İçeriğe geç

Askere “Zırhı” Kim Engelledi?

Aralık-Ocak-Şubat aylarında şunları konuştuk; İktidar, sivil yargıdan sonra “paralelin” kontrolünde olduğu öne sürülen askeri yargıya el atıyordu… Ayrıca terörle mücadele için Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarına da MİT Müsteşarı gibi “zırh” getiriliyordu.

İktidarın buna ilişkin hazırladığı Askeri Hakimler Kanunu ve Bazı Kanunlar Hakkında değişiklik öngören 47 maddelik yasa tasarısı 19 Aralık’ta TBMM’ye gönderildi. Buna göre, Milli Savunma Bakanının başkanlığında bir askeri HSKY oluşturulacak ve atamaları bu kurul yapacaktı. Yani askeri yargıda büyük çaplı değişikliklere gidilecekti.

Tasarının bir diğer önemli maddesi ise askerler hakkında soruşturma ve yargılama yapılabilmesinin izne bağlanmasıydı. Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlarının yargılanabilmesi için Başbakan, Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanları için İçişleri Bakanı, diğer askeri personel için Milli Savunma Bakanının izin vermesinin yanısıra görev suçlarında yargılamanın askeri mahkemelerde yapılması öngörülüyordu. Bu düzenlemeyi özellikle TSK talep etmiş, Başbakan Davutoğlu’nun Genelkurmay’da aldığı brifingte de konuşulmuştu.

Sözkonusu tasarı 22 Ocak’ta da Adalet Komisyonu’ndan 51 madde olarak çıktı.

Şubat ayından itibaren İç Güvenlik Paketi’ni tartışmaya başladık. Muhalefetin, özellikle de HDP-PKK’nın itirazı nedeniyle paketin Genel Kurulu’a gelmesi yaklaşık 2 hafta ertelendi. O erteleme günlerinin birinde Askerlik Kanunu’nun görüşülmesi kararlaştırıldı.

AKP yöneticileri, İç Güvenlik Paketi’nin bırakılıp, bunun görüşülmesi “aciliyetini”, “Anayasa Mahkemesi’nin Askeri kanunlarda iptal ettiği çok sayıda hüküm var. Zaman kalmadı, iptal edilen hükümlerin yeniden düzenlenmesi gerekiyor” diye açıkladılar.

Ama nasıl bir “aciliyetse”, o gün ve sonraki günlerde de bu tasarı bir daha gündeme gelmedi.

Nedenini araştırdık.

Komisyonun AKP’li üyeleri, Genelkurmay’ın itirazları olduğunu söyledi.

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da “Paket bir bütündü. Önümüzdeki döneme kalıyor” demekle yetindi.

Evet, TSK’nın itirazı kısmen doğruydu. Genelkurmay kaynakları, askeri HSYK kurulmasına “askeri yargının siyasallaşacağı” gerekçesiyle karşı çıkıldığını, bu konudaki görüşün iktidara iletildiğini bildirdi.

Askeri yargıda “paralel yapının” egemen olduğunu iddia edenler ise tasarının çekilmesinin “Cemaatin gücünü” gösterdiğini savundu.

Askeri yargının siyasallaşması veya “Cemaatin gücü”… TSK, İç Güvenlik Paketi’yle Jandarmanın tümüyle İçişleri Bakanlığı’na bağlanmasına da “siyasallaşacak” gerekçesiyle itiraz ediyor. Askeri HSYK için TSK’nın itirazını dinleyen iktidar, acaba Jandarmayla ilgili itirazı niye dikkate almıyor diye soralım!..

Hadi bu madde sıkıntılı diyelim; Paketten çıkarılır!.. Ya diğerleri, özellikle terörle mücadele gerekçesiyle konulan ve TSK’nın istediği “yasal zırh”a ilişkin maddeler görüşülemez mi?

Genelkurmay’ın bu konudaki düzenlemenin çıkarılmasında ısrarcı olduğunu öğrendik. Ancak Milli Savunma Bakanı Yılmaz’ın sözlerinden de anlaşılacağı gibi belli ki, iktidar paketi bölmek istemiyor, yani bir başka bahara bırakıyor.

Acaba neden? Teröristbaşının, PKK’nın Türkiye’de silah bırakma kongresi toplamasının şartlarından birinin Meclis’te “Hakikat ve Yüzleşme Komisyonu” kurulması olduğu biliniyor. Bu komisyonun amacı da belli; TSK’yı terörle mücadelede “savaş suçlusu” olarak yargılatmak.

Bir yanda PKK’nın bu açık şartı dururken, öte yandan TSK’ya terörle mücadelede “yasal zırh” getirmenin İmralı ve PKK’yı rahatsız edeceğini mi düşündüler yoksa?

Hem “paralel yapı”, hem PKK terörüyle mücadele ettiğini söyleyen Erdoğan ve iktidara bir “samimiyet sınavı” sorusu:

Bu kanunu kim durdurdu; Cemaat mi, PKK mı?

Foça ve Paşakapısı’na kucak dolusu sevgiler

Müyesser YILDIZ

26 Mart 2015

Odatv Link: https://odatv4.com/yazar/muyesser-yildiz/askere-fidan-zirhini-kim-engelledi–2603151200.html

Kategori:Uncategorized