Yeni yıl için öncelikli dileğim, toplumun önündeki insanların temiz, nefretsiz bir dil kullanıp, en azından bu açıdan çocuk ve gençlerimize örnek olmasıydı.
Ne yazık ki, dakika bir gol bir misali, herkes kaldığı yerden devam edeceğini gösterdi.
Günlerdir CHP’li Fikri Sağlar’ın türban, Sözcü gazetesinin de Ayasofya ile ilgili birer yorumu yüzünden tabir-i caizse kıyamet kopuyor.
Oysa tartışılması ve hesap sorulması gereken çok daha hayati konularımız var.
Sadece son 1 ayda olanları hatırlayalım.
Erdoğan’ın yeni safya açma çağrısında bulunduğu AB’nin silahlı güçleri, Yunan bir komutanın idaresinde, Türkiye’den Libya’ya gıda ve boya gibi maddeler taşıyan bir gemimizi, korsan gemisi gibi bastı.
Ne yapıldı? Hiçbir şey!..
Yunanistan’ın Adalardaki Gövde Gösterisi
Yunanistan Savunma Bakanı Nikolaos Panagiotopoulos, Genelkurmay Başkanı Konstantinos Floros ve Savunma Bakan Yardımcısı Alkiviadis Stefanis, yılbaşı üzeri ve sonrasında Ege’de işgâl ettikleri adalarımız ile Lozan’a göre gayrı askeri statüde olan birçok adada gövde gösterisi yaptı.
Ankara’dan “dostluk” eli uzatılmaya, “Önkoşulsuz görüşmeye hazırız.” denilmeye devam edildi!..
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, “Türk-Yunan anlaşmazlıklarını Türkiye-AB anlaşmazlığına dönüştürmeyi başardık.” iddiasında bulundu.
Ancak ne “Bu doğru mu?” diye soran çıktı ne de Miçotakis’i yalanlayan!..
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunan mevkidaşı Nikos Dendias’a şöyle bir yeni yıl mesajı gönderdi:
“Sevgili Niko, işte yeni yıl için sana dostça bir tavsiye – başkalarından yardım istemeyi ve Yunan halkının haysiyetini zedelemeyi bırak. 2021 doğrudan, samimi ve ciddiyetle konuşarak farklılıklarımızı adil şekilde çözümlediğimiz bir yıl olabilir.”
Dendias ise şu karşılığı verdi:
“Teşekkürler sevgili dostum Mevlüt. Karşılıklı olarak temenni ve tavsiye veriyorsak 2021 yılı Türkiye için 3 ‘A’ lar senesi olsun: 1) Meşru haklarımızı uygularken Yunanistan’a savaş tehdidinde bulunmaktan vazgeçin. Ne de olsa 21’inci yüzyılda yaşıyoruz. 2) Daha fazla Avrupalı ve daha az Neo-Osmanlıcı olmayı esinlenin. Bu Türk halkına en iyi şekilde hizmet edecek. 3) Provokasyonlardan ve yasadışı faaliyetlerden kaçınsın.”
Bu ağır hakaretlere de cevap veren çıkmadı!..
Ya ABD’lilerin Söyledikleri
ABD cephesine geçelim.
Ankara’da defalarca en üst düzeyde ağırlanan eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, 1 ay kadar önce şunları söyledi:
“Erdoğan, ona dişlerinizi gösterene kadar geri adım atmayacaktır. Suriye’nin kuzeydoğusunda Ekim 2019 ateşkesini müzakere ederken yaptığımız buydu. Ekonomilerini yıkmaya hazırdık. Rus uçağının düşürülmesi sonrasında Putin’in yaptığı da buydu. Ruslar şimdi İdlib’de Türklere iki defa güçlü sinyal gönderdi. Bir Türk taburunu vurdular.”
İktidardan bu vahim suçlamalara herhangi bir tepki geldi mi? Muhalefet bunların peşine düştü mü?
ABD Dışişleri Bakanı Pompeo’nun giderayak Rahip Brunson olayı ile ile ilgili yaptığı, hakaret ve suçlama dolu şu paylaşım da mı önemsiz?
“Biz asla ama asla insanlarımızı ABD’ye getirmek için para vermedik. ABD’nin itibarını geri kazandık. Artık diktatörlere ve zorbalara, sahte ‘kırmızı çizgiler’ veya para yüklü paletler yok.”
“Diktatör” ve “zorbalar” kimdir?.. “Sahte kırmızı çizgiler”den neyi kast ediyor?.. “Para yüklü paletler”in anlamı nedir?..
ABD ile ilgili son bir not:
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, S-400’lerle ilgili olarak ABD ile ortak çalışma grubu oluşturulduğunu ve teknik görüşmelerin başladığını duyurdu.
Ancak ABD tarafı bunu anında yalanladı, sürdürülen görüşmelerin son yaptırımların etkisiyle ilgili olduğunu bildirdi.
4 gün geçti, doğrusu ne öğrenemedik; çünkü iktidar yine sessiz kaldı!..
Teröristle Görüşen Danışman
Geçen ay önemli bir şey daha oldu: İstanbul seçimleri üzeri TRT’ye çıkarılan teröristbaşlarından Osman Öcalan, “Kısa bir süre önce bir Cumhurbaşkanı danışmanıyla görüştük. Uzun bir görüşme oldu. PKK başta olmak üzere yaşanan durumlarla ilgili görüştük” dedi.
Sadece üç gün konuşuldu ve bu da unutuldu!..
Ayasofya Meselesi
Ayasofya’nın camiye çevrilmesi konusuna gelirsek; dünyanın dört bir tarafından tepki geldi. Tepki gösterenler arasında Türk vatandaşı iki isim de vardı.
Bunlardan birisi Fener Rum Patriği Bartholomeos’tu; “Aklıselimin üstün gelmesini umuyorum. Türk halkı, bu anıtın evrenselliğini vurgulama sorumluluğuna sahiptir” diye konuştu.
Diğer isim ise 2019 yılında Fener Rum Patrikhanesi tarafından Amerikan Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposluğuna atanan Elpidophoros Lambriniadis’di.
Ayasofya’nın camiye çevrilmesine ilişkin olarak, “Izdıraplı günler, yas tutuyoruz… Korkunç ve gereksiz eylem… Ayasofya’nın sessiz taşları için ayağa kalkmalı ve konuşmalıyız…” ifadelerini kullandı. Bayrakların yarıya indirilmesi eylemini düzenledi. Türkiye’ye baskı yapılması için Pompeo’yla görüştü. Biden’dan destek mesajı aldı.
Toparlarsak;
Erdoğan’ın tepki göstermesinden sonra Basın İlan Kurumu, “Ayasofya’nın cami hüviyetine geri döndürülmesi felaket olarak yorumlanmıştır. Bu haber toplumun farklı kesimlerinde ciddi tepkiye yol açmış, maşeri vicdanı yaralamıştır” diyerek Sözcü Gazetesi hakkında inceleme başlattı.
Bu sabah da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, türbanla ilgili sözlerinden dolayı CHP’li Fikri Sağlar hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan re’sen soruşturma başlatıldığını açıkladı.
Yukarıda Türkiye’ye yönelik kin ve düşmanlıklardan, Türk Milleti’nin maşeri vicdanını yaralayan olaylardan bazılarını aktardık.
Tamam; ABD’ye, AB’ye, Yunanistan’a artık “Eyyy” bile denilemiyor;
Ancak en azından Ayasofya karşıtı açıklamalar yapan Bartholomes ve Lambiriniadis ile şu terörist Osman Öcalan’la görüşen danışmanı bulmak için göstermelik de olsa soruşturma açılabilirdi, değil mi?!
Müyesser YILDIZ
4 Ocak 2021
Odatv link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/bunlarin-hesabini-soramiyor-04012145.html
Odatv yeni link: https://www.odatv4.com/makale/bunlarin-hesabini-soramiyor-04012145-199394