin altyapısı” mıdır bilemeyiz, ama AKP’li Uçma’nın “uçmadığı”, aksine birisinin bir projesinin daha alıştıra alıştıra gündeme getirildiği kesin.

O birisi, kim mi? 20-25 yıl önce;

“Bütün okullar İmam Hatip yapılacaktır” deyip, yapan;

“Cumhurbaşkanının İmam Hatip’li olacağı günler yakındır” deyip, olan;

“Demokrasi bizim için bir tramvaydır, amacımıza ulaşana kadar demokrasiye bağlıyız” deyip, aynen böyle davranan;

“Türkiye’yi eyaletlere bölmek lâzım. Merkezi yönetimin bir takım yetkileri bunlara verilmeli” deyip, bu yolda ilerleyen;

“Babamın oğlu dahi olsa benimle aynı davayı paylaşmıyorsa, ben öyle bir kardeş tanımıyorum” deyip, “Kardeşi” Gül’ü bile harcayan;

“Bu hukuku hazırlayanlar, bu düzenin kaldırılmasının maşası olacaklar” deyip, yargı eliyle ülkenin ve devletin altını üstüne getiren kimse, o.

Yani Erdoğan.

Kasım 1994’te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyken kıydığı bir nikâhta, çiftlere imam nikâhında olduğu gibi üç kez birbirlerini eşliğe kabul edip etmediklerini sorduktan sonra şunları söylemişti:

“Türkiye, nüfusunun yüzde 99’u Müslüman bir ülke olmasına rağmen iki kez nikâh kıyılması anlamsız. Resmi nikâh kıydıran vatandaşların işi bitmiyor, bir de dini nikâh kıydırmak için uğraşıyorlar. Bu eksiklik müftünün nikâh kıyması ile giderilebilir. Diyanet ve merkezi yönetim bir araya gelerek, nikâh kıyma işlemini müftülere verebilir. Böylece yasal ve dini nikâh iki kez yerine bir defada kıyılabilir.”

Yıllar yıllar önce, “Allah’ın izniyle hazmettire hazmettire geliyoruz” dememiş miydi? İşte şimdi “hazmettirilen” proje de bu.

Hâsılı, projenin fikir babasını bilelim, olup olamayacağını ona göre düşünelim!..

Foça’ya kucak dolusu sevgiler

Müyesser YILDIZ

13 Şubat 2015

Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/camide-resmi-nikahin-mucidi-kim-cikti-1302151200.html

Kategori:Uncategorized