İçeriğe geç

Müyesser Yıldız Yazılar

CIA ve FBI’daki Gülen Kasetlerinde Ne Var?

Teksas Üniversitesi Hukuk Fakültesi Profesörü James C. Harrington, “Fethullah Gülen’in Hukuk Serüveni”ni yazdı. İlk bakışta, “Cemaat yazdırmış” gibi bağırıyor. Gülen’in Türkiye’deki davalarını, “müthiş bir hukuk mücadelesi” diye nitelendiren Prof. Harrington, beraat gününün “Gülen ve Türkiye’deki sivil haklar ile demokrasi için bir zafer, Gülen’i bitirmek isteyenler için ise bir hüsran günü”…

Damdan Düşenden Sn. K’na Arz!..

7 Ocak 2012 tarihi itibarıyla Silivri Zindanı’ndaki 10’uncu ayım doldu. Yani epey tecrübeli sayılırım. Nasrettin Hoca’nın: “Bana damdan düşen birini bulun.” sözü misali, çiçeği burnunda esirlerden Sn. İlker Başbuğ’a acil tavsiyelerim var. Yalnız kalmayı düşünüyormuş. Sakın!.. Yüreğine taş basıp, hiç tanımadığı biri de olsa koğuşunu birileri ile paylaşsın. Neden mi?…

“Babalar Gibi” Adalet De Özelleşti… Netekim!..

Yıldız’ın 10 Ocak tarihinde 2. sayısı yayımlanan Tutuklu Gazete için yazdığı yazı: ___________________________________________________________________ Habur hukuku, Deniz Feneri hukuku, Ergenekon/Balyoz hukuku, yandaş/muhalif medya ve belediyeler hukuku… Şike hukuku, bedelli hukuku, İzzet Yıldızhan hukuku!… Çağı aştık. Bin adım önde hiç kimsenin yapamadığını yaptık; hukuku bile babalar gibi özelleştirdik. Hele bir de Anayasa…

Evlilik Dershanesini Kim Açar?

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in son önerisini duyunca gülümsedim. Her toplumsal olayda acilen bir proje üreten Bakan Şahin’in son “fikrim geldi”si şuydu: “Mesela bir araba kullanırken bile kursa gidiyorsunuz, sertifika alıyorsunuz nasıl araba kullanmanız gerektiğiyle ilgili. Ama evlilik birliği dediğiniz, ömür boyu devam edilmesi gereken ve toplum açısından…

Sıkışan Komutan Ne Yapar?

Kendisi ‘gönüllü sürgün’de, fikri iktidarda bir ‘büyük’ , “hamle öncesi planlamanın önemi”ni anlatırken, ordu örneğini verir. Der ki; “Savaş esnasında orgeneraller, korgeneraller çok iyi savaşçı olmalarına rağmen silâhı eline alıp savaşmazlar. Cephe gerisinde kalıp askeri stratejiler üretirler… Onların verdikleri kararlarla bir savaşın, binlerce askerin; hatta bir milletin, bir devletin kaderi…

Gül Seçim Kampanyasını Başlattı

Cumburbaşkanı Gül’ün koltuğu bırakmaya hiç de niyetli olmadığı görülüyor. Neden mi? “Arap Baharı”nın zemini sosyal medyaya açılmasından… Hedef kitlesini de belirlemiş: gençler!.. Lakin kafama takılan minicik bir soru var: İnternetteki yorumları izlemek üzere ekip kurup hoşuna gitmeyen yorumlara dava açmak gibi bir ilki gerçekleştiren de Sayın Gül değil miydi? Çankaya’ya…

92 Yıl Önce De “Bir Savcı” Arandı!..

Her şey Haziran 2007’de Ümraniye’de bulunan birkaç bomba ve dönemin Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’ün: “Durun bakalım, neler çıkacak… İzleyin.” demesi ile başladı, “Cesur bir savcı aranıyor.” beyanıyla devam etti. Oysa daha 2004!te Hasan Cemal’lere falan “darbe plânları”ndan söz edildiğini çok sonradan öğrendik. İşte Silivri-Hasdal böyle böyle yaratıldı. “Savcı” demişken, Şike…

Dokundum, İrkildim!..

10 ay niye yattığımızı bilmeden bekledik. Nihayet mahkeme huzuruna çıktığımız 26 Aralık gününün sabahı ‘örgütdaş’ım Ahmet Şık’ın meşhur kitabını bitirdim. Yani “dokunup” öyle gittim. Zaten yandığım için ikinci bir yanma cereyan etmedi; ama irkildim!.. Kitaptan kafama çakılan cümle “Emniyet arşivinin cemaatin eline geçtiği” iddiasıydı!.. O günlerde gazetelerde iki haber yayımlandı.…

“Defol!” mu?… Nereden?!…

‘Açılımcı’ Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın da, ‘telaşe memuru’ görüntülü Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın da ağzı kulaklarındaydı kaç gündür. Mealen diyorlardı ki: “O eski komutanlar, istihbaratçılar var ya!.. Onlar bizi hep engelledi. Komutanları değiştirdik, istihbaratta bütünlüğü sağladık. Bakın nasıl başarılı operasyonlar yapıyoruz; tek bir şehit de vermiyoruz!.. “ Merdi kıpti…

“Suçsuzmuş Gibi Gösterme” Suçu!..

Oda TV iddianamesi, sayfa 120, sondan ikinci satır… Şöyle deniyor: “Şüphelinin yazdığı bu yazıyla ayrıca henüz davası sonuçlanmamış sanık Mehmet Haberal’i SUÇSUZMUŞ GİBİ GÖSTEREREK, ERGENEKON DAVASI’NI İTİBARSIZLAŞTIRMAYI HEDEFLEDİĞİ görülmüştür…” Bizlere sahip çıkan, maruz kaldığımız hukuk tecavüzlerine tercüman olmaya çalışan; kitaplarımızı, duygu ve düşüncelerimizi aktaran gazeteciler, yazarlar, aydınlar ve hukukçular… Nasıl…