İçeriğe geç

Kategori: Uncategorized

El Beşir – Esad Farkı: Türkiye Kurtulur Mu?

Cumhurbaşkanı Gül’ün, Suriye Devleti’nin kalbinden bombalanmasını adeta “sevinçle” karşılayıp, terörün değil de Esad’ın meşruiyetini yitirdiğini ilân etmesi şaşkınlık yarattı. Şaşmak lâzım!.. Ülkemiz için: “Biz yapmazsak başkaları gelir, yapar.” diyen zat-ı devletleridir. Hatırlanacaktır, Beşar Esad’a yazdığı son mektupta, “dönüşümlerin, reformların öncüsü olmasını” öneren, umudu(!) kesince defterini düren de O’dur. Haçlıların şiddetle…

Teğmenim Kedi Değil Onurunu İstiyor!..

Beni niye 15.5 ay yatırdıklarını bilmediğim gibi, Niye tahliye ettiklerini de anlamadım!.. Tahliye olur olmaz Hasdal’a, Yörük Ali Paşa’mı ziyarete gittim. Kastamonu Jandarma Bölge Komutanı iken tutuklanan Tuğgeneral Ali Aydın… Meğer ziyaret ettiğim gün yeğeni piyade er Mustafa Aydın, Eruh’ta şehit düşmüş. Amca general hapiste, yeğen er toprakta!.. Ne zulüm…

Son Tahliye ve Güç Savaşı

KCK davasının sembol ismi haline gelen, örgüt yöneticiliğiyle suçlanan ve 22.5 yıl hapsi istenen Prof. Büşra Ersanlı ile 16 arkadaşı “mevcut delil durumu ve tutuklu kaldıkları süre göz önüne alınarak” tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. Ne kadar şanslılar!.. Yazar Ergun Poyraz ve Hikmet Çiçek’in tutukluluğu 5 yılı doldurdu. Mustafa Balbay,…

Suriye’deki “Göz”ümüz

Önce Uludere… İstihbarat var mı, yok mu? Varsa kim verdi, yoksa kim vermedi? Koca devletin istihbarat birimlerine ne olmuştu? Şimdi, uçağımızın “Suriye tarafından düşürülmesi”… Ağzı olan konuşuyor; konuştukça da sadece muamma artıyor, çelişkiler yumağı büyüyor. Uçağımızın neyle, nerede, nasıl düşürüldüğünü bile netleştiremedik. Son olarak Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç “şahsi kanaatini”…

CHP’liler Kızmasın, Sadece Sorayım Dedim!

Yeni CHP’nin “Kürt açılımı”nı iki isim götürüyor; Genel Başkan Yardımcıları Sezgin Tanrıkulu ve Faruk Loğoğlu. Gazeteci-Yazar Yılmaz Polat’ın CIA Pençesinde Açılım-Kirli Oyunun Gizli Belgeleri isimli kitabını hatırladım birden. Bu iki isimle ilgili ilginç notlar vardı. Tanrıkulu’ndan başlayayım. 21 Kasım 1997’de Robert Kennedy anısına düzenlenen yıllık insan hakları ödül töreni yapılmaktadır.…

Türkiye Dinlenirken

En parlak fikir Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’dan gelmişti: “Dinlenmek istemiyorsanız, telefon kullanmayın.” şeklinde!.. Başbakan Erdoğan’ın izahı daha da etkiliydi: “Telefon dinlemesinin devletle alakası yok. Özel sektör de dinler; Telsim, Vodafone rahat dinler. Teknoloji güzel; ama bu tür sıkıntıları da getiriyor.” gibi. Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e göre cebimizdeki bir kalem bile…

KKTC’yi Tanımaktan Vaz Mı Geçtik?

Hürriyet Gazetesi’nde ilginç bir haber: “Erbil’de İstiklâl Marşı”… Allah Allah, hangi dağda kuur öldü ki? Karaman’ın koyunu haberin içinden çıkıyor. Barzani yönetimi Erbil’de “Uluslararası alanda resmen tanınmayan 9 ülkenin katıldığı VIVA Dünya Kupası” düzenlemiş. Bu “rezalete” ne yazık ki KKTC de katılmış. Buradan şu sonuçlar çıkar:Türkiye KKTC’yi tanımaktan vazgeçti. Değilse…

“Köpek” Takıntısı, Muhbirlik…

KAYNAK YİNE O MU? Abdullah Gül, Recep Tayyip Erdoğan ve Fetullah Gülen’in ortak referansı Necip Fazıl Kısakürek. Özellikle de Başbakan Erdoğan’ın. Son dönemde tamamen “üstad”ı referans aldığını, onu “başöğretmen” bellediğini gösteriyor. AKP İstanbul İl Kongresi/Mitingi’nde gazetecileri “tasmalı” diye suçladı; ama bu defa herhangi bir referansa başvurmadı. Sakın yine “üstad”dan kalan…

Öcalan Uçtu Uçacak Mı Ne?

Ya herkes rolünü çok iyi oynayıp hepimizle kafa buluyor ya da “usta”iyice kuşatıldı, kontrolü kaçırdı ve farkında değil. “Usta” PKK’ya, BDP’ye, Kandil’e vurdukça vuruyor. Ama dikkat, “MHP’nin asmaması” dışında İmralı’yı ağzına almıyor. En yakın kurmayı Yalçın Akdoğan: “Bugün için Kandil’le görüşme yok.” diyor… Beri yanda “devlet içinde devlet” gibi görülen…

No Panik Beyler!..

Başbakan Erdoğan’ın özel yetkili mahkemelerle ilgili düzenleme girişimi amma da paniğe yol açtı. Silivri ve Hasdal’dakiler çıkacak diye birilerinin ödü patlıyor, aklı çıkıyor!.. Kendi nam-ı hesaba en başta duyurdum: lütfunuza, affınıza, inayetinize ihtiyacım yok. Mümkünse o paketlerinize bir geçici madde ekleyip: “İstemeyen yararlanmaz.” yazın. Alnım açık, başım dik girdiğim Silivri’den…