İçeriğe geç

Ay: Temmuz 2010

BU SÖZLERİ YALANLAYACAK BİRİ VAR MI

Madem ki, itirafçıların iddialarına itibar edildi, Madem ki, koca paşalar, aydınlar, gazeteciler için dizi dizi dava açıldı, Madem ki, “Ergenekon, Balyoz, Kafes” bilumum iddianameler harfiyen doğru kabul edildi, Madem ki, PKK’lıların tutuklanması birinci ağızlardan eleştirilirken, askerlere kelepçe takılması için tempo tutuldu, Biz de İmralı’daki şahsın, “olağan haftalık basın toplantılarının” sonuncusunda…

KİM BU “ÖZEL SINIF” MÜDÜRLER?

TSK Personel Kanunu’nda neyin ne olacağı yazdığı halde haklarında kovuşturma veya soruşturma olan askerlerin terfisi için kıyamet kopartılırken, aynı durumdaki polislerin terfisi konusunda yasal boşluk bulunduğu, tüm işlemlerin bugüne kadar Polis Şurası’na “geniş takdir hakkı” tanıyan bir yönetmeliğe dayandırılarak yapıldığı ortaya çıktı. Bunun da Anayasa’ya aykırı olduğu itiraf edildi. Üstelik…

EMRE TANER’E NEDEN VEDA TÖRENİ YAPILMADI

Süleymaniye Çuvalı gibi “Habur törenlerinin” de Türkiye için tarihi bir dönüm noktası olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Habur’un iki aktörü vardı. Dönemin MİT Müsteşarı Emre Taner ve “açılım koordinatörü” İçişleri Bakanı Beşir Atalay. Millet, Habur’la “açılım”ın ne olduğunu görünce, faturası Taner’e çıkarıldı, görev süresi uzatılmayınca, geciktirilen emekliliği gerçekleşti.…

PAŞALAR ŞURA MASASINDAN KALKARSA NE OLUR?

TSK’nın TRT’leştirilmesinde, bu yılki YAŞ toplantısı en önemli kilometre taşlarından biri olacağa benziyor. Çünkü mücadele göründüğünden, gösterildiğinden büyük. Çünkü gerçekte kimin “Benim Genelkurmayım” diyeceğinin ve bunun ne zaman olacağının kavgası yaşanıyor. YAŞ üzeri inen “Balyoz”, tüm dikkatlerin bir kez daha YAŞ toplantısına çevrilmesine sebep oldu. Gündemi yeniden AKP ile TSK…

KOSOVA KARARI TÜRKİYE’YE UYGULANIR MI

Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı’nın Kosova kararı için Sevgili Gürbüz Evren “Welcome Kürdistan”ı yapıştırdı. Bu ifade, Kosova kararının Türkiye için ne anlama geldiğini veya getirileceğinin en çarpıcı özetidir. Ama Evren’in yorumunu desteklemek, fotoğrafı daha da netleştirmek için meselenin hukuki ve siyasi altyapısı ile ilgili yığınakları hatırlatmakta fayda görüyoruz. Önce Kosova’da ne…

“HARİM-İ İSMET” OPERASYONU!..

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı tartışmaları sırasında eşlerin kılık-kıyafetlerinin gündeme getirilmesine, “Harim-i ismetimize kadar girdiler… Haddini bil…” diye isyan etmişti. Almanya’da görülen Deniz Feneri davası iddianamesindeki bağlantıların yayınlanması üzerine, doğrudan Aydın Doğan’ı “Medya terörü” yapmakla suçlayıp, “Medya terörü ile savaşacağını” açıklamıştı. Anayasa Mahkemesi’nin türbanla ilgili Anayasa değişikliğini iptal etmesini eleştirirken…

SINAVDA DARBEDEN SORUMLU MUYUZ HOCAM!..

İçtiğimiz sudan, soluduğumuz havaya emperyalizmin kucağına oturtulmamızın temelini Kenan Evren’e attırdılar. Sıra, 30 yılda o temeller üzerine inşa edilen binanın çatısı kapattırmaya, tepesine de federasyon bayrağı çektirmeye geldi… Ama illa da “12 Eylül’den hesap sorulacağına ve Türkiye’nin demokratikleştirileceğine” inanmamızı istiyorlar. Bu uğurda Kasımpaşalılığı ile ünlü Başbakanımız gözyaşı dökme fedakarlığında dahi…

ERDOĞAN’IN ALKOL SIRRI!..

Başbakan Erdoğan, hem zamanlama (tam Ramazan ve dahi bunu takiben yapılacak referandum üzeri), hem içerik açısından başarılı bir stratejiyle “sigara ve içkinin zararlarını” gündeme taşıdı. “Kadın ve erkeklerin eşit olmadığı” görüşü de kadayıfın kaymağı oldu!.. Sigarayla mücadelesi Dünya Sağlık Örgütü’nce ödüllendirilen Erdoğan’ın, “Bu işin sulusu da, kurusu da zarar. Bu…

GAZZE’YE KARŞILIK KIBRIS MI?

İsrail Dışişleri Bakanı Liberman’ın Gazze’nin güvenliğinin AB tarafından sağlanması ve buraya gidecek yardımların sevkiyatının Kıbrıs Rum kesimi veya Yunanistan limanlarından yapılması planının altından da yine Türkiye’ye büyük bir fatura çıkacak gibi görünüyor. AB’nin Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton İsrail gitti. Giderken de Gazze’ye ambargonun kaldırılması için her türlü katkıya hazır…

BADEM BIYIKLI SOROS ORDUSU

Nur topu gibi yeni bir gündem maddemiz oldu. İnşallah şu “özel ordu” işi, “Terörle Mücadele Özel Temsilciliği, üçlü mekanizma, anlık istihbarat, Barzani’yle işbirliği, Mahmur’un kapatılması, PKK’nın sözde liderleri (kendilerinin değil) listelerinin teslimi” gibi oyalamacaları artık yemediğimizin anlaşılmasından sonra bulunmuş yeni bir “fantezi”dir!.. Bunun “nedenlerini” anlatmadan önce, sizleri 17 yıl önceye…