İçeriğe geç

Ay: Aralık 2011

Dersimli Eşkiya Seydo, Kemalo’dan Dost-Devlet Kokusu Aldı

ABD-AB ajandasının ilk üç sırasında “Ermenilerden özür” ve soykırım iftirasının tanınması varsa, Avrupa Parlamentosu son 3 yılda “Ermeni soykırım” iftirasının yanına “Dersim soykırım” iftirasını da eklemişse, Kürtçülerin öncü isimlerinden Yaşar Kaya, Cumhurbaşkanı Gül’ün “Norşin” açılımını yaptığı günlerde gönderdiği mektupta, Dersim isyanlarının elebaşısı Seyid Rıza’nın mezarının bulunmasını istemişse, PKK-BDP Tunceli’ye Seyid…

Dindarların ‘Milliyetçilik’ten Kurtulması

Birkaç yıl önce Etyen Mahcupyan dile getirmişti dindarların artık Türk kimliğine ihtiyacı olmadığını, Müslüman kimliğine kavuşmaları gerektiğini. Geçenlerde Gülen cemaatinin önemli isimlerinden Cemal Uşşak: “Kürtlerin ıstırabını hissetmedik.” deyince dindarların kimliği yeniden gündeme geldi. Fethullah Gülen de Kürtçe eğitimi sahiplenince tartışma iyice alevlendi. Zaman’ın bir diğer liberal yazarı İhsan Dağı, Cemal…

Cübbe – Molla.. Ve Goool!..

Başbakan Erdoğan ameliyatından sonra ilk kez evinden çıktığında Dolmabahçe Sarayı’na, pardon ofisine, gitti. Anlaşılan Doha’daki Medeniyetler İttifakı toplantısına gönderilecek görüntülü mesajın çekimi yapıldı. Fonda Türk bayrağı, bir de ne olduğu anlaşılamayan siluet-çizim gibi bir şeyler vardı. Uzun süredir ne Gül’ün ne de Erdoğan’ın halka sesleniş görüntülerinde Atatürk portresinin yer aldığını…

At Pazarlığı Bile Olmadan

ABD’nin gerçek Başkanı Joe Biden rüzgâr gibi geçti; Türkiye’de gazeteciliğin bitirildiğini de tescilleyerek. Başbakanın ameliyatını ‘atlayan’ Türk medyası ülkemizin ve bölgenin kaderine son rötuşları yapmaya gelen Biden’in temasları konusunda da ‘resmi’ açıklamalarla yetindi. 1 Mart tezkeresi pazarlıklarında öyle miydi? Otel lobilerindeki notlara bile ulaşılmış, Bush’la yapılan ‘at pazarlığı’ deşifre edilmişti.…

İngiltere – ABD – Almanya Şeytan Üçgeni

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Almanya seyahatini başlı başına değerlendirmek gerekiyordu; ama anlaşılıyor ki bu da hızlandırılan gündemin önemli bir parçası. Son 10-15 günde tuhaf şeyler olmaya başladı. Tuhaflıkların merkezinde Başbakan Erdoğan var. Türkiye onun yokluğuna mı alıştırılıyor, yokluğunun denemesi mi yapılıyor; ya da Erdoğan kendi üzerinde kurgulandığını düşündüğü plânları bozacak…

“Erdoğan’ın Yolu” Nereye?

Dünya yeniden paylaşılıyor. Ulus devletler kanlı-kansız parçalanıp,uluslararası şirketlere devrediliyor. Yunanistan ve İtalya bile şirket tezgahından geçmişlere teslim edildi. Ne dehşet ve vahşi bir paylaşım… Bir adım sonrası, site devletçiklerinin kurulması. Avrupa’da her şey aslına rücu ediyor. Kontrol Almanya ve Fransa’da; yani Türk düşmanlarında. Sadece Türkiye değil, kendileri için de AB…

Dolmabahçe/NATO Atatürkçüleri!..

Şu devlete, millete saygıya bakın ki Tora Bora dağlarında saklanmak veya Raşit Dostum aşiretine sığınmak varken, uçarcasına Beşiktaş Adliyesi’ne geldi Kâşif Kozinoğlu. Meğer ölüme yatmaya gelmiş!.. Kozinoğlu’nun 7’si olmadan İnternet Andıcı davasından hakkında yakalama kararı bulunan Tümgeneral Mustafa Bakıcı’nın ‘firar’ ettiği, Rusya’ya kaçtığı haberi geldi. Ve birileri: “Gördünüz mü, savcılar…

Yargı Da ‘Özelleştirilir’ken!..

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, TBMM Genel Kurulu’nda bir öğrencinin 22 aydır tutuklu olmasına dair gündem dışı konuşmayı cevaplıyordu. Siyasetin devam eden davalara müdahil olmasının yanlışlığından dem vururken, İrtica Eylem Planı ve İnternet Andıcı davalarında öyle güzel hükümler verdi ki!.. Ama kulaklarıma inanamadığım sözleri, mahkemelerle Yargıtay -ve Danıştay- ilişkisi üzerine yaptığı…

İngiltere’nin Ensesini Karartmayalım!..

Artık sadece pazumuz değil, kafamız da güçlü ve dik. Dünya ağzımızın içine bakıyor, Türkiye’yi yere-göğe sığdıramıyor. ABD de, ‘sefil’ AB de: “Türkiye’ye ihtiyacımız var.” diyor. Ama Allah’a şükür; ne bir kibir var ne de içeride gazetecilere, aydınlara, muhalefet partilerine gösterilen öfke ve şiddetin zerresi… Gayet mütevazı, ele-güne karşı anlayışlı, yardımsever…

Cinayet Mahalline Kimler Gelir?

“Bir kitap okudum, hayatım değişti.” derler ya, ben de bir kitap okudum ve bakın neler gördüm: Zaman Gazetesi’nin genç Haber Koordinatörü Erkan Acar Oda Tv iddianamesini 15-20 gün gibi kısa bir zamanda Karanlık Oda ismiyle kitaplaştırmış. Yanlış anlaşılmasın; benimle ilgili bir şeyler olduğu için savunmaya geçiyor değilim. Aksine koca kitapta…