Yunanistan geçtiğimiz günlerde Rodos Adası bulunan ve içinde cami, tekke ve şehitlik olan Osmanlı mirası Murat Reit Külliyesi’ni müzik fakültesine dönüştürdü.
Bugün sözkonusu karara tepki gösteren AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Yunanistan’ı kınarken, “Türkiye olarak çok sayıda Rum-Ortodoks kilisesini insanlığın ortak mirası kabul ettik, onararak ibadete açtık. Buna karşılık Yunanistan’ın, insanlığın ortak mirasına barbarca bir yaklaşım sergilediğini, ortak kültürel mirasımıza hunharca saldırdığını görüyoruz.” dedi.
Doğru. Yunanistan, Türk azınlığına ve Osmanlı tarihine yapmadığını bırakmazken Ankara, Rum-Ortodoks kiliselerini onarıp ibadete açmakla kalmıyor, kendi elleriyle İstanbul’un ortasında Vatikan benzeri devlet kurduruyor.
İngiltere İle “Müşterek Menfaatler” mi?
Evet, konumuz yine Fener Rum Patrikhanesi ve Patrik Bartholomeos’un önceki gün duyurduğumuz İngiltere seyahati.
Bartholomeos’un, İngiltere’nin yeni Kralı Charles’la görüşmesinin gündemde olduğunu belirtmiştik.
İşte o görüşme, dün öğlen saatlerinde Buckingham Sarayı’nda gerçekleşti.
Patrikhane’den yapılan açılamada; Kral ve Bartholomeos’un yarım saat süren görüşmesinde, “Patrik Hazretlerinin” bir kez daha Kraliçe Elizabeth’in vefatı dolasıyıyla taziyelerini iletip, “Ana Kilise adına, başarılı ve verimli bir hükümdarlık için dua ve iyi dileklerini ifade ettiği” bildirildi.
Ayrıca;
Patrik Bartholomeos’un, “müşterek menfaatlere ilişkin diğer konulara değindiği” vurgulandı.
Burada duralım.
Lozan’a göre Fener Rum Patrikhanesi bir Türk kurumu, Patrik Bartholomeos da bir Türk vatandaşı. Ancak Patrikhane’nin yıllardır bir Yunan kilisesi gibi çalıştığını, dünyadaki 300 milyon Ortodoks’un lideri olduğu iddiasıyla kendisine bağladığı dünyadaki birçok kilisenin ise Kıbrıs’tan “Pontus soykırım” iftirasına, Mora isyanını gerçekleştiren ve Milli Mücadele’de Türk katliamına imza atanları kutsamaktan Ayasofya’nın camiye çevrilmesine kadar hemen her konuda Türkiye karşıtı faaliyetlerde bulunduğunu, nihai hedefin de hâlâ “Konstantinopol” veya “Şehir” (“City”) dedikleri İstanbul’da Vatikan benzeri bir devlet kurmak olduğunu biliyoruz.
“İngiltere ile sözü edilen ‘müşterek menfaatler‘ acaba bunlar mıdır?” diye sormakla yetinip devam edelim.
Görüşme sonunda Patrik Bartholomeos, Kral Charles’a beraberindeki heyeti takdim etti. Heyette, Türk vatandaşlarının görev yapması zorunlu olan Patrikhane’nin Kutsal Meclisi Sen Sinod’a 1 ay önce atanan Büyük Britanya Paşpiskoposu Nikitas’ın yanı sıra Belçika Metropoliti Athenagoras vardı.
Bir de sözde Laodikya, yani Denizli/Pamukkale metropoliti Theodoritos… Bu ismi nereden hatırlıyoruz?
Erdoğan’ın geçtiğimiz Nisan’da Ayasofya Medresesi’ni açmasından bir gün önce, Kadıköy Metropoliti ve “Ekümenik Patrikhane’nin Atina Temsilcisi” Emmanuel ile birlikte Miçotakis’le Atina’da “Ekümenik Patrikhane’nin çeşitli sorunlarını” görüşmesinden.
Bir Türk Kurumu Olmadığının İspatı
Kral Charles-Bartholomeos buluşmasının en can alıcı noktasına gelelim.
Önceki günkü yazımızda, Bartholomeos’un Londra Heathrow Havaalanı’nda Yunanistan’ın Londra Büyükelçisi İoannis Raptakis’in yanı sıra Londra Büyükelçiliğimiz Müsteşarı tarafından karşılandığına, bunun ise “sıra dışı bir protokol” olduğuna dikkat çektik ya; Kral-Bartholomeos görüşmesine başka kimlerin katıldığını da aktaralım.
Yunanistan’ın İngiltere Büyükelçisi Rapitakis ve İngiltere’nin Yunanistan Büyükelçisi Mathew Lodge de oradaydı.
“Fener Rum Patrikhanesi dünyadaki en büyük diplomatik gücümüz” iddiasıyla Lozan’ın çiğnenmesine göz yumanlar, bu tabloya ne der acaba?!
Dahası var.
Görüşmeden kısa bir süre sonra kraliyet ailesinin resmi Twitter hesabından, “Ekümenik Patriğin, Kral tarafından kabul edildiği” duyuruldu.
Yani ABD’den sonra İngiltere de Patrik Bartholomeos’un “ekümenikliğini” ilân etti!..
Bartholomeos’a yaptığı davetlerde Ankara’daki Saray’ın bile o unvanı kullandığı ortaya çıkmışken İngiltere Sarayı’nın tavrına şaşıracak değiliz; ama yine de altını çizelim istedik.
Tam Bir İngiliz İşçiliği
İngiliz diplomasisinin dünkü mesaisi Bartholomeos’tan ibaret değildi.
Dün akşam saatlerinde, İngiltere tarafı değil ama Ankara, Kral Charles ile Erdoğan’ın telefonla görüştüğünü duyurdu.
İletişim Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, Erdoğan’ın da Kraliçe Elizbeth’in vefatından dolayı Kral Charles’a taziyelerini ilettiği belirtildikten sonra şöyle denildi:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasında stratejik ortaklığa ve müttefikliğe dayalı münasebetlerin ve pek çok alana yayılmış güçlü iş birliğinin yeni dönemde de gelişeceğine inandığını ifade etti.”
Görüşme talebi kimden gitti, bilmiyoruz; ama ince bir diplomatik işçilik yapıldığı ortada. Aynı gün önce “Ekümenik Patrik” ile Buckingham Sarayı’nda buluşma, ardından Erdoğan’la telefonla görüşme.
Türkiye’de “iki lider” olduğunun ilânı…
Ya da “Biji Serok Patrik”in İngilizcesi gibi!..
Müyesser YILDIZ
26 Ekim 2022